15. Hukuk Dairesi 2016/1594 E. , 2017/2654 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Birleşen 2015/319 Esas sayılı davada
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı-birleşen dosya davacısı vekili tarafından duruşmalı olarak istenmiş ise de miktar itibariyle duruşma isteğinin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Asıl ve birleşen dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, asıl dava yüklenici tarafından yapılan icra takibi nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespiti, birleşen dava ise bakiye iş bedelinin tahsili için yapılan ilâmsız icra takibine itirazın iptâli ve takibin devamı istemine ilişkindir. Mahkemece davaların birleştirilerek yapılan yargılaması sonucucnda menfi tespit davasının kabulüne, birleşen itirazın iptâli davasının reddine dair verilen karar davalı-birleşen dosya davacısı yüklenici vekilince temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmamakla birlikte iş sahibi ..."ın asıl dava dilekçesinde belirttiği adreste bulunan iş yerinin ışıklandırma sistemiyle ilgili lad spot lambalarının yapımı konusunda sözlü eser sözleşmesi ilişkisi kurulduğu anlaşılmaktadır. Bedel konusuda taraflar arasında açık mutabakat bulunmamaktadır.
Asıl davada iş sahibi, yüklenici tarafından yapılıp teslim edilen led spot günışığı olarak tanımlanan ışıklandırma sistemlerinden takıp kullandığı floresanlar dışında kalanların ayıplı olduğu ileri sürülerek iade faturasında belirtilen miktarda borçlu bulunulmadığının tespitini talep etmiştir. Hükme esas alınan teknik bilirkişinin 31.08.2015 tarihli raporunda aydınlatma lambası boşluklarının çapının davalı tarafından üretilip, teslim edilen daire şekilli slim led lambalarının çapından küçük ve açılan boşluklara uygun olmadıkları belirlenmiştir.
Yeminle dinlenen davacı tanıklarından Muhammet Ardahan, davacının iş yerinde ölçümün firma çalışanları tarafından alındığını, sonrasında davacıya numune gönderdiklerini, numunenin uyumlu olması üzerine sipariş için ürün gönderdiklerini ancak gelen ürünler farklı olduğu için davacının bunları geri göndermek istediğini, bunu davalı tarafın kabul etmediğini
beyan etmiş, bunlarla ilgili herhangi bir tarih bildirmemiştir. Diğer davacı ... led ışıklar davacıya teslim edildikten birkaç gün sonra montaj için davacının dükkanına gittiğini, ancak gelen ışıkların ölçülere uygun olmadığını, bu nedenle bunları kullanamadıklarını sadece bodrum katlar için florasanları takabildiklerini, ölçüsü uygun olmayan led ışıkların uygun ölçülü ışıklar ile değiştirilmesini istediğini, bundan sonra davacının davalı firmayla görüşüp görüşmediğini bilmediğini beyan etmiştir.
Eser sözleşmesinden doğan uyuşmazlıklarda ayıplı imalât halinde açık ayıplarda 6098 sayılı TBK"nın 474. maddesinde iş sahibinin eserin tesliminden sonra işlerin doğal akışına göre imkan bulur bulmaz eseri gözden geçirmek ve ayıpları varsa bunu uygun bir süre içinde yükleniciye bildirmek zorunda olduğu, 477. maddenin 1. fıkrasında eserin açıkça veya örtülü kabulünden sonra yüklenicinin her türlü sorumluluktan kurtulacağı, gizli ayıplarda da aynı maddenin son fıkrasında eserdeki ayıbın sonradan ortaya çıkması halinde iş sahibinin gecikmeksizin durumu yükleniciye bildirmek zorunda olduğu, bildirmezse eseri kabul etmiş sayılacağı hükmü getirilmiştir.
Somut olayda yeminle dinlenen ..."in beyanına göre yüklenicinin teslim ettiği led ışıkların teslimden birkaç gün sonra montaj için davacının iş yerine gittiğinde ayıplı ve alınan ölçüye uygun olmadığı anlaşılmış, başka bir ifadeyle asıl dosya davacısı iş sahibi imalâtın ayıplı olduğunu öğrenmiştir. Dinlenen bu tanık teslimden sonraki birkaç günün ne kadar olduğunu açıklamamış ise de bu birkaç günden en çok 1 hafta olarak anlaşılmak gerekir. Gerek bu tanık gerekse diğer davacı ..., iş sahibinin ayıbın varlığını öğrendiği bu tarihten sonra davalı yükleniciye ihbarda bulunduğu konusunda beyanda bulunmamışlardır. Sözleşme konusu ürünlerin davacı iş sahibine teslim tarihi 05.04.2014 olup iş sahibinin yükleniciye.... Noterliği"nden yaptığı ayıp ihbarı 21.05.2014 ve gönderdiği iade faturası 09.06.2014 tarihlidir. İş sahibi en geç 12.04.2014 tarihinde ayıbın varlığını öğrenmesine rağmen 21.05.2014 tarihinde ve yaklaşık 39 gün geçtikten sonra ayıp ihbarında bulunmuştur.
Bu durumda mahkemece asıl dava ile ilgili olarak iş sahibinin ayıplı olduğunu ileri sürdüğü led ışıkların kendisine tesliminden ve ayıplı olduğunu öğrenmesinden itibaren makul sayılabilecek süre çok geçtikten sonra ayıp ihbarında bulunduğu, süresinde ayıp ihbarında bulunmamak suretiyle eseri mevcut haliyle zımnen kabul etmiş sayılacağı ve süresinden sonra yaptığı ayıp ihbarı hukuki sonuç doğurmayacağından bu husus üzerinde durulmadan yanlış değerlendirme sonucu asıl davanın kabulü doğru olmamıştır.
Birleşen, yüklenicinin açtığı 2016/319 Esas sayılı dosya ile ilgili olarak da taraflar arasında sözlü eser sözleşme ilişkisinin varlığı sabit olup, taraflar bedelde anlaşamadıkları ve iş sahibine süresinde ayıp ihbarın da bulunmaması sebebiyle led ışıkları ve fatura kapsamında yapılan işleri zımnen kabul etmiş sayıldığı, iş sahibince faturaya itiraz edilmiş olması sonucu içeriği de kesinleşmediğinden teknik bilirkişiden alınarak ek raporla birleşen dosya davacısı yüklenicinin gerçekleştirip iş sahibine teslim ettiği led lamba ve ışıklandırma sistemlerinin 6098 TBK"nın 481. maddesi gereğince işin yapıldığı ileri sürülen 2014 yılı mahalli piyasa rayiçleriyle bedeli konusunda gerekçeli ve denetime elverişli ek rapor alınıp iş sahibi tarafından kanıtlanan ödemeler düşüldükten sonra asıl ve birleşen davada sonucuna uygun karar verilmesi gerekir.
Mahkemece bu hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ve yanlış değerlendirme ile asıl davanın kabulü, birleşen davanın reddi usul ve yasaya aykırı görülmüş, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davalı-birleşen dosya davacısı yüklenici yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalı-birleşen dosya davacısına geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 21.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.