
Esas No: 2014/18464
Karar No: 2014/19579
Karar Tarihi: 25.12.2014
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/18464 Esas 2014/19579 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada... 23. İş Mahkemesi ve ... 3. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, işten ayrılma bildirgesinin süresinde verilmemesi nedeniyle kesilen idari para cezasının davalıdan tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İş Mahkemesince, 4904 sayılı Kanunun 20/son maddesi uyarınca idari para cezalarının genel esaslara göre tahsil edileceği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Asliye Hukuk Mahkemesi ise, işsizlik ödeneğinin sosyal güvenlik hukuku ile ilgili olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur.
4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu"nun 46. maddesinin 1. fıkrasında işsizlik sigortasının amacı; "işsizlik sigortasına ilişkin kuralları ve uygulama esaslarını düzenlemek ve bu Kanunda öngörülen hizmetlerin verilmesini sağlamak" olarak belirtilmiş; Kanunun kapsamını düzenleyen ikinci fıkrasında ise "Bu Kanun, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ile ikinci fıkrası kapsamında olanlardan bir hizmet akdine dayalı olarak çalışan sigortalıları 4857 sayılı Kanuna göre kısmi süreli iş sözleşmesi ile çalışanlardan 5510 sayılı Kanunun 52. maddesinin birinci fıkrası kapsamında işsizlik sigortası primi ödeyen isteğe bağlı sigortalılar ile aynı Kanunun ek 6. maddesi kapsamındaki sigortalıları ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun geçici 20. maddesinde açıklanan sandıklara tabi sigortalıları kapsar" şeklinde düzenlemeye yer vermiştir.
4447 sayılı Kanunun 46/4. maddesine göre işsizlik sigortası primlerinin toplanmasından Sosyal Sigortalar Kurumu, diğer her türlü hizmet ve işlemlerin yapılmasından İş ve İşçi Bulma Kurumu Genel Müdürlüğü görevli, yetkili ve sorumludur. Kanunun 49/5.maddesinde "işsizlik sigortası primleri ile ilgili olarak; 5510 sayılı Kanunun 80, 82, 86, 88, 89, 90, 91, 93 ve 100. madde hükümleri uygulanır" kuralı öngörülmüştür.
4447 sayılı Kanunun işsizlik ödeneğine hak kazanmanın koşullarını düzenleyen 51. maddesine göre işsizlik ödeneğine hak kazanmak için bu Kanun uyarınca sigortalı sayılmak, iş sözleşmesi maddede belirtilen hallerden birisiyle dayalı olarak sona ermiş olmak, Kuruma süresi içinde şahsen başvurarak yeni bir iş almaya hazır olduğunu kaydettirmek ve bu Kanunda yer alan prim ödeme koşullarını sağlamış olmak gerekir.
Görüldüğü gibi işsizlik ödeneğinin kanuni dayanağı 4447 sayılı Kanun olmasına karşın ödeneğe hak kazanma ve ödeneğin hesaplanması doğrudan 4857 sayılı İş Kanunu ile 5510 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanmasını gerektirir.
İşsizlik sigortasının sosyal güvenlik hukuku ile doğrudan ilgisi, 5510 sayılı Kanun"un 101. maddesinde yer alan "Bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, bu Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıklar iş mahkemelerinde görülür" hükmü ve 4857 sayılı Kanun"dan doğan uyuşmazlıklarda da iş mahkemelerinin görevli olduğu göz önüne alındığında işsizlik sigortasına ilişkin uyuşmazlıklara bu konuda uzman iş mahkemelerince bakılması gerektiği sonucuna varılmaktadır. Buna göre uyuşmazlığın ... 23. İş Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nın 21.ve 22. maddeleri gereğince ... 23. İş Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 25.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.