Hüviyet cüzdanı - pasaport gibi belgelerde sahtecilik - devlete ait mühürler ve damgalarla sair alemetlerin taklidi - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/2223 Esas 2021/3743 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/2223
Karar No: 2021/3743
Karar Tarihi: 14.04.2021

Hüviyet cüzdanı - pasaport gibi belgelerde sahtecilik - devlete ait mühürler ve damgalarla sair alemetlerin taklidi - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/2223 Esas 2021/3743 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir kişinin sahtecilik yaparak hüviyet cüzdanı ve pasaport gibi belgelerde devlete ait mühürler ve damgalarla sair alemetlerin taklidini yaptığı suçlamasıyla yargılanmasına karar verdi. Ancak, sanığa yüklenen suçların cezasının türü ve üst sınırına göre, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nin 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık olağanüstü dava zamanaşımının suç tarihinden hüküm tarihine kadar dolduğu gözetilmeden hüküm kurulduğu belirtildi. Bu nedenle, sanığın hakkında açılan kamu davalarının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verildi. Kararda geçen kanun maddeleri: 5271 sayılı CMK’nin 231. maddesinin 8. fıkrası, 5237 sayılı TCK'nin 7, 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunu'nun 9., 765 sayılı TCK'nin 102/4 ve 104/2. maddeleri.

11. Ceza Dairesi 2019/2223 E. , 2021/3743 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hüviyet cüzdanı, pasaport gibi belgelerde sahtecilik, devlete ait mühürler ve damgalarla sair alemetlerin taklidi
HÜKÜM : Mahkumiyet

5271 sayılı CMK’nin 231. maddesinin 8. fıkrasının son cümlesi hükmü uyarınca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 11/11/2009 tarihinden itibaren deneme süresi içinde işlenen ikinci suç tarihi olan 04/09/2013 tarihine kadar dava zamanaşımının durduğu gözetilerek yapılan incelemede;
5237 sayılı TCK"nin 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunu"nun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen suçların Kanun’daki cezasının türü ve üst sınırına göre, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nin 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık olağanüstü dava zamanaşımının suç tarihinden hüküm tarihine kadar dolduğu gözetilmeden yargılamaya devamla hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanık ve müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun"un 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkında açılan kamu davalarının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK"nin 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE, 14.04.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.