Esas No: 2022/152
Karar No: 2022/363
Karar Tarihi: 03.03.2022
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2022/152 Esas 2022/363 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2022/152 Esas
KARAR NO: 2022/363
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/10/2021
NUMARASI: 2020/312 E. - 2021/312 K.
ASIL DAVA: Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
KARŞI DAVA: Marka (Kullanmamaya dayalı İptal)
DAVA TARİHİ: 23/09/2020
KARAR TARİHİ: 03/03/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacılar (karşı davalılar) vekili dava dilekçesinde özetle; kurulduğu günden bu yana dünyanın birçok ülkesine ihracat yapan ve Türkiye'nin yanı sıra ellinin üzerinde ülkede markaları tescilli olan müvekkilinin sektöründe hem ulusal, hem de uluslararası düzeyde tanınmış bir firma olduğunu, nitekim "..." markasının TPMK nezdinde ... numarası ile tanınmış marka korumasından yararlandığını, ... içerikli tüm markalarını çoğunlukla 29.ve 30.sınıflar da dahil olmak üzere tüm sınıflarda tescil ettirdiğini, davalıların müvekkili şirketi adına tescil edilen markaların benzerlik sebebiyle hükümsüzlüklerine karar verilmesine ilişkin davayı açtıklarını, davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olması ile birlikte karşı davalıların 20 yıldan uzun süredir nizasız olarak kullanılagelen ve tanınmış marka statüsünde olan müvekkili şirket markalarına karşı dava açmakta sessiz kalma yolu ile hak kaybına uğradıklarını, benzerlik iddiasına dayanak gösterilen karşı davalı ... adına tescilli ... nolu "..." ibareli marka ve karşı davalı ... AŞ adına tescilli ... nolu "...", ... nolu "..." ve ... nolu "..." ibareli markalarının karşı davalılarca tescil ettirildikleri tüm sınıf ve alt sınıflarda kullanılmadığını, sadece peynir açısından kullanıldığını iddia ederek, davalılar adına tescilli markaların SMK 9.maddesi uyarınca kullanılmamaları sebebiyle kullanılmadıkları tüm sınıf ve alt sınıflar bakımından iptali ile sicilden terkini ile davalılar adına tescilli markaların üçüncü şahıslara devrinin önlenmesine yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesini, müvekkil ... ve müvekkil şirketlerin her türlü dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla;-müvekkillerin türk patent ve marka kurumu nezdinde tescilli ve tanınmış <<...>> ve <<...>> esas unsurlu markalarıyla ayırt edilemeyecek kadar aynı ve/veya ayırt edilemeyecek kadar benzer olan davalı şirkete ait belirtilen ve "..." ve "..." esas unsurlu markaların hükümsüzlüğüne karar verilerek sicilden terkin edilmesine, -söz konusu markalar hakkında; başta müvekkil ... ve müvekkil şirketlere karşı kullanmasının ve üçüncü kişilere devrinin önlenmesinin temini zımnında öncelikle teminatsız olarak bu talebimiz uygun görülmediği takdirde markaların sadece müvekkillere karşı kullanmılmasının önlenmesi taleplerimizle ilgili olarak sayın mahkemenizce ittihaz edilecek makul teminat karşılığında işin müstaceliyetine binaen davalı yana tebligat yapılmaksızın dosya üzerinde ihtiyati tedbir kararı verilmesi ile verilecek ihtiyati tedbir kararının, sayın mahkemenizce verilecek karar kesinleşinceye kadar devamına; yargılama gideri ile ücreti vekaletin de davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP ve KARŞI DAVA: Davalı-karşı davacı vekili cevap dilekçesinde özetle; "Müvekkil şirket markalarının hükümsüzlüğü talebi ile açılan huzurdaki dava; 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu hükümlerinde yer alan yetki kurallarına aykırı olarak İstanbul 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde ikame edilmiştir. Kanun'un 156 / 5. maddesinde; “Üçüncü kişiler tarafından sınai mülkiyet hakkı sahibi aleyhine açılacak davalarda yetkili mahkeme, davalının yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesidir. Sınai mülkiyet hakkı başvurusu veya sınai mülkiyet hak sahibinin Türkiye'de yerleşim yeri bulunmaması hâlinde, dördüncü fıkra hükmü uygulanır.” denilmektedir. İşbu hüküm uyarınca müvekkil şirket marka sahibi, davacılar ise üçüncü kişi konumunda olup, müvekkil şirketin ticari işlerinin yürütüldüğü merkez adresi ... Mah. ... Cad. No: ... Odunpazarı / Eskişehir'dir. Bu nedenle davanın Eskişehir Mahkemelerinde (Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi Sıfatı ile Eskişehir 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde) görülmesi gerekmektedir. Nitekim Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin E. 2006 / 10327, K. 2007 / 13330 sayılı kararında ve doktrinde de ifade edilmekte olup, “Marka sahibi tarafından, Türkiye'de TPE nezdinde tescilli bir markaya dayanılarak, tescil sahibi bir başkasına karşı açılacak hükümsüzlük davalarında da yetkili mahkeme, 63 / 1. maddede yer alan suçun işlendiği veya tecavüz fiilinin etkilerinin görüldüğü” ibareleri kullanıldığına göre, bu hükmün sadece marka hakkına tecavüz nedeniyle açılacak davalara münhasır olması gerektiği kabul edilerek, hükümsüzlüğü istenen marka sahibinin ikametgâhı mahkemesi olmalıdır.”. Sayın Mahkemeniz huzurdaki ihtilafın giderilmesi bakımından yetkili olmadığından davanın öncelikle esasa dahi girilmeksizin yetki itirazımız doğrultusunda reddini ve davanın talep halinde yetkili Eskişehir 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesini talep ederiz." şeklinde beyanda bulunarak dosyaya bakmaya yetkili mahkemenin Eskişehir 3. Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu belirtmiş, cevap dilekçesine ek olarak süresi içerinde sunmuş olduğu karşı dava dilekçesiyle davacı karşı davalı ... adına tescilli ... numaralı ... markasının, karşı davalı ... adına tescilli ... numaralı ..., ... numaralı ... ve ... numaralı ... numaralı markaların SMK.9 gereği kullanılmamaları sebebiyle iptali ile sicilden terkinini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi'nin 21.20.2021 tarih ve 2020/312 Esas - 2021/312 Karar sayılı kararıyla; "... davalının adresinin Organize Sanayi Bölgesi ... Cadde ... Odunpazarı/ Eskişehir olduğu, davanın marka iptaline ilişkin olduğu dikkate alındığında SMK 156/5 gereği yetkili mahkemenin davalı ikametgahı mahkemesi olduğu, davalı tarafça usulünce süresi içerisinde yetki itirazında bulunulduğu, yetkili mahkemenin Eskişehir Nöbetçi ASHM (FSHHM sıfatı ile) olduğu anlaşıldığından davalının yetkiye yönelik itirazının kabulü ile mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiş, HMK 13 maddesi gözetildiğinde karşı dava yönünden de asıl davanın görüldüğü mahkemenin yetkili olduğu gerekçesiyle asıl ve karşı dava yönünden yetkisizliğe" karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı/karşı davalılar vekili istinaf dilekçesinde; "Mahkemeye sundukları tefrik talebinin hiçbir şekilde dikkate alınmadığını, asıl dava ve karşı davanın birlikte görülmesinde hukuki yarar olmadığı gibi birlikte görülmesinin karışıklığa yol açabileceğini, Asıl davada ve karşı davada yetkili mahkemenin davaya bakan İstanbul mahkemeleri olduğunu, zira müvekkilin gerçek hak sahipliğine dayalı olarak dava açtığını, SMK.156/3 maddesi gereğince sınai mülkiyet hakkı sahibi olan müvekkillerinin açtığı davada davacıların yerleşim yeri mahkemesi olduğunu, Davacıların ilk marka tescilinin 1978 yılında olduğunu, davalı-karşı davacının daha önce bir tescilli markasının bulunmadığını, SMK 156/3 maddesi gereğince marka sahibinin davacılar olduğu açık olup, asıl davanın yetkili mahkemede açıldığını." beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir.
GEREKÇE: Dava, asıl ve karşı dava yönünden markanın hükümsüzlüğü istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi tarafından, "... davalının adresinin Organize Sanayi Bölgesi ... Cadde ... Odunpazarı/ Eskişehir olduğu, davanın marka iptaline ilişkin olduğu dikkate alındığında SMK 156/5 gereği yetkili mahkemenin davalı ikametgahı mahkemesi olduğu, davalı tarafça usulünce süresi içerisinde yetki itirazında bulunulduğu, yetkili mahkemenin Eskişehir Nöbetçi ASHM (FSHHM sıfatı ile) olduğu anlaşıldığından davalının yetkiye yönelik itirazının kabulü ile mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiş, HMK 13 maddesi gözetildiğinde karşı dava yönünden de asıl davanın görüldüğü mahkemenin yetkili olduğu gerekçesiyle asıl ve karşı dava yönünden yetkisizliğe" karar verilmiştir. Hüküm davacı-karşı davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Sınai Mülkiyet Kanunu m.156/3 hükmüne göre; sınai mülkiyet hakkı sahibi tarafından, üçüncü kişiler aleyhine açılacak hukuk davalarında yetkili mahkeme, davacının yerleşim yeri veya hukuka aykırı fiilin gerçekleştiği yahut bu fiilin etkilerinin görüldüğü yer mahkemesidir. SMK m.156/3 hükmü; davanın türüne bakılmaksızın, davacının iddialarını kendi sınai mülkiyet hakkına dayandırdığı ve üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilecek tüm davalar bakımından uygulama alanı bulacaktır. Bu bağlamda sınai mülkiyet hakkına tecavüz nedeniyle açılacak hukuk davaları ile sınai mülkiyet hakkı sahibinin kendi sınai mülkiyet hakkına dayanarak ileri sürebileceği hükümsüzlük istemli hukuk davalarında SMK m.156/3 hükmü uygulama alanı bulacaktır. Somut olayda asıl dava davacısının kendi marka (sınai mülkiyet) hakkına dayalı olarak açtığı hükümsüzlük davası bulunduğundan, davada yetkili mahkemenin davacının yerleşim yeri olan İstanbul (Çağlayan) mahkemeleri olduğu gözetilerek davaya devamla hüküm kurulması gerekirken, davalının yetki itirazının kabulü ile yetkisizlik kararı verilmesi hatalı olmuştur. Açıklanan nedenlerle, davacı-karşı davalı vekilinin istinaf isteminin kabulüyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı/karşı davalılar vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE, 2-İstanbul 2.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'nin 21/10/2021 tarih, 2020/312 E. - 2021/312 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Yukarıda gerekçede belirtildiği şekilde yargılamaya kaldığı yerden devam edilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE, 4-İstinaf peşin harcının talebi halinde davacı/karşı davalılara iadesine, 5- İstinaf aşamasında davacı/karşı davalılar tarafından yapılan yargılama gideri olan 162,10 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 5,50 TL tebligat masrafı olmak üzere toplam 167,60 TL'nin davalı/karşı davacıdan alınarak davacı/karşı davalılara verilmesine, 6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK'nun 353/1-a-3 maddesi uyarınca oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.03/03/2022
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.