12. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/20261 Karar No: 2016/21234 Karar Tarihi: 11.10.2016
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/20261 Esas 2016/21234 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2016/20261 E. , 2016/21234 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu hakkında başlatılan genel haciz yolu ile icra takibinde, borçlu icra mahkemesine yaptığı başvuruda; Yalova İcra Müdürlüğü"nün 2012/5465 Esas dosyasından haczedilen taşınmazın haline münasip evi olduğunu ileri sürerek haczin İİK"nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi gereğince kaldırılmasını talep etmiş, mahkemece muhtıraya rağmen süresinde keşif avansı yatırılmadığından bahisle şikayetin reddine karar verilmiştir Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmaz hakkında, sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin, mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira, zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasından bulunmasını engeller. Somut olayda, ... İli, ... İlçesi,... mevkii 173 ada, 2 parsel, B Blok, zemin, 12 nolu bağımsız bölüm üzerine takip dosyasında 11.09.2013 tarihinde haciz konulduğu, ancak taşınmaz üzerinde belirtilen bu haciz tarihinden önce ... Bankası A.Ş. lehine 13.12.2011 tarihinde, ipotek tesis edildiği anlaşılmış olup, mahkemece ipoteklerin niteliği araştırılmadan sonuca gidilmesi doğru görülmemiştir. Kaldı ki; HMK"nun 324.maddesi nazara alındığında delil avansı yatırılmaması halinde talebin reddedileceği hususunun borçluya usulüne uygun bir tebligatla ihtar edilmesi gerekir. Aksi halde ihtar herhangi bir hukuki sonuç doğurmaz. Bu durumda mahkemenin muhtıraya dayalı red kararı doğru değildir. O halde mahkemece, tapudan ipotek akit tablosu getirilmek suretiyle ipoteğin mahiyeti ve verilme nedeni araştırılarak zorunlu ipotek olup olmadığı, zorunlu ipotek değil ise haciz tarihinden önce ipoteğe konu borcun ödenip ödenmediği tespit edildikten sonra ipoteğin meskeniyet şikayetine engel türden olmadığı kanaatine varılması halinde keşif avansı için borçluya muhtıra çıkartılıp oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.