
Esas No: 2016/10255
Karar No: 2017/14464
Karar Tarihi: 30.05.2017
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2016/10255 Esas 2017/14464 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçelerle istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 30/05/2017 günü temyiz eden taraf vekillerinin yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak, sözlü açıklamaları da dinlendikten ve dosyadaki kağıtlar okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Arsa niteliğindeki .... Mahallesi, 102 ada 22 parsel sayılı taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi doğru olduğu gibi, üzerindeki fındıklara kapama fındık net gelirine belirlenen bedelden mutad münavebe ürünlerine göre belirlenen bedel indirilmek suretiyle değer tespiti yöntem itibariyle doğrudur. Ancak;
1-Dava konusu taşınmaz üzerindeki fındık ağaçları ile zemine ekilebilecek münavebe ürünlerin değerlendirme tarihi olan 2015 yılı dekar başına üretim masrafları ile hasat dönemindeki ortalama toptan kg. satış fiyatlarının İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü"nden getirtilerek dava tarihindeki fındıklık ve tarım arazisi olarak bedelinin tespit edilmesi gerektiği halde denetime elverişli olmayan rapora göre eksik inceleme ile hüküm kurulması,
2-Dava konusu taşınmazın kamulaştırılmadan arta kalan 1877,39 m²"lik kısmın yüzölçümü ile geometrik durumu dikkate alındığında değer azalışı olacağı muhakkak olup, bu hususta bilirkişi heyetinden ek rapor alınmadan eksik incelemeyle hüküm kurulması,
Doğru görülmemiştir.
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 1.480,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya, 1.480,00-TL vekalet ücretinin de davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 30/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.