19. Ceza Dairesi 2019/22005 E. , 2020/1366 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 1632 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Balıkesir’deki birliğinden Malatya’ya izne gönderilen ve 2015 yılı içinde daha önce yol izni kullandırılmadığı anlaşılan sanığın, MSB yol süre çizelgesine göre bu izninde kendisine tanınması gerekli olan gidiş-dönüş için toplam dört gün yol süresi sonunda 18/06/2015 günü saat 07.00’e kadar birliğine katılması gerektiği dikkate alındığında, izin tecavüzü suçuna ilişkin temadinin başlangıç tarihinin “18/06/2015” yerine kısa karar ve gerekçeli hükümde “15/06/2015” olarak kabul edilmesi mahallinde düzeltilmesi olanaklı maddi yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, Mahkemece, bozma ilamına uyulmasına dair herhangi bir usulü işlem yapılmamasına rağmen bozma kararı doğrultusunda yargılamaya devam edilerek karar verilmesi karşısında zımnen bozma kararına uyulduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
A) İzin tecavüzü suçuna ilişkin temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından, sanık ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
B) Firar suçuna ilişkin temyiz istemlerinin incelenmesinde;
1) Mahkemece, sanığın 08/11/2015 tarihinde yakalandığı, suç temadisinin de bu tarihte sona erdiği kabul edilmiş ise de; dosya dizi 137’de yer alan askerlik safahatı belgesi ile dizi 248’de yer alan sevk belgesine göre 02/09/2015 tarihinde Battalgazi Askerlik Şubesine teslim edildiği, aynı gün Askerlik Şubesince iki gün yol süresi verilerek ve 05/09/2015 tarihinde birliğine katılması gerektiği tebliğ olunarak birliğine sevk edildiği anlaşılan sanığın 08/11/2015 tarihinden evvel 02/09/2015 tarihinde veya öncesinde yakalanıp yakalanmadığı veyahut kendiliğinden Askerlik Şubesine teslim olup olmadığının araştırılarak, atılı suçun sona erdiği tarihin hiç bir şüpheye yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2) Battalgazi Askerlik Şubesi Başkanlığı tarafından 12/08/2015 tarihinde iki gün yol süresi verilerek ve 15/08/2015 tarihinde Birliğine katılması gerektiği bildirilerek birliğine sevk edilen sanığın 15/08/2015 tarihinde saat 24.00’e kadar Birliğine katılabileceği gözetildiğinde atılı suça ilişkin temadinin başlangıç tarihinin 16/08/2015 tarihi yerine kısa karar ve gerekçeli hükümde 15/08/2015 tarihi olarak kabul edilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık ile sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, sanığın CMUK"nin 326/son maddesi gereğince cezada kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine,12/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.