
Esas No: 2015/7149
Karar No: 2019/9819
Karar Tarihi: 17.10.2019
Zimmet - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2015/7149 Esas 2019/9819 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Zimmet
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Suç tarihinde ... Tokat Temsilciliğinde büro görevlisi olarak çalışan sanığın, çalıştığı dönemde kendisine yasal olarak tevdi edilen Temsilciliğe ait 6.588,07 TL parayı mal edinmesi şeklinde kabul edilen somut olayda; ... Personel Yönetmeliğinin 23.18 maddesinde sanığın görevleri arasında para tahsil etmek düzenlemesi bulunmasa da aynı Yönetmeliğin 6. madddesinde çalışan sayısı bir olan Temsilciliklerde görev yapan personelin aynı zamanda kasadan da sorumlu olacağının ve bu personele kasa tazminatı ödeneceğinin hüküm altına alınması, dosya içerisinde bulunan kurum yazısında da sanığın Temsilcilik bünyesinde yürütülen işlemlerde para almakla görevli olduğunun ve çalıştığı süre boyunca da para tahsilinde görevli personele ödenen kasa tazminatını aldığının belirtilmesi ve 5174 sayılı Kanunun 76. maddesi hükmü de nazara alındığında mahkemenin zimmet suçundan uygulama yapmasında bir isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiş, yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-""13/07/2011"" olan suç tarihinin karar başlığında ""2011"" olarak gösterilmesi suretiyle CMK"nın 232/2-c maddesine muhalefet edilmesi,
2-Mahkemece zimmet miktarı olarak kabul edilen 6.588,07 TL"nin suç tarihi olan 2011 yılı itibarı ile ekonomik koşullar ve paranın alım gücü nazara alındığında değerinin azlığı karşısında TCK"nın 249/1. maddesi uygulanarak cezada indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve E.2014/140, K.2015/85 sayılı Kararının Resmi Gazete"nin 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayısında yayımlanarak yürürlüğe
girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
4-Suçu TCK"nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işlediği kabul edilen sanık hakkında aynı Yasanın 53/5. maddesi uyarınca hak yoksunluğuna karar verilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA 17/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.