Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/2659
Karar No: 2017/3875
Karar Tarihi: 20.03.2017

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2015/2659 Esas 2017/3875 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Borçlu vekili, gelir vergisi kesintisi yapabilecek kurumlardan olan müvekkilinin yasal kesintiler dikkate alınmadan gönderilmiş olan borç muhtırasının gerçeği yansıtmadığını ileri sürerek muhtıranın iptalini istemiştir. Mahkeme, borçlu kurumun icra vekalet ücreti borcunu icra dairesi vasıtasıyla öderken gelir vergisi kesintisi yapması mümkün olmadığını belirtmiş ve hükümde hatalı bilirkişi raporuna itibar edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasının isabetsiz olduğunu ifade etmiştir. Sonuç olarak mahkeme kararı İİK'nun 366. ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMUŞTUR. Kanun maddeleri ise şöyledir:
- 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 94. maddesi: Kazanç ve ücretlerde kesinti halleri belirtilmiş ve 3. fıkrasında ise “Yaptıkları serbest meslek işleri dolayısı ile bu işleri icra edenlere yapılan ödemelerden istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben (Avans olarak ödenenler dâhil) tevkifat yapmaya mecburdurlar” düzenlemesi mevcuttur.
- İİK'nun 138
8. Hukuk Dairesi         2015/2659 E.  ,  2017/3875 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Şikayet

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.


    K A R A R

    Borçlu vekili, İcra Mahkemesi"ne başvurarak; müvekkili İdare"nin gelir vergisi kesintisi yapabilecek kurumlardan olduğunu, yasal kesintiler dikkate alınmadan gönderilmiş olan 16.10.2014 tarihli muhtıranın gerçeği yansıtmadığını ileri sürerek anılan muhtıranın iptalini istemiştir.
    Mahkemece, dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi raporunda borçlu Kurumun icra vekalet ücreti borcunu icra dairesi vasıtasıyla öderken gelir vergisi kesintisi yapabileceği benimsenerek bakiye borç hesaplaması yapılmış, anılan rapor hükme esas alınarak şikayetin kabulüne, 16.10.2014 tarihli borç muhtırasının 10.957,23 TL olarak düzeltilmesine karar verilmesi üzerine; hüküm, alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu"nun 94. maddesinde, kazanç ve ücretlerde kesinti halleri belirtilmiş ve 3. fıkrasında ise; “Yaptıkları serbest meslek işleri dolayısı ile bu işleri icra edenlere yapılan ödemelerden (18.inci maddede yazılı olanlarla kazançları götürü olarak tespit edilen serbest meslek erbabına ve noterlere serbest meslek faaliyetlerinden dolayı yapılan ödemeler hariç).. istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben (Avans olarak ödenenler dâhil) tevkifat yapmaya mecburdurlar.” düzenlemesi mevcuttur.
    İİK"nun 138/3. maddesi gereğince de; vekil vasıtasıyla yapılan takiplerde vekalet ücreti miktarının, alacaklı ile borçlu arasında yapılmış sözleşmeye bakılmaksızın icra müdürü tarafından avukatlık ücret tarifesine göre hesaplanacağı, bu şekilde tayin olunan vekalet ücretinin de takip masraflarına dahil olduğu belirtilmiştir. Bu nedenle borçlu Kurumun icra vekalet ücreti borcunu icra dairesi vasıtasıyla öderken gelir vergisi kesintisi yapması anılan Yasa maddeleri çerçevesinde mümkün değildir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, borçlu tarafça söz konusu kesintinin yapılabileceğinin benimsendiği görülmekte olup, Mahkemece hatalı bilirkişi raporuna itibar edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, taraflarca İİK"nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 20.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi