4. Hukuk Dairesi 2017/2927 E. , 2018/329 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Asıl ve birleşen davada davacı ... vekili Avukat ... tarafından, asıl davada davalı ... aleyhine 04/02/2011 gününde, birleşen davada davalılar ... ve ... aleyhine 19/10/2016 gününde verilen dilekçeler ile taksirle yaralama nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davada davalı ... yönünden davanın reddine, davalı ... yönünden davanın kısmen kabulüne dair verilen 17/02/2017 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... tarafından, duruşmasız olarak incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle daha önceden belirlenen 23/01/2018 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine taraflardan kimsenin gelmediği görüldü. Süresinde olduğu anaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1) A-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı ..."nun asıl davaya yönelik aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
B- Davalı ..."nun asıl davaya yönelik diğer temyiz itirazına gelince;
Asıl ve birleşen dava, taksirle yaralama eylemi nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın davalı ... yönünden reddine, davalı ... yönünden kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Asıl davada davacı vekili, ..."nu davalı göstererek, müvekkilinin ... İlçesi"nde bahçe tanzimi, havuz bakımı ve motorla ağaç kesme işleri yaptığını, olay tarihinde ..."ün oturduğu siteye ağaç kesmek için gittiğini, iş makinesiyle yol açmaya çalışan davalı ..."nun kütüklere müdahalede bulunması sonucu, kütüklerden birinin müvekkilinin ayağına çarptığını, meydana gelen kaza nedeniyle davalı ... hakkında ceza davası açıldığını, davalının kusurlu bulunarak mahkumiyetine karar verildiğini, müvekkilinin kaza sonucunda vücut bütünlüğünün zarar gördüğünü belirterek, maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
Davalı vekili, müvekkilinin gerekli uyarıları yaparak işe başladığını, meydana gelen olayda kusuru bulunmadığını, iş sahibi olan ..."ün kusursuz sorumluluğu olduğunu, davanın ona ihbarının gerektiğini belirterek, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
Bozma ilamı öncesi yapılan yargılama sırasında, Adli Tıp Uzmanı ..."dan alınan 30/04/2012 tarihli raporda; meydana gelen kaza sonucunda davacının %5 oranında çalışma ve meslekte kazanma gücünden kaybettiği, iyileşme süresinin ise, 270 gün (9 ay) olduğu belirtilmiştir. Yine bozma ilamı öncesi alınan 09/04/2012 tarihli kusur raporunda; davalı ..."nun %100 oranında kusurunun bulunduğu mütalaa edilmiştir.
Mahkemece verilen 29/03/2013 tarihli ilk kararda, anılan raporlar hükme esas alınarak; davanın kısmen kabulü ile 11.137,77 TL geçici iş göremezlik zararı, 23.519,24 TL sürekli iş göremezlik zararı ve 2.000,00 TL manevi tazminatın davalı ..."ndan tahsiline hükmedilmiştir. Bu karar davalının temyizi üzerine, Dairemizce 12/06/2014 gün, 2014/8152 esas, 2014/9849 karar sayılı ilamla ceza yargılaması sırasında alınan rapor ile eldeki dosyada alınan raporun çelişmesi nedeniyle, çelişkiyi gidermek için üç kişilik bilirkişi heyetinden rapor alınması gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak alınan Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu"nun 16/12/2015 tarihli raporunda; davacının olay nedeniyle %15 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (geçici iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 6 ay olduğu mütalaa edilmiştir. Yine bozma sonrası alınan 18/04/2016 tarihli kusur raporunda, davacının %20, davalı ..."nun %40, ihbar olunan ..."ün %40 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Mahkemenin ilk kararı, davacı tarafından temyiz edilmemiş olup, davacının %5"lik maluliyet oranı yönünden davalı yararına usuli kazanılmış hak oluşmuştur. Davacının geçici iş göremezlik süresi ise, bozma ilamı sonrası alınan raporda 6 ay olarak tespit edilmiş ve zarar 7.688,61 TL olarak hesaplanmıştır. Öte yandan, bozma ilamına uyularak alınan kusur raporunda, davacının %20 oranında kusurlu olduğu belirlenmiştir. Gerek 6 aylık geçici iş göremezlik zararından, gerekse %5 maluliyete göre hesaplanmış olan 23.519,24 TL sürekli iş göremezlik zararından, davacının kusuru oranında indirim yapılarak karar verilmesi gerekirken, bozma ilamı öncesi verilen kararda hüküm altına alınan tazminat miktarlarının aynen kabulüne karar verilmesi doğru değildir. Kararın, açıklanan nedenlerle davalı ... yararına bozulması gerekmiştir.
2-Davalı ..."ün temyiz itirazlarına gelince;
Her ne kadar adı geçen tarafından sunulan temyiz dilekçesinin başlık kısmında; "ihbar olunan" sıfatıyla dilekçe sunulduğu belirtilmiş ise de, dilekçenin içeriğinde birleşen davaya yönelik temyiz itirazlarının bulunduğu ve ..."ün birleşen davanın davalısı olduğu anlaşıldığından, birleşen davaya yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
A-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı ..."ün birleşen davaya yönelik aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
B- Davalı ..."ün birleşen davaya yönelik diğer temyiz itirazlarına gelince;
a) Asıl davaya ilişkin bozma ilamından sonra, davacı tarafından, davalıların birlikte %80 oranında kusurlu oldukları, davacının olay nedeniyle %15 oranında meslekte kazanma gücünü kaybettiği belirtilerek, asıl davada hüküm altına alınacak tazminat tutarları ile tahsilde tekerrür oluşturmamak üzere maddi ve manevi tazminat isteminde bulunulmuş ve davalı ... ile davalı ... aleyhine ... . Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2016/532 esas sayılı dosyası üzerinden dava açılmıştır. Anılan dava dosyası, eldeki asıl dosya ile bozma ilamından sonra birleştirilmiştir.
Mahkemece, iş sahibinin davalı ... olduğu, gerekli önlemleri almaması nedeniyle olayın meydana gelmesinde %40 oranında kusuru bulunduğu benimsenmiş, %15
maluliyet oranına ve davacının %20 kusuru düşülerek hesaplanan 78.764,19 TL sürekli iş göremezlik zararının ve 2.000,00 TL manevi tazminatın davalı ..."ten tahsiline karar verilmiştir.
Asıl davada, bozma ilamı öncesi Adli Tıp Uzmanı ..."dan alınan 30/04/2012 tarihli raporda; davacının %5 oranında meslekte kazanma gücünden kaybettiği belirlenmiş, davacı 04/06/2012 tarihli rapora beyan dilekçesinde bilirkişinin %5 çalışma gücü kaybına yönelik tespitlerine bir diyecekleri olmadığını bildirmiştir. Bu oran esas alınarak verilen ilk karar da davacı tarafından temyiz edilmemiştir. Bu nedenle bu husus, aynı olay nedeniyle sorumluluğu bulunan davalı ... yararına kuvvetli delil niteliğindedir. Davalı ..., ancak %5 oranında meslekte kazanma gücü kaybından doğan zarardan sorumlu tutulabilir. %15 maluliyet oranına göre hesaplanan zarardan sorumlu tutulması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
b) Davacı, birleşen davada hüküm altına alınacak tazminatların, asıl davada davalı ... aleyhine hükmedilen tazminat tutarlarıyla tahsilde tekerrür oluşturmamak üzere tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece maddi tazminat tutarları yönünden bu husus hükümde açıkça belirtilmesine karşın, manevi tazminat yönünden kararda bir açıklama yapılmamıştır. Aynı olay nedeniyle uğranılan manevi zararın ödetilmesi istenildiğine göre; birleşen davada tahsiline karar verilen manevi tazminatın, asıl davada hükmedilen manevi tazminat ile mükerrer tahsilata neden olmayacak şekilde, davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmelidir. Kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (1/B) numaralı bentte gösterilen nedenlerle asıl dava yönünden davalı ... yararına, (2/B) numaralı bentte gösterilen nedenlerle birleşen dava yönünden davalı ... yararına BOZULMASINA, davalı ..."nun asıl davaya yönelik diğer temyiz itirazlarının (1/A) numaralı bentte, davalı ..."ün birleşen davaya yönelik diğer temyiz itirazlarının (2-A) numaralı bentte gösterilen nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 23/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.