1. Hukuk Dairesi 2019/336 E. , 2021/3903 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, mirasbırakanları ..."ın ..., ..., ..., ... parsel sayılı taşınmazları ile ... ada ... parseldeki 5 adet bağımsız bölümü oğlu olan davalılardan ..."ın kayınpederi ..."a devrettiğini, ..."ın bir kısım taşınmazı kızı olan davalı ..."ya, bir kısmını ise mirasbırakanın ikinci eşi olan ..."a, onun da taşınmazları davalılar ... ve ..."a temlik ettiğini, temliklerin mirasçılardan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek taşınmazların tapu kayıtlarının miras payları oranında iptali ile adlarına tesciline, olmadığı takdirde bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemişler, davacılardan ... 11/03/2013 havale tarihli dilekçe ve ekindeki vekaletname suretleri ile birlikte davacı ... adına vekaleten kendisi adına asaleten açılan davayı atiye bıraktıklarını belirtmiş, 24/03/2016 tarihli duruşma zabtında ise davadan feragat ettiğini bildirmiştir.
Bir kısım davalılar iddiaların doğru olmadığını belirterek davanın reddini savunmuş, diğer davalılar davaya cevap vermemiş ve duruşmalara katılmamıştır.
Mahkemece, davacı ... yönünden davanın feragat nedeniyle reddine, davacı ... yönünden davanın atiye bırakılması nedeniyle açılmamış sayılmasına ve davacılar Dursune Ay, ... ve ... yönünden ise 02/09/1982 tarihli belgede tapu iptal ve tescil davasından bütün sonuçları itibariyle feragat edildiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, bir kısım davacılar vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 14/09/2021 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar ... vd. vekili gelmedi. Temyiz edilen davalılar ... vd. vekili ... geldi. Davetiye tebliğine rağmen temyiz eden davacı ... vekili ve diğerleri gelmedi. Yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-K A R A R-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde bedel istemine ilişkin olup, mahkemece davacı ... yönünden davanın feragat nedeniyle reddine, davacı ... yönünden davanın atiye bırakılması nedeniyle açılmamış sayılmasına ve davacılar ..., ... ve ... yönünden ise 02/09/1982 tarihli belgede tapu iptali ve tescil davasından bütün sonuçları itibariyle feragat edildiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, anılan karar davacılar ..., ... ve ... vekili ile davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Hemen belirtmek gerekir ki, dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre bir kısım davacılar ... ve ... yönünden davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gibi; davacı ... 11/03/2013 havale tarihli dilekçesinde ve 11/06/2013 tarihli celsede davayı takip etmediğini belirtmiş ise de; davalı taraf, davayı takip etmediğini bildirmediğine göre; davanın, davacı ... yönünden işlemden kaldırılmasına ve buna bağlı olarak yasal süre içerisinde yenilenmediği gerekçesiyle açılmamış sayılmasına karar verilmesini gerektirir bir durum bulunmadığı gözetilerek ve davacı ..."nin 24/03/2016 tarihli celsede davadan feragat ettiği dikkate alınarak, davacı ... yönünden feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde de kural olarak bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Bir kısım davacılar vekili ile davacı ... vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde olmadığından reddine.
Bir kısım davacılar vekili ile davacı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
Davacı ..."nin, 11/03/2013 tarihinde kendisi adına asaleten, davacı ... adına vekaleten vekilini vekillikten azlettiği ve aşamada bir kısım davacılar vekili tarafından keşfen değeri belirlenen dava konusu taşınmazlarda davacılar ..., ... ve ..."ın miras paylarına isabet eden değer üzerinden harcın tamamlandığı görülmüştür.
O halde, davacı ..."nin miras payına isabet eden değer üzerinden harç tamamlanmadığından, dava dilekçesinde gösterilen değer üzerinden avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken, keşfen belirlenen ancak harcı tamamlanmayan değer üzerinden davacı ... aleyhine fazla vekalet ücreti taktir edilmesi doğru değildir.
Öte yandan; bilindiği üzere, 492 sayılı Harçlar Kanunu"na bağlı (I) sayılı tarifenin yargı harçları başlığını taşıyan bölümünün karar ve ilam harcı başlıklı III. kısmının 1. fıkrasında, konusu belli bir değerle ilgili bulunan davalarda esas hakkında karar verilmesi halinde hüküm altına alınan anlaşmazlık konusu değer üzerinden tarifede gösterilen oranda nispi karar ve ilam harcı; 2-a fıkrasında ise, 1. fıkra dışında kalan davalarla, taraf teşkiline imkan bulunmayan davalarda verilen esas hakkındaki kararlar ve davanın reddi kararlarında maktu karar ve ilam harcı alınacağı hükme bağlanmıştır.
Somut olayda, bir kısım davacılar (..., ... ve ...) yönünden davanın reddine karar verildiğine göre, alınması gereken harç maktu olup dava açılırken alınan 148,50 TL peşin harç ile yargılama sırasında yatırılan 2587,10 TL tamamlama harcından maktu harcın mahsubu ile artan kısmın davacılara iadesi gerekirken, nispi harca hükmedilmesi de doğru değildir.
Diğer taraftan, hükmün 5. ve devamı bentlerinin hatalı olarak numaralandırıldığı görülmektedir.
Ne var ki, anılan bu hususların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; hükmün 4. bendinden sonra 3 olarak numaralandırılan bendin 5., 4 olarak numaralandırılan bendin 6., 5 olarak numaralandırılan bendin 7. ve 6 olarak numaralandırılan bendinin 8. bent olarak değiştirilmesine; hükmün 4. bendi hükümden tamamen çıkarılarak yerine 4. bent olarak "Harçlar Kanununa göre alınması gereken 31,40-TL harcın, peşin alınan 148,50 TL ile 2587,10 TL tamamlama harcından mahsubu ile bakiye 2704,20-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine," cümlesinin yazılmasına ve hükmün 7. bendi hükümden tamamen çıkarılarak yerine 7. bent olarak "Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT"ne göre belirlenen 1800-TL vekâlet ücretinin davacı ..."dan alınarak davalılara verilmesine" cümlesinin yazılmasına, bir kısım davacılar ile davacı ... vekillerinin değinilen yönlere ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK"nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi gereğince hükmün davacı ... dışındaki taraflar yönünden bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Davacı ... yönünden verilen karara gelince;
Mahkemece, davacı ... bakımından davanın reddine karar verilmiş ve anılan karar davacı ... vekili tarafından temyiz edilmişse de, dosya temyiz incelemesine gönderildikten sonra davacı ... 25.12.2018 tarihli dilekçesi ile davadan ve temyizden feragat ettiğini bildirdiğinden; 6100 sayılı HMK"nın 7251 sayılı Kanun ile değişik 310/3. maddesi uyarınca davacı ... yönünden işlem yapılmak üzere dosyanın mahkemesine İADESİNE, alınan peşin harcın temyiz eden bir kısım davacılara geri verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.