Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/1904
Karar No: 2019/9746
Karar Tarihi: 15.10.2019

İhmali davranışla görevi kötüye kullanma - icrai davranışla görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2017/1904 Esas 2019/9746 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sakarya Barosuna kayıtlı avukat olan sanık, müşteki tarafından verilen bir çeki teminat olarak aldıktan sonra mahkeme veznesine yatırmayıp kendi hesabında tutmuş ve müştekinin talimatı olmaksızın ihtiyati haciz talebinden vazgeçmiştir. Ayrıca müşteki adına tahliye davası açmak üzere anlaşarak vekalet ücreti almış ancak dava açmamıştır. Mahkeme, sanığın ihmali davranışla görevi kötüye kullanma ve icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçlarını işlediğine karar vermiştir. Ancak hüküm açıklanmadan geri bırakılan sanığın cezası, kanunlarda yapılan değişiklik nedeniyle yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir. TCK'nın 257/1-2. maddelerinde yer alan “kazanç” sözcüğünün “menfaat” olarak değiştirilmesi, cezaların alt ve üst sınırlarının indirilmesi ve Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli kararı doğrultusunda TCK'nın 53. maddesinin uygulanması gerekmektedir. Sanık hakkında TCK'nın 53/5. maddesi uyarınca hak yoksunluğu kararı verilmesi gerekmektedir.
Kanun maddeleri:
-TCK'nın 257/1-2. maddeleri
-TCK'nın 7/2. maddesi
-TCK'nın 53. maddesi
-5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi
-CMUK'nın 321 ve 326/son maddeleri
5. Ceza Dairesi         2017/1904 E.  ,  2019/9746 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : İhmali davranışla görevi kötüye kullanma, icrai davranışla görevi kötüye kullanma
    HÜKÜM : Açıklanması geri bırakılan hükümlerin açıklanması suretiyle atılı suçlardan mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sakarya Barosuna kayıtlı avukat olan sanığın, müşteki ..."in 12/11/2007 tarihli ve 23.000 TL bedelli çeke dayalı alacağı için Sakarya 2. Asliye Hukuk Mahkemesinden 12/11/2007 tarihli ve 2007/314 Değişik iş sayılı ihtiyati haciz kararında belirtilen teminat bedelini müştekinden aldığı halde mahkeme veznesine yatırmayıp uhdesinde tuttuğu ve 14/11/2007 tarihinde de müştekinin talimatı olmaksızın ihtiyati haciz talebinden vazgeçmek suretiyle atılı suçu işlediğine yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik yok ise de; müşteki adına tahliye davası açmak üzere anlaşıp 500 TL vekalet ücreti aldığı halde davayı açmayarak mağduriyetine yol açtığı isnadıyla ilgili olarak sanığın söz konusu tahliye davasını kendisinin yürüttüğünü savunması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer kalmayacak biçimde ortaya çıkarılması için, sanık tarafından müşteki adına tahliye davası açılıp açılmadığı araştırılarak sonucuna göre hukuki durumunun takdir ve tayin edilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
    Kabule göre de;
    Sanığın müştekiye yönelik icrai davranışla görevi kötüye kullanma ve ihmali davranışla görevi kötüye kullanma eylemleri bütün halinde zincirleme icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçu kapsamında kaldığı halde, yazılı şekilde uygulama yapılarak fazla ceza tayini,
    Açıklanması geri bırakılan hükümlerden sonra 19/12/2010 tarihinde yürürlüğe giren 6086 sayılı Yasanın 1. maddesi ile TCK"nın 257/1-2. madde-fıkralarında yer alan “kazanç” sözcüğünün “menfaat” olarak değiştirilmesi, bu fıkralarda öngörülen cezaların alt ve üst sınırlarının indirilmesi karşısında, TCK"nın 7/2. madde-fıkrasındaki "suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur" hükmü gözetilerek sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
    TCK"nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal Kararı doğrultusunda uygulanması gerekliliği,
    Yüklenen suçları TCK"nın 53/1-e maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işlediği kabul edilen sanık hakkında aynı Kanunun 53/5. maddesi uyarınca hak yoksunluğuna karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA 15/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi