Esas No: 2016/6976
Karar No: 2021/3016
Karar Tarihi: 07.06.2021
Danıştay 4. Daire 2016/6976 Esas 2021/3016 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/6976
Karar No : 2021/3016
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Yapı Denetim Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirketin 2011 yılına ait defter ve belgelerinin sahte belge kullanımı yönünden incelenmesi sonucunda, hakkında düzenlenen vergi inceleme raporuna istinaden, kayıtlara intikal ettirilen bir kısım faturaların sahte ve muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge olduğunun tespit edildiğinden bahisle, söz konusu belgelerin gider kayıtlarından çıkartılarak belirlenen matrah farkı üzerinden 2011 yılı için re'sen tarh edilen vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi, 2011/10-12 dönemleri için tarh edilen vergi ziyaı cezalı geçici vergiler ile 2011 ve 2012 yılı 4. dönem için tarh edilen gelir (stopaj) vergileri ile tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle kesilen vergi ziyaı cezalarının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; sahte faturalara dayanılarak gider kaydı yapan davacı şirketin dönem matrahının idarece re'sen takdiri için geçerli neden bulunduğu, ancak, mükelleflerin kanuni defter ve belgelerine kaydettikleri harcamaların gerçeği yansıtması, diğer bir ifadeyle bu vesikalarda yazılı mal ve hizmetlerin mükellefçe alınmış olması halinde kanunen kabul edilebilir bir gider olacağının kabulü gerekeceğinden, faturaların sahte olduğu kanaatine varılarak, inceleme esnasında söz konusu faturalarda yazılı işlerin yapılmadığı ya da yapılması gereken işlerden daha yüksek bedel içerdiği hususu tespit edilmediğinden, söz konusu işlerin yapılmadığı hususu tespit edilmeden sadece fatura düzenleyen mükellefin durumundan hareketle bu fatura bedellerinin gider kabul edilmemesi suretiyle tarh edilen vergi ziyaı cezalı kurumlar vergileri ile buna bağlı olarak tarh edilen vergi ziyaı cezalı geçici vergilerde hukuka uyarlık görülmediği, 2011 yılının 4. döneminde ortaya çıkan stopaj vergisi, 2010 yılı kurumlar vergisi matrah farkına dayandığından 2010 yılı kurumlar vergisine karşı açılan davada söz konusu tarhiyatın kaldırılmasına karar verildiğinden, bu tarhiyata dayanılarak 2011/4. dönem için tarh edilen stopaj vergisinde ve aynı şekilde 2011 yılı kurumlar vergisine karşı açılan davada tarhiyatın kaldırılmasına karar verildiğinden, bu tarhiyata dayanılarak ortaya çıkan 2012/4. dönem stopaj vergisinde de hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI :Vergi inceleme elemanının davacı şirketin başkalarına ait belgeleri bilerek ve isteyerek sahte olarak tanzim edildiğini bildiği halde, içinde bulunduğu sektörün de gereklerine uyarak sahte belgelerle mal alışlarını belgelendirmek suretiyle ticari faaliyette bulunduğu sonucuna somut verilerle vardığı, söz konusu faturalar ile yapılan alımların sahte olarak yapıldığını, alımların gerçek olmadığını ve faturaların sahte olarak kullanıldığını açık ve somut olarak ortaya koyduğu belirtilerek, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:..., K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/06/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Davacı şirketin 2011 yılına ait defter ve belgelerinin sahte belge kullanımı yönünden incelenmesi sonucunda, hakkında düzenlenen vergi inceleme raporuna istinaden, kayıtlara intikal ettirilen bir kısım faturaların sahte ve muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge olduğunun tespit edildiğinden bahisle, söz konusu belgelerin gider kayıtlarından çıkartılarak belirlenen matrah farkı üzerinden 2011 yılı için re'sen tarh edilen vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi, 2011/10-12 dönemleri için tarh edilen vergi ziyaı cezalı geçici vergiler ile 2011 ve 2012 yılı 4. dönem için tarh edilen stopaj vergileri ile tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle kesilen vergi ziyaı cezalarının kaldırılması istenilmiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3/B maddesinde, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği, iktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde ispat külfetinin bunu iddia eden tarafa ait olacağı hükme bağlanmış; 30. maddesinde, re'sen vergi tarhı, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitine imkan bulunmayan hallerde, takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunması şeklinde tarif edilmiş, inceleme raporunda bu maddeye göre belirlenen matrah veya matrah farkının re'sen takdir olunmuş sayılacağı belirtildikten sonra 2. fıkrasının 4. bendinde defter kayıtları ve bunlarla ilgili vesikaların, vergi matrahının doğru ve kesin olarak tespitine imkan vermeyecek derecede noksan, usulsüz ve karışık olması dolayısıyla ihticaca salih bulunmaması, 6. bendinde de tutulması zorunlu olan defterlerin veya verilen beyannamelerin gerçek durumu yansıtmadığına dair delil bulunması re'sen takdir nedeni olarak sayılmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, yapı denetim işiyle uğraşan davacı şirketin, 2011 yılına ait defter ve belgeleri üzerinde yapılan incelemede; aynı yıl içinde, … Ajans Reklam Film Bilg. Yaz. Dan. Hiz. San. Tic. Ltd. Şti, … İnş. Nak. Metal Orm. Ürünl. San. Tic. Ltd. Şti ve … Otomotiv İnş. Malz. Tic. San. Ltd. Şti adlı mükelleflerden almış olduğu faturaların yasal defter ve kayıtlarına intikal ettirilerek gider kaydedildiği ve kurumlar vergisi beyanname ekindeki gelir tablosunda da satışların maliyet hesabına ve faaliyet giderleri hesabına intikal ettirilerek beyan edildiği, ancak bu faturaların sahte olduğu vergi inceleme elemanınca belirtildikten sonra fatura tutarlarının maliyet hesabından ve faaliyet giderleri hesabından tenzili suretiyle yeniden düzenlenen gelir tablosuna göre bulunan matrah farkı üzerinden tarh edilen 2011 yılı vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi ve 2011/10-12 dönemi geçici vergi ile 2011 ve 2012 yıllarının 4. dönemleri stopaj vergilerinin kaldırılması istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Sahte ve muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge kullanmanın temel amacı vergiye tabi kazançları azaltarak daha az vergi ödemek olduğu ve bu faturalarda gösterilen mal ve hizmet alımı ile yapılan giderlerin Vergi Usul Kanunu'nun 3/B maddesi gereğince alındı ise gerçekte kimlerden, ne şekilde alındığı ve nasıl ödendiği hususlarının bunu iddia eden taraflarca ortaya konulması gerektiğinden, dosyaya da buna ilişkin bir bilgi ve belge de sunulmadığı anlaşıldığından davacı adına yapılan cezalı tarhiyatlarda hukuka aykırılık bulunmadığından davalı idarenin temyiz talebi kabul edilerek mahkeme kararının bozulması gerektiği görüşüyle, çoğunluk kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.