7. Ceza Dairesi 2019/3870 E. , 2021/10049 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere, tasfiye
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Olay tutanağına göre, sanığın ikametinde ve işletmeciliğini yaptığı bakkalda Cumhuriyet savcılığınca verilen arama kararına istinaden yapılan aramada, iş yerinin arka tarafındaki çekyatın altında ve çevresinde 1648 paket ve ikametten 80 paket olmak üzere toplamda 1728 paket bandrolsüz sigara ele geçirilmesi şeklinde gerçekleşen olayda, suça konu sigaraların, ticari işletme niteliğinde olan bakkalda ele geçirildiği anlaşılmış ise de,
Cumhuriyet Savcısı tarafından verilmiş yazılı bir arama izni bulunmasına rağmen dosya içerisinde bulunan arama tutanağının tarih ve saati incelendiğinde aramanın hafta içi mesai saatleri içerisinde yapılmış olduğu, gecikmesinde sakınca bulunma sebebinin belirtilmediği, bu nedenle arama kararının savcılık tarafından verilemeyeceği, bu itibarla yapılan aramanın usul ve yasaya aykırı olduğu, CMK"nun 148/4. ve 213. maddelerine göre müdafiisiz kolluk ifadesinin hükme esas alınamayacağı ve sanığın mahkeme aşamasındaki savunmasında dava konusu sigaraları ticari amaçla aldığına dair herhangi bir ikrarının da bulunmadığı, hukuka aykırı arama sonucu ele geçen eşyanın yasak delil niteliğinde olduğu gözetilerek, Anayasa"nın 38/2., 5271 sayılı CMK"nun 206/2-a, 217/2, 230/1. madde ve fıkralarına göre, hukuka aykırı surette elde edilen delillere dayanılarak sanığın beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Kabule göre;
1-Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanıklar lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2-24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
3-Dava konusu kaçak eşyanın, 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollamasıyla 5237 sayılı TCK"nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesi ile yetinilmesi gerekirken tasfiyesine de hükmolunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16/09/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.