Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/18190
Karar No: 2018/5041
Karar Tarihi: 17.10.2018

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/18190 Esas 2018/5041 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2016/18190 E.  ,  2018/5041 K.

    "İçtihat Metni"

    19. HUKUK DAİRESİ
    YARGITAY KARARI

    Davacı ... vek. Av. ... ile davalıları 1-... Turizm Petrol Otomotiv Gıda İnş. Nak. Taş. San. ve Tic. Ltd. Şti. 2-.... 3-... 4-... Turizm İth. İhr. San ve Tic. A.Ş. 5-... Turizm San ve Tic. Ltd. Şti. vek. Av. ... arasında görülen dava hakkında ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi"nden verilen 03.07.2015 gün ve 2013/575 E. - 2015/533 K. sayılı hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 20.05.2016 gün ve 2015/1538 E.-2016/6844 K. sayılı ilamına karşı davacı vekili tarafından süresi içinde karar düzeltme yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - KARAR -

    Davacı vekili, taraflar arasında akaryakıt bayilik sözleşmesi, protokol ve eki belgelerin imzalandığını, davalı bayi ... İnce Ltd. Şti"nin akde aykırı davranışları nedeniyle bayilik sözleşmesinin haklı olarak davacı tarafından feshedildiğini iddia ederek ödenen bayilik hizmet bedelinin ifa edilmeyen ve edilemeyecek sözleşme süresine karşılık gelen 2.759,430 USD"nin davalıya ödeme tarihlerinden itibaren faizi ile birlikte ve 200.000 USD cezai şart alacaklarının fesih bildiriminin tebliğ edildiği 02.06.2012 tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekili cevap dilekçesinde, davaya konu bayilik sözleşmesi ve protokolün sadece davalılardan ... İnci Ltd. Şti ile yapıldığını bu nedenle diğer davalılara husumet yöneltilemeyeceğini, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacağın zamanaşımına uğradığını, hizmet bedelinin bayilik faaliyeti için bayilik sözleşmesi süresiyle sınırlı olarak verildiğini, 5 yıllık süre için ön görülen bedelin sözleşmenin ifa edilemeyecek sözleşme süresine tekabül edecek bir kısmı olmadığını, hükümsüz kalan sözleşmeden dolayı cezai şart istenemeyeceğini, dava tarihinden önceki zaman için faiz istenemiyeceğini, davacı tarafça indirim konusu yapılmış KDV"nin yeniden talep edilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve bilirkişi raporlarına göre, davacının tek taraflı sözleşmeyi fesihte haklı olduğu, 3.540,000,00 USD bayilik hizmet bedelinin 18 yıl bayilik yapmak üzere davalı bayiye verildiği, bu nedenle sözleşmenin kurulduğu tarihten feshine kadar geçen süre dışında kalan bakiye 2.759,430 USD"nin davalı bayi tarafından davacıya iadesi gerektiği, 26.12.2011 tarihli protokolde sadece davalılardan ..."in garantör sıfatı ile imzası olup, bu davalı dışındaki diğer davalıların, davacı ile davalılardan bayi ... Ltd. Şti arasında yapılan sözleşme, protokol ve ek protokolden kaynaklanan borçlarla ilgili bir taahhütlerinin bulunmadığı gibi kefaletlerininde sözkonusu olmadığı, bu nedenle sorumlulukları bulunmadığı, davalı bayinin sözleşme ilişkisinin kurulduğu tarihten fesih tarihine kadar taahhüt ettiği beyaz ürün alımını gerçekleştirmediği halde fesihten önceki yıllar için davacının hiçbir itirazi kayıt koymadan ürün vermeye devam ettiği, bu nedenle 2012 yılı için cezai şart talep etmesinin iyiniyetli bir davranış olarak kabul edilemeyeceği ve cezai şart alacağına ilişkin davacı talebinin reddi gerektiği, ihtarname ile davalı bayinin temerrüde düşüldüğü gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine Dairemizce “Dava tarihi itibariyle intifa hakkının terkin edilmediği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Lehine intifa hakkı tesis edilen davacı şirketinde intifa hakkını terkin ettirme hakkı bulunmaktadır. Her ne kadar davacı tarafça bu konuda davalı şirket yetkililerine vekaletname verilmiş ise de intifa hakkının terkin edilmemesi durumunda davacının basiretli davranıp intifa hakkını terkin ettirdikten sonra dava açması gerekirdi. Bu durumda mahkemece intifa hakkı terkin edilmeden dava açılamayacağı gözetilerek zamansız açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, bu yön gözetilmeden yerinde olmayan gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.” gerekçesiyle verilen bozma kararına karşı davacı vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
    Davacı, peşin olarak ödenen hizmet bedelinin sözleşmenin feshi nedeniyle sözleşmenin uygulanmayan kısmına tekabül eden kısmının tahsili ile birlikte cezai şart işteminde bulunmuştur, Dairemizin 20.05.2016 gün ve 2015/1538Es-2016/6844 Kar.sayılı bozma ilamında davacının talebi intifa bedelinin sözleşmenin uygulanmayan kısmına tekabül edecek kısmının tahsili talebiymiş gibi yanlış değerlendirilerek “intifa hakkının henüz terkin edilmediğinden bahisle davanın reddi gerekir gerekçesiyle” bozma kararı verilmiştir. Ancak yukarıda da işaret edildiği gibi davacının talebi sözleşme hükümlerince talep koşulları belirlenmiş hizmet bedelinin sözleşmenin uygulanmayan kısmına tekabül eden bölümüne ilişkindir. Bu nedenle yerel mahkeme kararının onanması gerekirken ilamda yazılı nedenlerle bozulduğu anlaşılmakla davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 20.05.2016 gün ve2015/1538Es-2016/6844 . sayılı bozma ilamının kaldırılmasına usul ve yasaya uygun yerel mahkeme kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 20.05.2016 gün ve 2015/1538 E. - 2016/6844 K. sayılı bozma ilamının kaldırılmasına, yerel mahkeme kararının ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının davalıdan alınmasına, karar düzeltme harcının davacıya iadesine, 17/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi