Esas No: 2020/2747
Karar No: 2021/1180
Karar Tarihi: 07.06.2021
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2020/2747 Esas 2021/1180 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/2747
Karar No : 2021/1180
TEMYİZ EDEN (DAVALILAR) : 1-… Bakanlığı
VEKİLİ: Hukuk Müşaviri Av. …
2- … Bakanlığı
VEKİLİ: Haz. Av. …
3- … Başkanlığı
VEKİLİ: Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Onikinci Dairesinin 26/11/2019 tarih ve E:2018/6343, K:2019/9091 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 11/04/2014 tarih ve 1351 sayılı Bakan onayı ile yürürlüğe giren Sosyal Güvenlik Kurumu Personeline Yapılacak Ek Ödemenin Usul ve Esasları'nın 6. maddesinin birinci fıkrasının "c" bendinde yer alan, ''Ek ödeme fiilen görev yapıldığı sürece ve bu süreyle orantılı olarak ödenir. Ancak, yılda otuz günü geçmeyen izin süreleri için fiilen görev yapma şartı aranmaz.'' ibaresi ve "Yürürlük" başlıklı 8. maddesinin iptali ile anılan düzenlemeler uyarınca, yapılan ek ödemelerin adına borç çıkarılmak suretiyle geri alınmasına ilişkin işlemin iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onikinci Dairesinin 26/11/2019 tarih ve E:2018/6343, K:2019/9091 sayılı kararıyla;
11/04/2014 tarih ve 1351 sayılı Bakan onayı ile yürürlüğe giren Sosyal Güvenlik Kurumu Personeline Yapılacak Ek Ödemenin Usul ve Esasları'nın 6. maddesinin birinci fıkrasının "c" bendinde yer alan, ''Ek ödeme fiilen görev yapıldığı sürece ve bu süreyle orantılı olarak ödenir. Ancak, yılda otuz günü geçmeyen izin süreleri için fiilen görev yapma şartı aranmaz.'' ibaresi yönünden;
Kamu görevlileri ile idare arasındaki ilişkinin, yasama organı tarafından, hizmetin gereklerine göre kanunla düzenlendiği; bu ilişkinin, karşılıklı anlaşmaya dayanarak saptanmadığı; memurun, belirli bir statüde, nesnel kurallara göre hizmet yürüttüğü, o statünün sağladığı aylık, ücret, atanma, yükselme, nakil gibi kimi öznel haklara sahip olduğu; bu haklardan yararlanırken sağlık durumunun gözetilmesinin de yukarıda yer verilen uluslararası metinler uyarınca Devletin yükümlüklükleri içerisinde yer aldığı;
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 23. maddesinde; Devlet memurlarının, bu Kanun'la gösterilen süre ve şartlarla izin hakkına sahip olduğu belirtmek suretiyle iznin bir hak olduğunun vurgulandığı; "Hastalık ve refakat izni" başlıklı 105. maddesinde, memura, aylık ve özlük hakları korunarak, verilecek raporda gösterilecek lüzum üzerine, kanser, verem ve akıl hastalığı gibi uzun süreli bir tedaviye ihtiyaç gösteren hastalığı hâlinde on sekiz aya kadar, diğer hastalık hâllerinde ise on iki aya kadar izin verileceği … izin süresinin sonunda, hastalığının devam ettiği resmî sağlık kurulu raporu ile tespit edilen memurun izninin, belirtilen süreler kadar uzatılacağı … görevi sırasında veya görevinden dolayı bir kazaya veya saldırıya uğrayan veya bir meslek hastalığına tutulan memurun, iyileşinceye kadar izinli sayılacağının … kurala bağlandığı;
Buna göre, 5502 sayılı Kanun'un 28. maddesinde ek ödeme yapılması için belirlenen kriterler arasında fiilen görev yapılan sürelerle orantılı olarak ödeme yapılacağına ilişkin bir kritere yer verilmemesi ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun hastalık izinlerini düzenleyen 105. maddesinde yer alan, izinler ve hastalıklar sırasında çalışanların özlük haklarına dokunulmayacağı yolundaki kural karşısında, izin kullanılmasını zorunlu kılan sağlık izni gözetilerek ek ödeme usul ve esaslarının belirlenmesi gerekirken herhangi bir ayrıma yer verilmeden yılda otuz günü aşan her türlü izin için fiilen görevde bulunulmayan durumlarda ek ödeme yapılmayacağı yolundaki düzenlemede üst hukuk normlarına ve hukuka uygunluk bulunmadığı;
Dava konusu Usul ve Esaslar'ın "Yürürlük" başlıklı 8. maddesi yönünden;
İdarelerin, kendi görev alanlarını ilgilendiren kanun ve tüzüklerin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla, her zaman yönetmelik, tebliğ, genelge çıkarabilme ve bu düzenlemelerle, değişen koşullar dikkate alınarak, daha önceki düzenlemeler ile doğmuş olan objektif hukuki durumları, ileriye yönelik olarak yürürlükten kaldırma yetkisine sahip bulunduğu, ancak bu konudaki yetkilerini kullanırken önceki düzenlemeler kapsamında kişilerin kazanılmış haklarını ve haklı beklentilerini korumak zorunda oldukları; bu durumun, hukuk güvenliğinin ve hukuki istikrarın sağlanması açısından vazgeçilmez nitelikte olduğu;
Dava konusu 8. madde ile anılan Usul ve Esaslar'ın geçerlilik tarihinin 02/08/2013 olarak belirtilmesi, ödenen ek ödeme tutarlarının çalışanlar adına borç çıkarılmasına imkan vermesi nedeniyle vatandaşların hukuk güvenliği ilkesi ile bağdaşmayacağından, söz konusu maddelerde hukuka uygunluk bulunmadığı;
Davacıya yapılan ek ödemelerin borç çıkarılmak suretiyle geri alınmasına ilişkin işlemi yönünden;
İstanbul Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünce düzenlenen ve personele duyurulan 26/12/2014 tarihli elektronik posta ile fatura reçete inceleme komisyonlarında ve sağlık kurullarında görev yapan, sağlık hizmetleri sınıfındaki personelin, Sosyal Güvenlik Kurumu İnsan Kaynakları Daire Başkanlığının 05/06/2014 tarih ve 2014/7-2014/8 sayılı elektronik postaları ile yayımlanan dava konusu Esaslar ile 16/10/2014 tarihli Yönetim Kurulu Kararı gereğince; 02/08/2013-01/07/2014 tarihleri arasında kullanmış oldukları (izin, hastalık izni (Tek hekim), refakat izni mazeret izni, mehil müddetleri) izinler ile 02/07/2014-30/11/2014 tarihleri arasında kullanmış oldukları (izin, hastalık izinleri, mazeret izinleri, refakat izinleri, mehil müddeti izinleri, doğum önü ve doğum sonu) izinler nedeniyle adlarına çıkartılmış borç listesinin ekte olduğu, yazının adı geçen personele imza karşılığında duyurulması ve taksitlendirme talebinde bulunacak personelden talep dilekçelerinin alınması gerektiği bildirilmek suretiyle, ekli listede yer alan davacı adına yapılan ek ödemelerin borç çıkartılmak suretiyle geri alındığı;
Yukarıda belirtilen gerekçelerle, dava konusu 11/04/2014 tarih ve 1351 sayılı Bakan onayı ile yürürlüğe giren Sosyal Güvenlik Kurumu Personeline Yapılacak Ek Ödemenin Usul ve Esasları'nın 6. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde yer alan "Ek ödeme fiilen görev yapıldığı sürece ve bu süreyle orantılı olarak ödenir. Ancak, yılda 30 günü geçmeyen izin süreleri için izin süreleri için fiilen görev yapma şartı aranmaz" şeklindeki düzenleme ile Esaslar'ın yürürlük tarihine ilişkin 8. maddesi hukuka uygun bulunmadığından anılan düzenlemeler uyarınca davacıya yapılan ek ödemelerin adına borç çıkarılmasına yönelik bireysel işlemde de hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle,
Dava konusu Usul ve Esaslar'ın 6. maddesinin birinci fıkrasının "c" bendinde yer alan, ''Ek ödeme fiilen görev yapıldığı sürece ve bu süreyle orantılı olarak ödenir. Ancak, yılda otuz günü geçmeyen izin süreleri için fiilen görev yapma şartı aranmaz.'' ibaresi ve "Yürürlük" başlıklı 8. maddesi ile davacıya yapılan ek ödemelerin adına borç çıkarılmak suretiyle geri alınmasına ilişkin işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI: Davalı idareler tarafından, 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kurumsal ödemelerin kaldırılarak tek bir ek ödemenin getirildiği, ancak Sosyal Güvenlik Kurumunda yapılan işin ve görevin önemi göz önüne alınarak tabip, diş tabibi, eczacı ile diğer sağlık personelinin 666 sayılı KHK kapsamı dışında tutularak daha yüksek oranda ek ödemelerden yararlandırılmasının sağlandığı, emsali personelden daha fazla ek ödeme alınabilmesi için de bazı kriterler getirildiği, 5502 sayılı Kanun uyarınca kullanılan izin ve istirahat raporlarının bu kriterlerden biri olduğu, ek ödeme alan personele otuz günü geçmeyen izin sürelerinde ek ödemesinde herhangi bir kesinti yapılmamasının düzenlendiği, ancak daha fazla izin kullanılırsa hiç ek ödeme yapılmaması değil, diğer kurumlarda görev yapan ve izin kullanan emsalleri gibi ek ödemeden yararlandırılmasının söz konusu olduğu, iptali istenen yürürlük maddesi yönünden ise 5502 sayılı Kanun'un 28. maddesinde 6495 sayılı Kanun ile yapılan değişikliğin 02/08/2013 tarihinden itibaren yürürlüğe girmesi nedeniyle dava konusu Usul ve Esaslar'ın yürürlük tarihi 02/08/2013 olarak belirlendiğinden dava konusu düzenlemelerin hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra dosya tekemmül ettiğinden davalı idarelerden Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin, gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçelerinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Öte yandan, 11/04/2014 tarih ve 1351 sayılı Bakan onayı ile yürürlüğe giren Sosyal Güvenlik Kurumu Personeline Yapılacak Ek Ödemenin Usul ve Esasların 6. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan, "Ek ödeme fiilen görev yapıldığı sürece ve bu süreyle orantılı olarak ödenir. Ancak, yılda 30 günü geçmeyen izin süreleri için fiilen görev yapma şartı aranmaz" ibaresi ile 8. maddesinin iptali istemiyle açılan davada, Danıştay Onbeşinci Dairesince dava konusu düzenlemelerin iptali yolunda verilen 17/05/2018 tarih ve E:2014/2974, K:2018/2497 sayılı karar, davalı idarelerin temyiz istemi üzerine Kurulumuzun 18/11/2018 tarih ve E:2018/4791, K:2019/5647 sayılı kararı ile onanmıştır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarelerin temyiz istemlerinin reddine,
2. Dava konusu işlemlerin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin Danıştay Onikinci Dairesinin temyize konu 26/11/2019 tarih ve E:2018/6343, K:2019/9091 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 07/06/2021 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY
X- Dava konusu, 11/04/2014 tarih ve 1351 sayılı Bakan onayı ile yürürlüğe giren Sosyal Güvenlik Kurumu Personeline Yapılacak Ek Ödemenin Usul ve Esasları'nın 6. maddesinin birinci fıkrasının "c" bendinde yer alan, ''Ek ödeme fiilen görev yapıldığı sürece ve bu süreyle orantılı olarak ödenir. Ancak, yılda 30 günü geçmeyen izin süreleri için fiilen görev yapma şartı aranmaz.'' ibaresi ve "Yürürlük" başlıklı 8. maddesinin iptali istemiyle açılan davada, Danıştay Onbeşinci Dairesince verilen 17/05/2018 tarih ve E:2014/2974, K:2018/2497 sayılı karar ile anılan düzenlemelerin iptaline karar verildiği ve söz konusu kararın temyiz edilmesi üzerine Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 18/11/2018 tarih ve E:2018/4791, K:2019/5647 sayılı kararıyla onanmasına karar verildiğinden, bakılan davada Dairesince bu düzenlemeler yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, işin esası incelenerek iptal yolunda verilen kararın bu kısmının belirtilen gerekçeyle bozulması gerektiği oyuyla, karara katılmıyoruz.
KARŞI OY
XX- Sosyal Güvenlik Kurumu Personeline Yapılacak Ek Ödemenin Usul ve Esasları'nın 6. maddesinin birinci fıkrasının "c" bendinde yer alan, ''Ek ödeme fiilen görev yapıldığı sürece ve bu süreyle orantılı olarak ödenir...'' ibaresi yönünden;
5502 sayılı Kanun'un 28. maddesinde; iş hacmi, görev mahalli, görevin önem ve güçlüğü, personelin kadro unvanı, derecesi, performansı ile kullanılan izin ve istirahat raporları gibi kriterler göz önünde bulundurularak ek ödeme tutarlarının ve diğer usul ve esasların Yönetim Kurulunun teklifi ve Maliye Bakanlığının uygun görüşü üzerine Bakan tarafından belirleneceği kurala bağlanmıştır.
Yukarıda yer verilen düzenleme uyarınca, davalı idareye ek ödeme için, kullanılan izin ve istirahat raporları gibi kriterler göz önünde bulundurularak bir düzenleme yapma konusunda takdir hakkı verilmiş olduğundan, dava konusu Usul ve Esasların 6. maddesinin "c" bendinin ilk cümlesinde yer alan; "Ek ödeme fiilen görev yapıldığı sürece ve bu süreyle orantılı olarak ödenir" ibaresi bakımından dayanağı Kanun'a aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle bozulması gerektiği oyuyla, karara katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.