Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2016/18798
Karar No: 2021/3013
Karar Tarihi: 07.06.2021

Danıştay 4. Daire 2016/18798 Esas 2021/3013 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/18798
Karar No : 2021/3013

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Başkanlığı
(... Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ... İnşaat Boya Tekstil İmalat İhracat İthalat Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi

İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura kullandığından bahisle katma değer vergisi beyanlarının yeniden düzenlenmesi üzerine tarh edilen 2011/1 ila 5, 7, 8, 9, 11 dönemleri tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle kesilen vergi ziyaı cezalı katma değer vergileri ile 213 sayılı Kanun'un 353/1. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; uyuşmazlık konusu dönemde davacının fatura aldığı Şahinbey Vergi Dairesi mükellefi ... Kimya Gıda Tek. İnş. Tur. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti. hakkındaki tespitler, bu mükellef tarafından davacı adına düzenlenen faturaların sahte ve muhteviyatı itibariyle yanıltıcı olduğunu kanıtlamaya yeterli olmadığından cezalı tarhiyatlarda ve kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacı adına yapılan cezalı tarhiyatlarda ve kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı, temyiz isteminin kabulü ve Mahkeme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef ve sorumlu; üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmanın düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellef hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
Uyuşmazlık konusu dönemde davacının fatura aldığı Şahinbey Vergi Dairesi mükellefi ... Kimya Gıda Tek.İnş. Turz. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti hakkında düzenlenen ... tarih ve ... sayılı Vergi Tekniği Raporu'nda; mükellef kurumun iş yeri adresinde 12/02/2009 tarihinde yapılan yoklamada, anılan iş yerinin iki katlı bahçe içerisinde müstakil villa tipi ev şeklinde olduğu, iş yerinin giriş kapısı üzerinde üç ayrı şirkete ait tabelanın bulunduğu, iş yerinin uzun zamandır açılmadığı, üç ayrı tarihte anılan iş yerine yoklama amacıyla gidildiğinde hiçbirinde iş yerinin açık olmadığı, yapılan çevre araştırmasında iş yeri sahiplerinin uzun zamandır gelmedikleri, ara sıra bekçinin gelip gittiği, 13/05/2012 ve 30/05/2012 tarihlerinde yapılan yoklamalarda mükellefin iş yeri adresinde faaliyeti olmadığı, iş yerinin boş ve kapalı olduğu, adres bırakılmadan iş yerinin terk edildiği, şirketin mükellefiyetinin 13/05/2012 tarihinde re'sen terk edildiği, mükellef kurum yetkilisi ...'in mernis kayıtlarında tespit edilen ikametgah adresine gönderilen defter ve belge isteme yazısının ilgilinin muhtarlığa haber vermeden taşınması ve aynı adreste başka birinin ikamet etmesi nedeniyle tebliğ edilemediği, şirket yetkilisi olan ...'in ortağı ve yöneticisi olduğu ... Boya Kimya San. Tic. Ltd. Şti. hakkında sahte belge düzenlemekten dolayı vergi tekniği raporu, ... Madeni Yağ. Ve Taş. San. Tic. AŞ hakkında ise vergi suçu raporu tanzim edildiği, Gaziantep Sanayi Odası tarafından mükellef kurum adına düzenlenen kapasite raporları incelendiğinde mükellefin iş yerinde muhtelif kimyevi maddeler (sentetik boya, sentetik ve selülozik tiner vb.) imalatı yapılmasının planlandığı, üretim ve imalat kapasitesi ile belirlenen üretim için ne kadar hammaddeye ihtiyaç duyulduğunun hesaplandığı, buna ilişkin makine ve demirbaşların listesinin rapora eklendiği, mükellef kurum adına düzenlenmiş 2009, 2010 ve 2011 yıllarına ait üretim tasdik raporuna rastlanılmadığı, 2009, 2010, 2011 yıllarında kurumlar vergisi ve katma değer vergisi borçlarının tamamının ödenmediği, 01/02/2008 tarihli kapasite raporunda mükellefe ait depo ya da şube bilgisine rastlanılmadığı, 2009,2010 ve 2011 yıllarında faaliyet konusu kap ve ambalaj üretimi olan kişi/firmadan mal alışında bulunulmadığı, mükellefin ham madde ve mamül stok kabiliyetinin maksimum 215 ton olmasına rağmen, 2010 yılı dönem sonunda stoklayabileceğinin üzerinde 2.562.035,24 TL tutarında ilk madde malzeme bulunduğu, 2009 yılında 60.243,72 TL, 2010 yılında 59.789,13 TL, 2011 yılında 78.815,00 TL net karının bulunduğu, 2009, 2010 ve 2011 yıllarında vermiş olduğu ÖTV beyannamelerinde matraha ilişkin bildirimde bulunmadığı, beyannamelerin boş olarak verildiği, söz konusu yıllar için vadesi geçmiş 217.165,46 TL borcu olduğu, şirketin mal alımı ve satımı yaptığı mükellefler hakkında vergi tekniği raporları ya da olumsuz tespitler bulunduğu, şirket hakkında 2010 ve 2011 yıllarında ...'tan alınan white spirite adlı hammaddenin gerçekliğine ilişkin olarak herhangi bir eleştiri yapılmadığı, mükellefin 2008 ve 2009 yıllarına ilişkin olarak 6111 sayılı Kanun kapsamında kurumlar vergisi ve katma değer vergisi yönünden matrah arttırımı bildiriminde bulunduğu, 2010 yılı sonunda 1,5 milyon kg stok bilgisinin, kapasite raporundaki 215 bin kg stok kapasitesiyle örtüşmediği, mükellef şirketin faaliyet konusuyla uyumsuz şekilde, tekstil ticareti yapan mükellefe 2009 yılında 1,7 milyon TL, hazır beton imalatı yapan mükellefe 2009 ve 2010 yıllarında 1,8 milyon TL, akaryakıt perakende ticareti yapan mükellefe 2010 yılında 359 bin TL satış yapmış gözüktüğü, mükellefin katma değer vergisi matrahları toplamının 2010 yılında 1.138.290,50 TL, 2011 yılında 6.115.770,76 TL olduğu, karşı mükellefler tarafından şirketten 2010 yılında 1.567.575,00 TL tutarında mal ve hizmet alındığının bildirildiği, mükellefin 2009, 2010 ve 2011 yıllarında gerçek anlamda tiner üretim faaliyetinin bulunmadığı, hammaddeyi doğrudan sattığı, sentetik tiner üretmiş gibi faturalar düzenlendiği sonucuna varıldığı tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıda yer verilen tespitlerin bir bütün halinde değerlendirilmesinden, şirketin davacıya fatura düzenlediği türden imalatları gerçekleştirebilmesi için gerekli olan fiziki kapasiteye, emtiaya ve ticari organizasyona sahip olmadığı, 2009 ila 2011 yıllarında kap ve ambalaj alışında bulunulmadığı, aynı yıllara ilişkin üretim tasdik raporunun düzenlenmediği, mal ve hizmet alımı, satımı yaptığı mükellefler hakkında tanzim edilmiş raporlar ya da olumsuz tespitler bulunduğu, özel tüketim vergisi beyannamelerinin boş verildiği, vergi borçlarının ödenmediği, şirket yetkilisine ulaşılamaması nedeniyle defter belge isteme yazısının tebliğ edilemediği, bu kişinin ortağı ve yöneticisi olduğu diğer şirketler hakkında da vergi tekniği ve vergi suçu raporu düzenlendiği hususları dikkate alındığında, şirketin uyuşmazlık konusu dönemde davacıya düzenlediği faturaların sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge niteliğinde olduğu sonucuna varıldığından, dava konusu cezalı tarhiyatlarda hukuka aykırılık; temyize konu kararda ise hukuki isabet görülmemiştir.
Öte yandan, Mahkemece yeniden verilecek kararda, vergi ziyaı cezasına tekerrür hükümlerinin uygulanması ve 213 sayılı Kanun'un 353/1. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezası yönünden yeniden değerlendirme yapılacağı tabiidir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 07/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi