1. Hukuk Dairesi 2021/68 E. , 2021/3902 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, 4451 parsel sayılı taşınmazın davacı idare adına kayıtlı iken tapu kayıtlarının bilgisayar ortamına aktarılması sırasında taşınmazın malik hanesine sehven ... Belediyesi yazıldığını, idarenin bilgisi ve muvafakati olmaksızın taşınmazın ... Büyükşehir Belediyesi Encümeninin 11.07.2012 tarih 1398-869 karar sayılı kararı ile davalılara ihale ile devredildiğini ve davalılar adına yolsuz olarak tescil edildiğini, dava konusu taşınmazın ... ... suyu isale hattı güzergahına ait parsel olduğunu, ... su yolları ile ilgili olarak alınan kurul kararı gereği kamu menfaati söz konusu olduğundan taşınmazın devri ve satışının mümkün olmadığını, üçüncü kişilerin iyi niyetli oldukları kabul edilse dahi haklarının korunmasının söz konusu olamayacağını, anılan hattın kültür varlığı niteliğinde olduğunu ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, idari yargıda iptal edilmedikçe tescilin yolsuz olarak kabulünün mümkün olmadığını, iyiniyetli olduklarını, mirasbırakanları adına kayıtlı 8735 ada 4 parsel sayılı taşınmazın dava konusu taşınmaza bitişik olması nedeniyle taşınmazı satın aldıklarını, taşınmazın kamu malı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, tescilin yolsuz nitelikte olmadığı gerekçesi ile davanın reddine dair verilen kararın istinaf edilmesi üzerine; ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince, davacının istinaf istemi HMK"nın 353/1.b.2. maddesi gereğince kabul edilerek ilk derece mahkemesi kararı kaldırılmış, tescilin yolsuz olduğu ve davalıların iyiniyetli olmadıkları gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalılar vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 14.09.2021 Salı günü saat 10.00 da daireye gelmeleri için taraf vekillerine tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ..."nun raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
Bilindiği üzere, Devletin sorumluluğu altında, tescil ve açıklık ilkelerine göre taşınmazlar ile üzerindeki hakların durumlarını göstermek üzere tutulan resmî sicil tapu sicilidir. TMK"nın 997 ve devamı maddelerinde düzenlenen tapu sicili, tapu kütüğü ve kat mülkiyeti kütüğü ile bunları tamamlayan yevmiye defteri ve belgeler ile plânlardan oluşur. Tapu sicilinde ana ve yardımcı siciller bulunmakta olup, tapu kütüğü ana siciller arasında yer almaktadır. TMK’nın 1000. maddesine göre tapu kütüğünde her taşınmaza bir sayfa ayrılır ve kütüğün her sayfasındaki özel sütunlara mülkiyet hakkı, irtifak hakları ile taşınmaz yükü ve taşınmaz üzerindeki rehin hakları tescil edilmektedir.
Diğer taraftan, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun 705. maddesi gereğince taşınmaz mülkiyetinin kazanılması tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebri icra, işgal, kamulaştırma halleri ile kanunda öngörülen diğer hallerde ise mülkiyet tescilden önce kazanılır.
Öte yandan TMK’nın 1022. maddesine göre taşınmaz mülkiyetinin kazanılması sicile tescil koşuluna bağlı olup, ayni haklar kütüğe tescil ile doğar, sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır. (TMK 1022/1 m.) Kurulması kanunen tescile tabi ayni haklar, tescil edilmedikçe varlık kazanamaz.(TMK 1021/1 m.) Değinilen yasa hükümlerinde öngörüldüğü üzere, hukukumuzda ayni hakkın doğumu veya kaldırılması tescil işleminin yapılmış olmasına bağlıdır. Başka bir değişle, hak tescil edilmedikçe ayni hak niteliğini kazanamaz; mülkiyetin nakledildiğinden söz edilemez.
Somut olaya gelince, 31.08.2012 tarihli resmi akit ile dava konusu taşınmazın ... Belediyesi tarafından davalılara 450.000-TL bedelle devredildiği sabit olup, tapu kütük sayfası incelendiğinde dava konusu taşınmazın dava dışı ... Belediyesi adına hiçbir zaman tescil edilmediği, 25.02.1963 tarihli tapulama işlemi ile davacı idare adına kayıtlı iken, 31.08.2012 tarihli işlem ile anılan kayıt terkin edilerek, doğrudan davalılar adına tescil edildiği açıktır.
Yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere, aslolan tapu kütük sayfasıdır. Taşınmazın elektronik ortamdaki tapu kaydında ... Belediyesi adına kayıtlı olduğu ve belediye encümen kararı ile ihale edilerek satıldığı savunulmuş ise de; anılan kayıtlara, kütük sayfasına göre üstünlük tanınamayacağı tartışmasız olup, dava konusu taşınmazın kütük sayfasında dava dışı belediye adına kayıtlı olduğuna dair herhangi bir tescil işlemi bulunmadığı dikkate alındığında, ilk el konumunda olan davalılar yönünden oluşan tescilin yolsuz olduğu kuşkusuzdur.
O halde, dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle ilk el konumunda olan davalıların iyiniyet iddiasının dinlenemeyeceği, Türk Medeni Kanununun 1023. maddesinin koruyuculuğundan yaralanamayacakları gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi bu gerekçe ve sonucu itibariyle doğru olduğuna göre; davalıların yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 28.691,74 TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına, 14/09/2021 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.