Esas No: 2020/2488
Karar No: 2021/2875
Karar Tarihi: 03.06.2021
Danıştay 3. Daire 2020/2488 Esas 2021/2875 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/2488
Karar No : 2021/2875
Kararın Düzeltilmesini İsteyen: … Kurumlar Vergi Dairesi Müdürlüğü/…
Vekili : Av. …
Karşı Taraf : … Metal Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi
Vekilleri : Av. …, Av. …, Av. …
İstemin Özeti : Davacı adına, alımlarının bir kısmını sahte faturalarla belgelendirmesi nedeniyle sözü edilen faturalara konu katma değer vergisi indirimlerinin reddi suretiyle yeniden oluşturulan beyan tablosu uyarınca 2010 yılının Ocak ila Aralık dönemleri için re'sen salınan bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353. maddesinin 1. bendi gereğince kesilen özel usulsüzlük cezasına karşı açılan davada; davacının faturalarını kayıtlarına aldığı … Hırdavat Metal Kutu İnşaat Malzemeleri ve Kimyevi Maddeler Sanayi Ticaret Limited Şirketi, … İthalat İhracat Üretim ve Pazarlama Sanayi Ticaret Limited Şirketi, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … hakkındaki vergi tekniği raporlarında yer alan tespitlerden, düzenledikleri faturaların sahte olduğu sonucuna varıldığı, …, … Metal İnşaat Nakliyat Mühendislik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi, … Elektrik Malzemeleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ile … Metal ve Endüstriyel Malzemeler İnşaat Pazarlama İthalat İhracat Sanayi Ticaret Limited Şirketi hakkında düzenlenen vergi tekniği raporlarındaki saptamaların ise düzenledikleri faturaların gerçeği yansıtmadığını göstermediği, hesap dönemi kapandıktan sonra düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak özel usulsüzlük cezası kesilmesinin ise değinilen yasal düzenlemenin öngörülüş amacına uygun düşmediği gerekçesiyle tarhiyatı azaltan, özel usulsüzlük cezasını ise kaldıran ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararını; tarhiyatın, … Hırdavat Metal Kutu İnşaat Malzemeleri ve Kimyevi Maddeler Sanayi Ticaret Limited Şirketi, … İthalat İhracat Üretim ve Pazarlama Sanayi Ticaret Limited Şirketi, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … ve …'den alınan faturalardan kaynaklanan kısmı yönünden davanın reddine ilişkin hüküm fıkrasına davacı tarafından yöneltilen temyiz istemi ile … tarafından tanzim edilen faturalardan kaynaklanan kısmının kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasına davalı idare tarafından yöneltilen temyiz istemini aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle reddeden, … Metal İnşaat Nakliyat Mühendislik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi, … Elektrik Malzemeleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ile … Metal ve Endüstriyel Malzemeler İnşaat Pazarlama İthalat İhracat Sanayi Ticaret Limited Şirketi hakkında vergilendirme dönemiyle ilgili saptamalardan, düzenledikleri faturaların gerçek bir emtia teslimi ve hizmet ifasına dayanmadığı sonucuna varıldığından aksi yöndeki gerekçeyle tarhiyatın bu şirketlerden alınan faturalardan kaynaklanan kısmının kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrası ile söz konusu bozma hükmü uyarınca verilecek kararın sonucu dava konusu özel usulsüzlük cezasının değinilen firmalardan alınan faturalardan kaynaklanan kısmını etkileyeceğinden, özel usulsüzlük cezasının sözü edilen firmalardan temin edilen faturalara ilişkin hüküm fıkrasını bozan, … Hırdavat Metal Kutu İnşaat Malzemeleri ve Kimyevi Maddeler Sanayi Ticaret Limited Şirketi, … İthalat İhracat Üretim ve Pazarlama Sanayi Ticaret Limited Şirketi, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … ve … ile … tarafından düzenlenen faturalardan kaynaklanan özel usulsüzlük cezasının kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasına yöneltilen temyiz istemini ise reddeden Danıştay Üçüncü Dairesinin 12/11/2019 tarih ve E:2016/5620, K:2019/6213 sayılı kararının, aleyhe olan hüküm fıkrasının usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek düzeltilmesi istenmiştir.
Savunmanın Özeti :Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi : ...
Düşüncesi : Kararın düzeltilmesi isteminin kısmen kabulü ile Danıştay Üçüncü Dairesince verilen kararın tarhiyatın ve özel usulsüzlük cezasının; Metin Savaş'tan kaynaklanan kısmına ilişkin hüküm fıkralarının kaldırılması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince kararın düzeltilmesi istemine ilişkin dilekçede ileri sürülen sebepler 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 54. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi hükmüne uygun bulunduğundan, karar düzeltme isteminin kısmen kabulü ile Danıştay Üçüncü Dairesinin 12/11/2019 tarih ve E:2016/5620, K:2019/6213 sayılı kararının; tarhiyatın ve özel usulsüzlük cezasının; Metin Savaş'tan alınan faturalardan kaynaklanan kısmına ilişkin hüküm fıkralarının kaldırılmasına karar verildikten sonra davalı temyiz istemi bu yönden yeniden incelenerek işin gereği görüşülüp düşünüldü:
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 29'uncu maddesinin (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri belirtilmiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun, vergi kanunlarının uygulanması ve ispatı düzenleyen 3'üncü maddesinin (B) bendinde; vergilendirmede, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu ve yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği, vergiyi doğuran olayla ilgisi doğal ve açık olmayan tanık anlatımının kanıtlama aracı olarak kullanılamayacağı kurala bağlanmıştır. Bu kuralın bir gereği olarak, yükümlülerin, Katma Değer Vergisi Kanununun yukarıda sözü edilen 29'uncu maddesinde belirtilen vergi indiriminden yararlanabilmelerinin ön şartı, kendilerine yapılan teslim ve hizmetlerle ilgili fatura ve benzeri vesikaların gerçeği yansıtması, başka bir anlatımla, yükümlü tarafından vergi indirimine konu teşkil eden mallar için gerçekten katma değer vergisi ödenmiş olmasıdır.
Gerçekleşmemiş teslim ve hizmetler dolayısıyla katma değer vergisi ödenmesi ve bunun sonucu olarak da bir vergi indirimi sözkonusu olamayacağından, vergi indirimine dayanak teşkil eden faturaların gerçeği yansıtıp yansıtmadığının ortaya konulması gerekir.
Dava konusu tarhiyatın dayanağı vergi inceleme raporunda atıf yapılan … hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda, perakende inşaat malzemeleri ve hırdavat satışı işi ile iştigal etmek üzere 22/01/2009 tarihinde mükellefiyet tesis ettirdiği ve 15/01/2010 tarihinde mükellefiyetinin re’sen terk ettirildiği, 27/01/2009 tarihli işe başlama yoklamasında iş yerinde büro malzemeleri, raflar ve bir miktar ticari emtianın bulunduğu, 29/01/2009 tarihinde bir başka adreste inşaat malzemeleri ve yedek parça işi ile iştigal edeceğini belirtip mükellefiyetinin terkinini istediği, 03/02/2009 tarihli yoklamada ikinci verdiği adrese gidildiği, ancak ilgili adreste faaliyet göstermediği ve tanınmadığı, 12/02/2009 tarihli dilekçe ile adresinin farklı olduğu ve yeniden yoklama talep edilmesi üzerine gerçekleştirilen 13/02/2009 tarihli yoklamada, faaliyet konusunun inşaat tadilat boya tamir ve bakım işi olacağının beyan edildiği, iş yerinde muhtelif inşaat malzemeleri ile demirbaş olarak bir adet masa ve üç adet koltuk olduğu, 10/03/2009 tarihinde verilen dilekçede ikinci mükellefiyete ilişkin dilekçesinin kim tarafından verildiğinin bilinmeyip iptalinin istendiği, bu dilekçede adresini 27/01/2009 tarihli yoklama yapılan adres olarak bildirdiği, 11/09/2009 tarihli yoklamada adresin boş arsa olup mükellefin tanınmadığı, 15/09/2009 tarihinde de aynı hususun belirlendiği, mali müşavir … tarafından 19/06/2009 tarihinde verilen dilekçede mükellefin şüpheli hareketleri nedeni ile sözleşmenin feshedildiğinin bildirildiği, 08/10/2009 tarihinde, 29/01/2009 tarihli yoklamada belirtilen adreste yapılan yoklamada adresin boş ve kapalı olduğunun anlaşıldığı, 13/11/2009 tarihli yoklamada faaliyetine devam ettiği, kendisinin iş yerinde bulunmadığı, iş yeri büyüklüğünün yaklaşık 40 m2 ve çalışan işçisi olmayıp iş yerinde bulunan bir kişinin de hiçbir şey bilmediği, sorulan sorulara cevap vermediği, iş yerinde yaklaşık 40.000 TL tutarında mal bulunduğunun beyan edildiği, 09/12/2009 tarihinde, 27/01/2009 tarihli yoklama adresinde yapılan yoklamada mükellefin faaliyetine devam ettiğinin görüldüğü, iş yerinde 1 masa, 1 koltuk, 1 evrak dolabı, muhtelif ebatlarda ahşap raflar ve çeşitli emtialar tespit edildiği, iş yeri 125 m2 ve aylık 500,00 TL kira ödendiği, 5 sigortalı işçi çalıştırdığı, şube ve deposu bulunmayıp, 2009 ve 2010 dönemleri için muhtasar beyanname vermediği, 2009 yılında yedi şirkette ortak, bunların beşinde de kanuni temsilci sıfatına haiz olduğu, 2009 döneminde toplam 2.367.806 TL, 2010 döneminde toplam 290.000 TL matrah beyan ettiği, Bs formu düzenlemediği, 2009 yılında 5333 belgede katma değer vergisi hariç 65.101.545 TL tutarında fatura düzenlediği, 2010 yılında düzenlemiş olduğu belge tutarının ise 603 belgede katma değer vergisi hariç 9.530,539 TL olduğunun Vedop merkezi sorgulamalarından görüldüğü, 2009 yılında sadece katma değer vergisi beyannamelerinin verildiği, defter ve belge isteme yazısının mükellefe tebliğ edilemediği, defter ve belgelerin incelemeye ibraz edilmediği, yüksek tutarlı katma değer vergisi beyan edilmesine karşın ya düşük miktarlı ödenecek vergi çıktığı ya da hiç ödenecek vergi çıkmadığı, 2009 ve 2010 yılında yasal defterlerin tasdik edildiğinin görülemediği, iş yerinde bulunan mallar ve diğer tespitleri neticesinde katma değer vergisi matrahlarında belirtilen miktarda satış yapabilecek kapasitede olmadığı, düzenlenen tüm faturaların sahte olarak değerlendirilmesi gerektiği yolunda saptamalara yer verilmiştir.
Bu tespitlerin, … tarafından davacı adına düzenledikleri faturaların gerçek bir emtia teslimi ve hizmet ifası içermediğini kanıtlayıcı mahiyette olduğu olayda, söz konusu faturalara dayalı indirimlerin reddinde hukuka aykırılık bulunmadığından, Vergi Mahkemesi kararının, ulaştığı aksi yöndeki yargı uyarınca tarhiyatın sözü edilen faturalardan kaynaklanan kısmının kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasında hukuka uygunluk görülmemiştir.
Öte yandan, yukarıdaki bozma hükmü uyarınca verilecek kararın sonucu dava konusu özel usulsüzlük cezasının, anılan şahıs tarafından düzenlenen faturalardan kaynaklanan kısmını etkileyeceğinden, temyiz istemine konu kararın; özel usulsüzlük cezasının değinilen kısmının, bozma kararı üzerine verilecek karar sonucuna göre yeniden bir karar verilmek üzere bozulması gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle, davalı idare temyiz isteminin kabulüyle … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:... sayılı kararının, tarhiyatın ve özel usulsüzlük cezasının Metin Savaş tarafından düzenlenen faturalardan kaynaklanan kısmının kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasının bozulmasına, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13. maddesinin (j) bendi parantez içi hükmü uyarınca alınması gereken harç dahil olmak üzere yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, özel usulsüzlük cezasının diğer firmalardan alınan faturalara yönelik kısmı yönünden ileri sürülen nedenler ise 2577 sayılı Kanun'un 54. maddesinde yazılı sebeplerden hiçbirine girmediğinden karar düzeltme isteminin söz konusu hüküm fıkrası yönünden reddine, 03/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.