7. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/33558 Karar No: 2016/21862 Karar Tarihi: 27.12.2016
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2016/33558 Esas 2016/21862 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı işverenin çalışanına ödemesi gereken kıdem tazminatı ile fazla mesai ücretleri ve diğer işçilik alacakları taleplerinin karşılanması için açılan davada, mahkeme davacının iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiği, kıdem tazminatına hak kazandığı ve fazla mesai yaptığı gerekçesiyle talebin kısmen kabul edilmesine karar verdi. Ancak Yargıtay'ın incelemesi sonucunda, davalının fazla mesai yapılıp yapılmadığı ve ücret alacağının bulunup bulunmadığı konusunda ihtilaf olduğu tespit edildi. Bilirkişi raporunda yapılan hesaplama ve değerlendirme hatalı bulunarak, davacının son dönemde Cumartesi günleri çalışmadığı kabul edilerek karar bozuldu. Kararda geçen kanun maddeleri ise özellikle işçi haklarına ilişkin kanunlar olan İş Kanunu (4857 sayılı Kanun) ve Kıdem Tazminatı Kanunu (1475 sayılı Kanun) olarak belirlendi.
(Kapatılan) 7. Hukuk Dairesi 2016/33558 E. , 2016/21862 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava Türü : Alacak
YARGITAY İLAMI
Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi süresi içinde davalı vekili tarafından istenilmekle, duruşma için tebliğ edilen 27.12.2016 Salı günü belirlenen saatte davalı .... Şen ile karşı taraftan davacı ... vekili Av.... geldi. Gelenlerin huzuru ile duruşmaya başlandı. Duruşmada hazır bulunan tarafların sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyadaki belgeler incelendi. Gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2-Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde çalıştığını, gerçek ücretinin SGK’na bildirilmemesi, fazla mesai vs alacaklarının ödenmemesi nedeni ile iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini, fazla mesai yaptığını, milli bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını, yıllık izinlerini tam olarak kullanmadığını iddia ederek kıdem tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, fazla mesai yapması ve tatil günlerinde çalışması halinde muhasebe elemanı olarak çalışmış olan davacının bunların kaydını bizzat kendisinin tutması gerektiğini ancak fazla mesai yapmadığı ve tatil günlerinde çalışması bulunmadığı için bunlara ilişkin kayıtların tutulmamış olduğunu ve davacının alacağının bulunmadığını beyanla davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacının iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiği, kıdem tazminatına hak kazandığı, fazla mesai yapıp milli bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı, 14 günlük yıllık izin ücreti bulunduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacının fazla mesai yapıp yapmadığı ve fazla mesai ücreti alacağı bulunup bulunmadığı ihtilaflıdır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacı tanıklarının davacı ile birlikte çalıştıkları süre ile sınırlı olmak üzere 23.05.2011-27.02.2015 tarihleri arasındaki dönemde davacının hafta içi 5 gün 08.30-18.30 saatleri arasında, Cumartesi günleri 08.30-13.30 saatleri arasında çalıştığı, yasal ara dinlenme sürelerinin mahsubu halinde haftalık 4,5 saat fazla mesai yaptığı kabul edilerek fazla mesai ücreti hesaplanmış olup Mahkemece takdiri indirim uygulanarak fazla mesai ücreti alacağı hüküm altına alınmış ise de; beyanı hesaplamalarda esas alınan davacı tanıkları ... 10.06.2004-21.09.2014; ... 25.02.2011-27.02.2015 tarihleri arasında davalı işyerinde çalışmışlardır. 2014 yılı Eylül ayından 27.02.2015 tarihine kadar davacı ile birlikte çalışan davacı tanığı ..., kendisinin 2014 yılı Eylül ayından sonra Cumartesi günleri çalışmadığını beyan etmiştir. Kendisi Cumartesi günü işe gelmeyen tanığın, davacının bu günlerde işe geldiği konusundaki beyanı görgüye değil tahmine dayanmaktadır. Hal böyle olunca, davacının 2014 yılı Eylül ayından sonraki dönem için Cumartesi günleri çalıştığını usulünce ispat ettiğinden söz edilemeyeceğinden, bu tarihten sonraki dönemde davacının Cumartesi günleri çalışmadığı kabul edilerek varsa fazla mesai süresi belirlenmeli ve ücreti hesaplanmalıdır. Bu yön üzerinde durulmadan eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile hazırlanan rapora göre yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur. O halde davalının bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır. SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, Yargıtay duruşmasında kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına takdir olunan 1.350,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 27.12.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.