Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4567
Karar No: 2019/3780
Karar Tarihi: 23.09.2019

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/4567 Esas 2019/3780 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2016/4567 E.  ,  2019/3780 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hükmün asıl ve birleşen davada davalılar vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı kooperatif vekili Avukat ..., birleşen davada davalılar vekili Avukat ... ile davacı ... vekili Avukat ..."ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - KARAR -

    Asıl ve birleşen davada davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif üyesi olduğunu, davalı kooperatifçe teslimi yapılan dairenin davalı kooperatif ile dava dışı yüklenici arasında yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesindeki taahhütlere uygun olmadığını, dairesinde eksik ve ayıplı imalatlar bulunduğunu, davalı kooperatif ve davalı yönetim kurulu üyeleri sözleşmenin yerine getirilmesi konusunda sorumluluklarını yerine getirmediklerini ileri sürerek teslimi yapılan dairedeki eksik ve ayıplı imalatlar ile değer kaybı nedeniyle 12.000 TL tazminatın fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla teslim tarihinden itibaren reeskont faizi ile ödenmesini talep ve dava etmiştir. 30.05.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 33.100 TL ye artırmıştır.
    Asıl ve birleşen davada davalılar vekili, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, yönetim kurulu üyelerine husumet yöneltilemeyeceğini, dava dışı yüklenici firma ile kooperatif arasında devam eden davanın bekletici mesele yapılması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre kooperatif yöneticisi olan davalılar arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yüklenicinin edimini ayıpsız ve tam ifa etmesi konusunda gereken tedbirleri almadıklarından eksik ve kusurlu imalatlardan ve binanın iskanın alınamaması nedeniyle davacının uğramış olduğu zarardan sorumlu olduklarından davanın kabulü ile davacının eksik ayıplı ifa ve değer kaybı nedeniyle uğradığı toplam 33.100 TL"nin taşınmazın teslim tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlardaki reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
    Kararı, asıl ve birleşen davada davalılar vekili temyiz etmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl ve birleşen davada davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    Kooperatif ile ortağı arasındaki ortaklık ilişkisinden doğan davalar 1163 sayılı Kanun"un 99. maddesinde ticari dava niteliğini haizdir. Yargı çevresinde Asliye Ticaret Mahkemesi bulunmamakta ise, 6102 sayılı TTK"nın 5/4. maddesinde Asliye Hukuk Mahkemesi"nce davaya devam edilmesi ve görevsizlik kararı verilmemesi gerektiği açıkça öngörülmüştür. Mahkemece davaya ticaret mahkemesi sıfatıyla bakılırken 10.02.2016 tarihli celsede davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla devam edilmesi kararı alınmış ise de harcı alınmış davada ara kararın maddi hata sonucu alındığı düşünülerek bu husus bozma nedeni yapılmamış eleştirilmekle yetinilmiştir.
    Mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmak için yeterli değildir. 6102 sayılı TTK nun 553. maddesinde yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğunun esasları düzenlenmiştir. Ne var ki mahkemece yönetim kurulu üyelerinin hangi kusurları nedeniyle kooperatif ile birlikte sorumlu tutulduklarına ilişkin gerekçe oluşturulmamıştır. Bu itibarla, davalı yönetim kurulu üyelerinin durumları anılan yasa maddeleri uyarınca değerlendirilerek oluşan davacı zararlarından dolayı sorumluluklarının bulup bulunmadığının somut olayın özelliklerine göre tartışılarak bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
    Öte yandan hükme esas alınan bilirkişi raporlarında eksik ve ayıplı imalat kalemlerinin nelerden ibaret olduğu, hangi kriterlere göre hesap yapıldığı belirtilmemiştir. Eksik ve ayıplı işler belirlenirken proje ile karşılaştırma yapılarak eksik ve ayıplı işler kalemlerinin nelerden ibaret olduğu belirlenmeli denetime ve izlemeye elverişli rapor alınmalıdır.
    Kooperatif ile yüklenici arasında eksik ve ayıplı imalatlarla ilgili dava bulunduğu belirtilmiş olup, eğer kooperatif tarafından yüklenicinin edimleri ile ilgili eda davası açılmış ise bu davanın sonucunun beklenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekir.
    Değinilen hususlar dikkate alınmadan eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile karar verilmesi doğru olmadığından, kararın bozulması gerekmiştir
    SONUÇ:Yukarıda (1) no"lu bentte açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davada davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) no.lu bentte açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davada davalılar vekilinin 1 numaralı bent dışındaki diğer temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün asıl ve birleşen davada davalılar yararına BOZULMASINA, vekilleri Yargıtay duruşmasında hazır bulunan asıl ve birleşen davada davalılar yararına ayrı ayrı takdir olunan 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak, anılan davalılara verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edenlere iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 23.09.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi