5. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/14407 Karar No: 2017/14667 Karar Tarihi: 31.05.2017
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2016/14407 Esas 2017/14667 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2016/14407 E. , 2017/14667 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davalc idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir. Arazi niteliğindeki ... Köyü 324 parsel sayılı taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; 1-Dava konusu taşınmazda davalılar 2/3 paya sahip oldukları halde gerekçesi açıklanmadan tam paya göre hüküm kurulması, 2-Tapu maliki olarak görünen ....’nun adres ve kimlik bilgileri davacı idarece tespit edilemediğinden adı geçene dava dilekçesi, mahkemenin gerekçeli kararı ile davacı idarenin temyiz dilekçesinin tebliğ edilmediği anlaşılmıştır. Nüfus kayıtlarına göre 15493001564 TC kimlik numaralı .... adlı kardeşlerinin olduğu, dava konusu taşınmaza ait tapulama tutanağında da 1/3 er hisse ile ....’nun malik olduğu , ....’na kayyım tayini için açılan davanın reddedilmesi üzerine kimlik ve adres bilgilerinin tespiti için kolluk tarafından yapılan araştırmada; “1946 yılında vefat ettiği, .... adında bir kızının olduğu, yapılan telefon görüşmesi doğrultusunda TC kimlik numarasının .... olduğu“ tespit ile tapu maliki.... ve 15493001564 TC kimlik numaralı İbrahim .... ‘ın aynı kişi olduğu iddia edildiğinden bu hususta tapu kayının düzeltilmesi için davacı tarafa süre verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Tapu kaydı düzeltilemediği takdirde ise, mahkemece öncelikle davalının dava konusu taşınmaz kaydındaki açık kimlik bilgileri Tapu ve Nüfus Müdürlüklerinden istendikten sonra, adı geçen davalıların açık adresi Kamulaştırma Kanununun 7. maddesinde belirtilen tapu, vergi ve nüfus kayıtları üzerinden ve Tebligat Kanununun 21/2 maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki kayıtlardan belirlenip kendisine; şayet davalının ölü oldukları tespit edilirse, sunulacak veraset belgesi veya nüfus müdürlüğünden getirtilecek aile nüfus tablosu esas alınarak mirasçıları Kamulaştırma Kanununun 14/5 maddesi uyarınca davaya dahil edildikten ve aynı şekilde adresleri tespit edildikten sonra mirasçılarına Tebligat Kanunu hükümlerine göre dava dilekçesi ve ekleri tebliğ edilerek, nüfus kaydı ile mirasçılarının tespit edilememesi halinde ise 3561 sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanun gereği adı geçen davalıya mahallin en büyük Mal Memurunun kayyım tayini ile yargılamaya devam olunması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir. Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 31/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.