10. Hukuk Dairesi 2013/7166 E. , 2014/2979 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı ile davalı avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dava; davalıya ait özel bina inşaatında 2. kattan zemine düşmesi şeklinde oluşan 05.10.2001 tarihli kazada, sürekli iş göremezlik durumuna giren sigortalıya bağlanan gelirlerin tahsili istemine ilişkin olup, 5510 sayılı Yasanın 21. maddesiyle yeniden getirilen “sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı” tazmin hükmünün, 5510 sayılı Yasanın yürürlüğü öncesinde gerçekleşen iş kazalarından kaynaklanan rücuan tazminat davalarında uygulanmasına olanak veren bir düzenleme bulunmadığı gözetildiğinde, davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın 9, 10 ve 26. maddeleridir.
Davanın 506 sayılı Yasanın 10. ve 26. maddelerine dayanılarak açılması halinde; mahkemece her iki maddede öngörülen koşulların oluşup oluşmadığının araştırılıp saptanması gerekir. Her iki madde koşullarının oluştuğunun tespiti halinde Dairemizin yerleşmiş görüşüne göre, 10.maddenin uygulama önceliği bulunmaktadır.
506 sayılı Yasanın 10. madde hükmüne göre, sigortalı çalıştırılmaya başlandığının süresi içinde kuruma bildirilmemesi halinde, Kuruma bildirilmeyenler için iş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık hallerinde gerekli sigorta yardımlarının Kurumca sağlanacağı, ancak, sağlanan bu yardımların ve yapılan masrafların bağlanan gelirlerin aynı yasanın 26. maddesinde yazılı sorumluluk halleri aranmaksızın işverene ayrıca ödettirileceği öngörülmüştür. 10. madde koşullarının oluştuğunun anlaşılması halinde; işverenin, tarafların kusur oranı gözetilmeksizin belirlenen ilk peşin sermaye değeri ve yapılan ödemelerden, Borçlar Kanununun 43-44. Maddeleri (6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 51-52. maddeleri) uyarınca sigortalının kusurunun %50"sinden az olmamak üzere hakkaniyet indirimi yapılarak, kurum zararından sorumlu olması gerekir.
Somut olayda, Kurumca sigortalıya %41 iş göremezlik oranına göre gelir bağlanmasına, sigortalının 05.10.2001 tarihinde işe başlaması, işe giriş bildirgesinin 08.11.2001 tarihinde verilmesi, 10. madde koşullarının oluştuğunun anlaşılması ve buna göre davalının %90 kusur karşılığı kurum zararından sorumlu olmasına göre, Mahkemece gerekçede 10 madde koşullarının oluşup oluşmadığının tartışılmaması ve sigortalının %61 iş göremez olduğunun belirtilmesi isabetsiz ise de, bu isabetsizliğin davadaki talep ve hükmedilen miktar itibariyle sonuca etkisinin bulunmamasına göre bozma sebebi yapılmamıştır.
2-Bağlanan gelirlerin ilk peşin değeri ve sosyal yardım zammı toplamının 35.565,65 TL olmasına karşın, ilk peşin değerli gelir miktarına sosyal yardım zammı dahil edilmeyerek eksik gösterilmesi,
Davacı Kurum tarafından, iş bu davanın yargılama sürecinde toplam 1.099,50 TL yargılama gideri yapılmış olması karşın, eksik yargılama giderine hükmedilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 6217 sayılı Kanun’un 30’uncu maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen geçici 3’üncü madde atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438’inci maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Hüküm fıkrasının 1 numaralı bendinde yer alan “35217,51” rakamlarının silinerek yerine “35.565,65” rakamlarının yazılmasına, 4 numaralı bendin içeriğinin silinerek yerine “Davacı Kurum tarafından yapılan toplam 1.099,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine” ibaresinin yazılmasına, ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 18.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.