22. Hukuk Dairesi 2015/15735 E. , 2015/20754 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, icra takibine yapılan itirazın iptali, icra-inkar tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, iş sözleşmesinin haksız şekilde işverence feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile izin, ücret, fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil alacaklarının davalıdan tahsilini ve ödenmeyen ücret, fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil alacakları için ... 2010/6331 esas sayılı takip sayılı dosyası üzerinden davalı aleyhine takibe başladıklarını, itiraz üzerine takibin durduğunu iddia ederek haksız itirazın iptali ile davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalılardan ... ve ..., davacının kendi işçileri olmadığını, diğer davalı şirkette çalışması bulunduğunu ve tüm taleplerinin yersiz olduğunu savunarak, davanın reddini istemişlerdir.
Davalı ...davaya cevap vermemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalının iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297/2. maddesinde “ Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” hükmüne yer verilmiştir.
Mahkemece; davacının itirazın iptali davasında talep ettiği genel tatil alacağı hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmadığı anlaşılmaktadır. Davacının bir kısım talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmaması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Alacak davası yönünden faiz başlangıç tarihleri hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Somut olayda; davacının 27.05.2010 tarihli ihtarname ile ücret, fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil alacaklarının ödenmesini talep ettiği, ihtarnamenin işverene 31.05.2010 tarihinde tebliğ edildiği, ödeme yapılmak üzere işverene üç günlük süre tanındığı anlaşılmaktadır. Bu durumda davalılar 04.06.2010 tarihinde temerrüde düşürülmüş olmakla, dava dilekçesinde de temerrüt tarihinden faiz talebinde bulunulduğuna göre; anılan alacaklar yönünden temerrüt tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden ücret, fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil alacaklarına dava tarihinden faiz yürütülmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 16.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.