23. Hukuk Dairesi 2016/7230 E. , 2019/3725 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacılar vekili, müvekkili arsa sahipleri ile davalılardan yüklenici ... arasında 2417 ada, 2 parsel sayılı taşınmazda inşaat yapılması amacıyla arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, sözleşme gereğince müvekkillerinin taşınmazdaki hisselerini davalı yükleniciye devrettiklerini, yüklenici davalının müvekkillerine 2. kattan bir daire vermeyi taahhüt ettiğini, davalı yüklenicinin işe başlamadığını ve sözleşmedeki edimini yerine getirmediğini ileri sürerek arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin feshine, davalı adına kayıtlı olan 2417 ada, 2 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile müvekkilleri adına pay oranında tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılardan ... vekili, dava konusu taşınmazın bedel karşılığı davacılar tarafından müvekkiline satıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ... vekili, davanın reddini istemiştir.
Diğer davalılar, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davaya konu sözleşmede tüm davacıların imzalarının olmadığı, sözleşmenin ayrıca resmi şekilde yapılmadığı, davacıların taşınmazdaki hisselerini davalı ..."e resmi senetle satış suretiyle devrettikleri, davacı arsa sahiplerinin dayanağı sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığı ve geçersiz olduğu, davacı tarafça teklif edilen yeminin de davalı ... tarafından eda edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
Taraflar arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin TBK’nın 29 ve 237, TMK’nın 706, Tapu Kanunu’nun 26, Noterlik Kanunu’nun 60. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılması zorunlu ise de, davacı arsa sahiplerinin sözleşme konusu taşınmazdaki paylarının mülkiyetini davalı yükleniciye intikal ettirdiğinden 25.01.1984 tarihli İçtihatı Birleştirme gereğince arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geçersizliği iddiasında bulunulamaz. İmzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi sonrasında davacı arsa sahiplerinin paylarını davalı yükleniciye tapuda satım şeklindeki devirlerinin, davalı yükleniciye sözleşmeden kaynaklı avans olarak verildiğinin kabulü gerekmektedir. Bunun aksini davalı yüklenicinin ispat etmesi gerekmektedir. Bu nedenle, ispat yükünün davalı yükleniciye ait olmasına rağmen, davacı arsa sahiplerine yemin deliline başvurma hususunun hatırlatılarak, davalının yemini eda etmesi sonuca etkili değildir.
Öte yandan, Sivas 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2011/604 E., 2015/59 K. sayılı dosyasında davaya konu taşınmaz ile ilgili dava dışı bir kısım hissedarların davalı yükleniciyle yapmış oldukları sözleşmenin feshini talep ettikleri görülmüştür. Bu durumda mahkemece, bir taşınmaz hakkında hissedarların birden fazla ayrı ayrı arsa payı inşaat sözleşmesi düzenlemeleri ve sözleşmenin feshini talep etmeleri durumunda, tüm paydaşların davayı birlikte açmaları gerektiği göz önünde bulundurularak, anılan dosyayla bu dava arasındaki bağlantı nedeniyle dosyaların birleştirilmesi suretiyle talepler hakkında karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye ve yanılgılı gerekçeye dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının talep halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 19.09.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.