Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/24682
Karar No: 2020/20064
Karar Tarihi: 24.12.2020

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2017/24682 Esas 2020/20064 Karar Sayılı İlamı

Özet:


İşçi ile işveren arasında görülen alacak davasında mahkeme davanın kabulüne karar vermiştir. Davacı işçi, işten ayrıldığı tarihten itibaren kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti gibi alacaklarının en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalılardan tahsil edilmesini talep etmiştir. Davalı işverenler ise işçinin alt işveren firma çalışanı olduğunu, kendilerinin ihale makamı olarak sadece işin temini ve denetiminden sorumlu olduklarını savunmuştur. Kararda, davanın kabulüne karar verilen bölümler belirtilerek, kıdem tazminatının zamanında ödenmemesi halinde bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiziyle birlikte ödenmesi gerektiği belirtilmiştir. Faiz başlangıcı ise fesih tarihi olmalıdır. Ayrıca, yaşlılık, malullük aylığı ya da toptan ödeme almak için işyerinden ayrılma durumlarında bağlı olunan kurum ya da sandığa başvurmanın belgelendirilmesi gerekmektedir. Somut olayda, emeklilik sebebiyle iş sözleşmesinin feshedilmesine rağmen emeklilik belgesinin işverene verildiği ispatlanamamıştır. Bu sebeple kıdem tazminatına dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi ve alacakların brüt mü net mi olduğu hususunun belirtilmemesi gibi hatalar da belirtilmiştir. Kanun maddeleri olarak 1475 sayılı Kanun'un 14/11. maddesi ve 14/3. maddesi örnek olarak verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi         2017/24682 E.  ,  2020/20064 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılardan ... vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin 1998 yılında davalı ..."na ait Mustafakemalpaşa Devlet Hastanesinde işe başladığını, önce terzi olarak sonraları ise değişik alt işveren firmalar nezdinde hastane sağlık kurulu kaleminde sekreter olarak çalıştığını, 01/02/2011 tarihinde emekli olma nedeniyle işten ayrıldığını, son çalıştığı şirketten işçilik haklarını istediğinde diğer şirketler ve hastanenin hiçbir işçilik hakkını ödeyemeyeceklerini söylediğini, müvekkilinin ilgili işyerinde hiç ara vermeden sürekli çalışmış ve emirleri hastane personeli, müdürleri ve tabiplerden aldığını, işe başladığı tarihten itibaren asgari ücretle çalışan müvekkilinin sosyal hak olarak yemek ücreti haklarından ve ayda 39.00 TL yol ücreti haklarından da yararlandığını iddia ederek; kıdem tazminatı alacağının emeklilik tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte, izin alacağının emeklilik tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

    Davalılar Cevabının Özeti:
    Davalı ... vekili, davacının kendilerinden ihale ile iş alan firmanın işçisi olduğunu, kendilerinin ihale makamı olarak Bakanlığın bünyesindeki hastanelerin yardımcı işlerinin tamamının firmalara ahile yolu ile verdiklerini burada çalıştırılacak personel konusunda kendilerinin insiyatif almadıklarını, ihaleyi kazanan firmalar itibariyle kendilerinin asıl işveren konumunda olmadıklarını, davacının hizmet akdini haklı nedenle fesih hakkının bulunmadığını ve alacakların zamanaşımına uğradığını beyanla davanın reddine talep etmiştir.
    Davalı ... Güv. İnş. Tur. Gıda Tic. Ltd. Şti.
    vekili, davayı açmakta davacının hukuki yararının bulunmadığını, müvekkili şirketin Mustafakemalpaşa Devlet Hastanesinden temizlik vb hizmet işlerini ihaleye girerek alan alt işveren olduğunu ihaleyi aldığı dönemde işyerinde çalışmakta olan işçilerle işine devam ettiğini, işçilerin işe alınması, işten çıkarılması, iş koşullarının ve iş saatlerinin belirlenmesi hususlarında tüm yetkinin davalı ... bünyesindeki Mustafakemalpaşa Devlet Hastanesinde olduğunu, davacının 31.12.2010 tarihinde işten çıkışının yapıldığını, davacının bundan sonra müvekkili şirkette çalışması bulunmadığını, devir durumunda işverenler kendi dönemleri itibariyle ve devir tarihindeki işçinin ücreti ile sınırlı sorumlu olacağını, kendilerinin ihale ile işi alan firma olduklarını işyeri devri hususunu kabul etmediklerini savunarak davanın kendileri açısından öncelikle husumet ve esastan reddini talep etmiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı, davalılardan ... vekili temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    Gerekçeli karar başlığında davalı şirketin adının eksik yazılması mahallinde düzeltilebilir hata olarak kabul edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı ..."nın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Davalı Bakanlık harçtan muaf olmasına rağmen hükümde harçlardan sorumlu tutulması,
    Kıdem tazminatının zamanında ödenmemesi halinde bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiziyle birlikte ödenmesi gerektiği 1475 sayılı Kanun"un 14/11. maddesinde öngörülmüştür. O halde faiz başlangıcı fesih tarihi olmalıdır. Ancak, yaşlılık, malullük aylığı ya da toptan ödeme almak için işyerinden ayrılma halinde 1475 sayılı Kanun"un 14/3. maddesine göre işçinin bağlı bulunduğu kurum ya da sandığa başvurduğunu belgelemesi şarttır. Bu halde faiz başlangıcı da anılan belgenin işverene verildiği tarih olmalıdır.
    Emekliliğe hak kazanma belgesi işverene bildirilmemişse, işverence kıdem tazminatı olarak ilk taksitin ödendiği tarih bakiye kıdem tazminatı için de faiz başlangıcı olmalıdır. Böyle bir taksit ödemesi de olmadığı durumlarda faiz başlangıcı, davanın açıldığı ya da icra takibinin başladığı tarihtir.
    Somut olayda, iş sözleşmesi davacı tarafından emeklilik sebebiyle feshedilmiş olmakla beraber, emeklilik belgesinin işverene verildiği ispatlanamamıştır. Şu halde, hüküm altına alınan kıdem tazminatı alacağına dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerekirken bu hususun gözetilmemiş olması,
    Gerekçede özetlenen bilirkişi raporunun dosya içeriği ile uyumlu olmaması,
    Hüküm altına alınan alacakların brüt miktar olmasına rağmen hüküm fıkrasında net mi brüt mü olduğu hususunda bir belirleme yapılmamasının infazda tereddüt yaratacağının düşünülmemesi hatalı ise de; bu yanlışlıkların düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca kararın düzelterek onanmasına karar verilmiştir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın hüküm fıkrasının 1, 2, 3, 4. bentlerinin hükümden çıkarılarak yerlerine "1-Davanın Kabulü ile ;
    a)Davacının brüt 12.052,62 TL kıdem tazminatı alacağının dava tarihi olan 22.04.2013 tarihinden itibaren işleyecek mevduata uygulanan en yüksek faiz ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
    b) Davacının brüt 1.593,00 TL yıllık izin ücreti alacağının 100,00 TL"lik kısmına dava tarihinden kalan 1.493.00 TL"lik kısmına ıslah tarihi olan 23/05/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
    2-Esas alınması gereken 932,13 TL karar ve ilam harcından peşin alınan harç 155,45 TL, ıslah harcı 78,00 TL ve başvuru harcı 24,30 TL olmak üzere toplam 257,75 TL"nin mahsubu ile geriye kalan bakiye 674,38 TL harcın davalı Bakanlık harçtan muaf olduğundan davalı Şirketten alınarak hazineye irad kaydına,
    3-Davacı tarafça yapılan 24,30 TL başvuru harcı, 155,45 TL peşin harç ve 78,00 TL ıslah harcının davalı Bakanlık harçtan muaf olduğundan davalı şirketten alınarak davacıya ödenmesine,
    4-Davacı tarafından yapılan davetiye gideri 165,00 TL, bilirkişi ücreti 300,00 TL, posta ve talimat ücreti 80,00 TL olmak üzere toplam 545,00 TL"nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine," bentlerinin yazılmasına, hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24/12/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi