Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/214 Esas 2018/1092 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/214
Karar No: 2018/1092
Karar Tarihi: 01.02.2018

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/214 Esas 2018/1092 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2016/214 E.  ,  2018/1092 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili avukat ... ile davacı vekili avukat ..."ın gelmeleriyle duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    K A R A R

    Davacı, yapmış olduğu inşaatın 9 nolu bağımsız bölümünü 170.000,00 TL bedelle davalıya sattığını, aralarındaki anlaşma uyarınca davalının 100.000,00 TL peşinat verip geri kalan ödemelerini de kat irtifakı tapusu devredilirken 30.000,00 TL, daire teslim edildiğinde ise 40.000,00 TL olarak ödeyeceğini, davalının 19.04.2012 tarihinde 100.000,00 TL ödemesi gerekirken 95.000,00 TL ödeme yaptığını, 35.000 TL"nin icra yolu ile tahsil edildiğini, 2013 yılı sonunda inşaat tamamlanarak dairesinin davalıya teslim edilmesine karşın bakiye 40.000,00 TL"nin ödenmediğini, bunun üzerine başlattığı takibin davalının haksız itirazı ile durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne, itirazın iptaline, takibin devamına, % 20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi;mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder. 6502 sayılı yasanın 73. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.
    Bir hukuki işlemin sadece 6502 Sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığı tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir.
    Somut uyuşmazlıkta, yüklenici olan davalının davacıya konut amaçlı taşınmaz sattığı ve taraflar arasındaki ilişkinin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığı anlaşılmakta olup, davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. O halde, mahkemece, davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken, genel mahkeme sıfatı ile bakılması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    2-Bozma nedenine göre, davalının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle, temyiz edilen kararın BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 1630,00 TL duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.