Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/616
Karar No: 2021/1083
Karar Tarihi: 23.03.2021

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2021/616 Esas 2021/1083 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı ile davacı arasında hizmet alım sözleşmesi bulunmaktadır. Bu sözleşmeye göre çalışan işçinin açtığı işçilik alacakları davasında, işçi lehine sonuçlanan dava sonrası müvekkil tarafından yapılan ödeme nedeniyle davacı, sözleşmeye göre davalıdan sorumlu olduğunu savunarak bedelin tahsilini talep etmektedir. Mahkeme, hizmet alımı tip sözleşmelerinde işverenin işçilik alacaklarından sorumlu olmayacağına dair bir hüküm bulunmaması ve rücu ilişkisinde taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanması gerektiği ilkesi doğrultusunda davacının talebini kabul etmiştir. Karar, davacı ve davalı vekillerince temyiz edilmiş, davalı vekilinin itirazları reddedilirken, davacı vekilinin itirazı kabul edilerek karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- İş Kanunu'na göre işveren ile yüklenici işçinin haklarından müteselsilen sorumludur, ancak rücu ilişkisinde taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanması esastır.
- Hizmet alımı tip sözleşmelerinde işverenin işçilik alacaklarından sorumlu olmaması gerektiği ilkesi doğrultusunda, hizmet alımı sözleşmesinde belirtilen işin yüklenici işçisi tarafından yapılması esastır.
- Yıllık izin, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı gibi işçiye ödenen tazminatlarda son yüklenici sorumludur. Ancak, diğer tazminatlarda yükleniciler işverene karşı işçiyi çalıştırdıkları dönemle sınırlı olarak sorumludurlar.
15. Hukuk Dairesi         2021/616 E.  ,  2021/1083 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde davacı vekili ve katılma yoluyla davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında hizmet alım sözleşmesi bulunduğunu, sözleşme kapsamında davalı tarafından çalıştırılan dava dışı işçinin açtığı işçilik alacakları ile ilgili davanın işçi lehine sonuçlandığını ve bu kapsamda müvekkili tarafından dava dışı işçiye ödeme yapıldığını, yapılan bu ödemeden sözleşme hükümlerine göre davalının sorumlu olduğunu ileri sürerek müvekkili tarafından ödenen bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, açılan davanın haksız olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının davalı ile yapılan sözleşme kapsamında ... kayıtlarına göre davalı bünyesinde çalışan işçiye yapılan ödemenin 1/2"sini davalıdan talep edebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili ve katılma yoluyla davalı vekili temyiz etmiştir.
    1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2)Dava , rücuen tazminat istemine ilişkindir.
    Hizmet alım sözleşmeleri; ihale şartları ile belirlenen işin sözleşmede kararlaştırılan bedel ile yapılmasının üstlenildiği sözleşmelerdir. Bu sözleşme türünde yüklenicinin edimi, hizmetin kendi işçisi ile yerine getirilmesi, işverenin edimi ise sözleşme bedelinin ödenmesidir. Sözleşme kapsamında yapılması gereken iş yüklenici işçisi tarafından yerine getirilecektir. İş aktinin yüklenici ile işçi arasında yapıldığı hususu ihtilaflı değildir. ... kayıtları da bu hususu doğrulamaktadır. Hizmet alımı tip sözleşmelerinde işverenin, yüklenici tarafından çalıştırılan işçinin ücretinin ödenmesi, sosyal haklarının takibi gibi denetim dışında işçiye karşı bir sorumluluğu yoktur. İşveren ile yüklenicinin İş Kanunu’na göre işçiye karşı müteselsilen sorumlu olmasına rağmen rücu ilişkisinde taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanması sözleşme hukukunun en temel ilkelerindendir.
    İşçilik alacakları işveren tarafından ödenen işçinin; yüklenici işçisi olması, sözleşme ücretine işçinin ücret ve sosyal haklarının dahil olması, işverenin işçilik alacaklarından sorumlu olacağına dair sözleşmede bir hüküm bulunmaması hususları nazara alındığında davacı işverenin işçiyi çalıştıran yüklenicilerden ödediği bedeli ve ferilerinin tamamını talep etme hakkı bulunduğunun kabulü gerekir.
    Hizmet alım ihaleleri aynı yüklenici tarafından alındığı gibi, değişik yükleniciler tarafından da alınabilmektedir. Bu halde işyeri devri suretiyle işçiler yeni yükleniciye devredildiği için hizmet akitleri kesintiye uğramadan devam etmekte ve işçilik alacakları da bu doğrultuda hesaplanmaktadır.
    İşçiye ödenen kıdem tazminatı iş sözleşmesinin feshedildiği tarihteki giydirilmiş ücret üzerinden hesaplanmakta olup bu kıdem tazminatının tamamından işçiyi çalıştırdıkları dönemle orantılı olarak yükleniciler işverene karşı sorumludurlar.
    Yıllık izinler kullanılmadığı taktirde iş sözleşmesinin feshi ile ücrete dönüşmektedir. Sözleşmeyi feshedenin son yüklenici olduğu ve yıllık izinlerinde bu fesih ile ücrete dönüştüğü gözönüne alındığında yıllık izin ücretinden son yüklenici sorumlu olacaktır.
    İhbar tazminatından son işveren sorumludur. Bunların dışında hafta tatil ücreti, ücret alacağı, fazla mesai ücreti gibi işçiye ödenen tazminatlardan yükleniciler işverene karşı işçiyi çalıştırdıkları dönemle sınırlı olarak sorumlu olacaklardır.
    İşveren tarafından bu ödemelerin feri mahiyetinde yapılan ödemeler de ayrı esasla yüklenicilerden tahsil edilebilecektir.
    Bu durumda mahkemece yukarıda belirlenen ilkeler çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile davacının ödediği kıdem tazminatından davalının yarı oranında sorumlu tutulması doğru olmamış kararın bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edenlerden davalıdan alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 23.03.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi