8. Hukuk Dairesi 2017/1145 E. , 2017/3816 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacılar tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacılar dava dilekçesinde, müşterek çocukları 21.02.2002 doğumlu ....davacı ..."ın kardeşi olarak 04.03.2002 doğumlu.... ismi ile mükerrer olarak nüfusa kaydedildiğini, .... aynı kişi olduğunu, açıklanan sebeplerle .yyy nüfus kaydının iptali istenmiştir babası İbrahim Havran"ın 01.07.1396 olan doğum tarihinin 01.07.1296 olarak düzeltilmesini istemiştir.
Davalı ... duruşmadaki beyanında; davacıların kavga etmeleri sebebi ile çocuklarını alıp kendi nüfusuna kaydettirdiğini, .... adında çocuğu olmadığını beyan etmiştir.
Diğer davalı ... ise; davacıların kavgaları sonucu davacı ..."nün çocuğu da bırakarak babasının evine gittiğini, nüfusa kayıtlı olmayan çocuğun mağdur olmaması için kendi çocukları gibi nüfuslarına kaydettirdiklerini,... adında çocuklarının olmadığını, ancak daha önce doğup ölen çocukları olduğunu ve bu çocuğa da... ismini verdiklerini beyan etmiştir.
Mahkemece, davanın ispat edilemediği gerekçesi ile reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, mükerrer nüfus kaydının iptali istemine ilişkindir.
Nüfus kayıtlarındaki düzeltme istemine ilişkin davalarda, mahkemelerin hiç bir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunmaktadır. Ayrıca kişisel durum sicilindeki kaydın düzeltilmesine ilişkin davalar çekişmesiz yargı işidir. (HMK m. 382/2.(a)-) Çekişmesiz yargı işlerinde aksine bir hüküm bulunmadıkça resen araştırma ilkesi geçerlidir. (HMK m 385/2) Nüfus kayıtlarının düzenli ve gerçeğe uygun olarak tutulması kamu düzeni ile ilgilidir. Bu bakımdan hakim resen araştırma ilkesinin sonucu olarak kendiliğinden delil toplama yetkisine sahiptir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacıların 21.02.2002 doğumlu...adlı çocuklarının olduğu, davacılardan ..."ın anne ve babası davalılar... da 04.03.2002 doğumlu... adında çocuklarının olduğu, Eğitim Müdürlüğünün cevabi yazılarında okula kaydı yapılan ancak okula devam etmeyen..."ın okul kaydının pasifleştirilerek kapatıldığı,...,n ise ...Merkez....6/C sınıfında okuduğu, bu durumu tanık olarak dinlenen ..."ın öğretmenlerinin de teyit ettiği, ...İl Emniyet Müdürlüğünün 17.04.2015 tarih ve 3634 sayılı yazısında ise...ile... "in aynı kişi olduğu, şahsın.... ismini kullandığı, gerçek anne babasının Leyla ve ... olduğu tespit edilmiştir.
Beyanı alınan tanıklar ise davacıların... adında çocukları olduğunu, ... diye bir çocukları olmadığını beyan etmişlerdir. Tanık ve davacıların beyanlarının farklılığının aynı çocuğun nüfus kayıtlarında Serkan, halk arasında... ismini kullanmasından kaynakladığı, çünkü okul kayıtlarında Serkan"ın öğrenci olup okula devam ettiği,..."ın ise..... Bakanlığının kullandığı sistem tarafından otomatik olarak okula kayıt yapıldığı, ancak bu çocuğun okula hiç devam etmemesi sebebi ile kaydının kapatıldığı anlaşılmaktadır.
Mahkeme; davalı ..."nün yeniden beyanı alınarak daha önce doğup öldüğünü beyan ettiği ölen çocuğunun adı ve ölüm tarihinin sorulması, ölen çocuğun....ü oğlu 31.08.1983 doğumlu Mehmet olup olmadığının şüpheye yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi, gerekirse daha önce dinlenen tanıklara davacıların Serkan olarak bildirdikleri çocuk ile dosyadaki fotoğraflar gösterilip..."ın bu fotoğraftaki çocuk olup olmadığının tespiti açısından karşılaştırma yapılmasından sonra karar verilmesi gerekirken davalı ve tanık beyanlarının yanılgılı değerlendirilmesi sonucu davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Davacıların temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulüyle, yerel mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla uygulanacak olan 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 16.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.