Esas No: 2020/90
Karar No: 2021/2097
Karar Tarihi: 07.06.2021
Danıştay 13. Daire 2020/90 Esas 2021/2097 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/90
Karar No : 2021/2097
DAVACI : … Tarım İnşaat Enerji Turizm Sanayi ve Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
DAVALILAR : 1. … Kurumu
VEKİLİ : Av. …
2. …Elektrik Dağıtım A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU :
12/05/2019 tarih ve 30772 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Elektrik Piyasasında Lisanssız Elektrik Üretim Yönetmeliği'nin 28. maddesinin 9. fıkrası ile ... Elektrik Dağıtım A.Ş. tarafından tesis edilen … tarih ve …sayılı işlemin iptali istenilmektedir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NIN DÜŞÜNCESİ : 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 5. maddesine uygun bulunmayan dava dilekçesinin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dava dilekçesi 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca incelendikten sonra gereği görüşüldü:
MADDİ OLAY VE HUKUKİ SÜREÇ :
Davacı şirket lisanssız elektrik üretimi yapmaktadır.
... kullanıcı numaralı güneş enerjisi santralinde gerçekleştirdiği 2019 yılı Haziran ayı elektrik üretimine yönelik olarak ...Elektrik Dağıtım A.Ş. tarafından "… nolu tüketim aboneliğinizde Haziran 19 dönemi tüketim olmaması sebebi ile yönetmelik gereği işlem tesis edildi" şeklinde eposta gönderilmiş, sonrasında davacı şirkete, ... Elektrik Dağıtım A.Ş. tarafından ilgili ayın üretimine ilişkin olarak 26/07/2019 son ödeme tarihli 41.186,75-TL tutarında dağıtım bedeli fatura edilmiştir.
Bunun üzerine davacı şirket tarafından … tarih ve … sayılı yazı ile ... Elektrik Dağıtım A.Ş.'ye itiraz edilmiş, davacının işbu itirazı ... Elektrik Dağıtım A.Ş. tarafından reddilmiştir. Sonrasında, davacı şirket tarafından bu kez 16/10/2019 tarihli yazı ile Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu'na, sisteme verilen elektrik enerjisi bedelinin ödenmesi gerektiği, sisteme verilen elektriğin bedeli ödenmediği gibi kendilerine dağıtım bedeli faturası gönderilmesinin hukuka aykırı olduğu gerekçesi ile itirazda bulunmuştur.
Davacının EPDK'ya yaptığı başvuru, ... Elektrik Dağıtım A.Ş. tarafından EPDK Strateji Geliştirme Dairesi Başkanlığı'nın … tarih ve … sayılı yazısı ilgi tutularak tesis edilen … tarih ve … sayılı işlemle, davacı şirket tarafından üretilerek sisteme verilen elektrik enerjisi bedeli açısından Elektrik Piyasasında Lisanssız Elektrik Üretim Yönetmeliği'nin 28. maddesinin 9. fıkrası uyarınca işlem tesis edildiği; dağıtım bedeli faturası için ise taraflar arasında 01/05/2019 tarihinde imzalanan Dağıtım Sistem Kullanım Anlaşması'nın "Mali Yükümlülükler" maddesi ve bedellere ilişkin ilgili Yönetmelik maddeleri gereği tesis edildiği belirtilerek reddedilmiştir.
Bunun üzerine, davacı tarafından aynı dilekçe ile, Elektrik Piyasasında Lisanssız Elektrik Üretim Yönetmeliği'nin 28. maddesinin 9. fıkrası ile Fırat Elektrik Dağıtım A.Ş. tarafından tesis edilen … tarih ve … sayılı işlemin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE :
USUL YÖNÜNDEN:
İLGİLİ MEVZUAT
2577 sayılı Kanun'un "Aynı dilekçe ile dava açılabilecek hâller" başlığını taşıyan 5. maddesinde, her idarî işlem aleyhine ayrı ayrı dava açılacağı, ancak, aralarında maddî veya hukukî yönden bağlılık ya da sebep - sonuç ilişkisi bulunan birden fazla işleme karşı bir dilekçe ile dava açılabileceği, birden fazla şahsın müşterek dilekçe ile dava açabilmesi için davacıların hak veya menfaatlerinde iştirak bulunması ve davaya yol açan maddî olay veya hukukî sebeplerin aynı olması gerektiği; 14. maddesinin 3. fıkrasında, dilekçelerin görev ve yetki, idari merci tecavüzü, ehliyet, idarî davaya konu olabilecek kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı, süre aşımı, husumet ve aynı Kanun'un 3. ve 5. maddelerine uygun olup olmadıkları yönlerinden sırasıyla inceleneceği; 6. fıkrasında, bu maddede belirtilen hususların ilk incelemeden sonra tespit edilmesi hâlinde de davanın her safhasında 15. madde hükmünün uygulanacağı; 15. maddesinin 1-d bendinde ise, dilekçelerin 3. ve 5. maddelere uygun olmadıklarının tespiti hâlinde, yeniden dava açılmak üzere dilekçenin reddedileceği kurala bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
2577 sayılı Kanun'un 2. maddesinin 1/c bendinde, tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idarî sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar idarî dava türleri arasında sayılmış; 2576 sayılı Kanun'un 1. maddesinde, bölge idare mahkemeleri, idare mahkemeleri ve vergi mahkemelerinin bu Kanun'la verilen görevleri yerine getirmek üzere kurulmuş "genel görevli" mahkemeler olduğu belirtildikten sonra, 5. maddesinde, idare mahkemelerinin, vergi mahkemelerinin görevine giren davalarla, ilk derecede Danıştay'da çözümlenecek olanlar dışındaki; iptal davalarını, tam yargı davalarını, tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan idarî sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davaları çözümleyeceği kurala bağlanmıştır.
Belirtilen hükümlerden anlaşılacağı üzere, idarî sözleşmelerden kaynaklanan iptal ve tam yargı davalarının görüm ve çözümünde idarî yargı yeri görevli bulunmaktadır.
Bu çerçevede, somut uyuşmazlıkta, iptali istenen işlemlerden Elektrik Piyasasında Lisanssız Elektrik Üretim Yönetmeliği'nin 28. maddesinin 9. fıkrası ile ... Elektrik Dağıtım A.Ş. tarafından tesis edilen … tarih ve …sayılı işleminin Yönetmelik maddesinin uygulanması niteliğindeki "davacının üreterek sisteme verdiği elektrik enerjisi bedelinin tüketim tesisinde elektrik tüketimi olmadığından bahisle ödenmemesi işlemine" yönelik başvurusunun reddine ilişkin kısmında göreve ilişkin bir tereddüt bulunmamakla birlikte, … tarih ve … sayılı işleminin "dağıtım bedeline ilişkin fatura gönderilmesi" kısmının, taraflar arasında 01/05/2019 tarihinde imzalanan Dağıtım Sistem Kullanım Anlaşması'ndan doğan bir uyuşmazlık olduğu için Dağıtım Sistem Kullanım Anlaşması'nın hukukî mahiyetinin tespiti bir ön mesele teşkil etmektedir.
Doktrinde ve yargı kararlarında, idarî sözleşmeler, taraflarından en az birisi bir kamu tüzel kişisi olan ve bir kamu hizmetinin yürütülmesine ilişkin ve/veya özel hukuku aşan birtakım hükümler içeren sözleşmeler olarak tanımlanmaktadır.
Bir sözleşmenin idarî sözleşme mi yoksa özel hukuk sözleşmesi mi olduğunun tespiti noktasında iki ana kıstastan yola çıkılabileceği kabul edilmektedir. Bunlardan birincisi, ilgili sözleşmenin Kanun ile niteliğinin belirlenmesine; ikincisi ise, böyle bir belirlemenin bulunmaması hâlinde yargısal içtihatlar ile ortaya çıkan maddî ve organik şartların araştırılmasına ilişkindir.
Birinci kıstas açısından yapılacak değerlendirmede;
6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 3. maddesinde, Sistem Kullanım Anlaşması, bir üretim şirketi, tedarik lisansı sahibi şirket veya tüketicinin iletim sistemini ya da dağıtım sistemini kullanımına ilişkin genel hükümleri ve ilgili kullanıcıya özgü şart ve hükümleri içeren anlaşma olarak tanımlanmıştır.
Kanun'da Sistem Kullanım Anlaşması'nın hukukî mahiyetine ilişkin açık bir nitelendirmeye gidilmediğinden, taraflar arasında imzalanan Sistem Kullanım Anlaşması'nın nitelendirilmesinde ikinci kıstas açısından bir değerlendirme yapılması gerekmektedir.
İkinci kıstas açısından gerçekleştirilecek değerlendirmede ise, sözleşmenin tarafları, sözleşmenin konusu ve sözleşmenin özel hukuku aşan hükümler içerip içermediği hususlarının irdelenmesi gerekmektedir.
Bu çerçevede, ikinci kıstas açısından yapılacak değerlendirmeye gelince;
Elektrik enerjisine ilişkin faaliyetleri, temel olarak “üretim”, “iletim”, “dağıtım” ve “ticaret” başlıkları altında toplamak mümkün olup, hizmetin kesintiye uğramasının alternatif maliyetleri çok yüksek olduğu için bütün bu faaliyetlerin bir koordinasyon içinde yürütülmesi şarttır. Bu amaçla, 2001 yılında yürürlüğe giren 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu (6446 sayılı Kanun'la başlığı Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun şeklinde değiştirilmiştir.) ile, 2001 yılında kamu tüzel kişiliğini haiz, idarî ve mâlî özerkliğe sahip ve bu Kanun ile kendisine verilen görevleri yerine getirmek, enerji piyasasını düzenlemek ve denetlemek üzere Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) kurulmuştur.
Elektrik piyasası faaliyetleri, 4628 sayılı Kanun ve diğer ilgili mevzuat ile ayrıntılı olarak düzenlenmiş, 4628 sayılı Kanun'un mülga 2. maddesi, elektrik piyasası faaliyetlerini: “piyasada faaliyet gösterecek tüzel kişilerin üretim, iletim, dağıtım, toptan satış, perakende satış, perakende satış hizmeti, ticaret, ithalat ve ihracat faaliyetleri” olarak sıralamıştır. Kanun'da elektrik enerjisi “iletim” faaliyetinin ancak tekel niteliğinde ve Türkiye Elektrik İletim Anonim Şirketi tarafından yürütülebileceği düzenlenmiş, diğer faaliyetlerde ise, kamu tüzel kişilerinin yanında, özel hukuk tüzel kişilerinin de hizmetlerin yürütülmesine katılabileceği öngörülmüştür. Elektrik piyasası faaliyetlerinin yürütülmesinde kamu-özel ayrımı yapılmaksızın, kural olarak, lisans alınması zorunluluğu getirilmiştir. Belirtilen yaklaşım, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ile de sürdürülmüştür.
İkinci kıstas açısından yapılacak ilk değerlendirme sözleşmenin taraflarına ilişkindir. Bir sözleşmenin idarî sözleşme olarak kabul edilebilmesi için taraflardan birinin kamu tüzel kişisi olması gerekmektedir. Kamu idareleri ve kamu kurumları, özellikle düzenleyici ve denetleyici kurumlar, birtakım idarî işlemlerle kamu gücünü kullanarak özel hukuk kişileri arasında imzalanacak sözleşmelere müdahale edebilmekte, tip sözleşme ya da sözleşme maddesi belirleyebilmektedir. Ancak, idarî bir otorite tarafından kamu gücü kullanılarak belirlenen tip anlaşma da olsa özel hukuk kişileri arasında imzalanan sözleşmenin taraflardan birinin kamu tüzel kişisi olması şartını taşımadığından idarî sözleşme olarak kabulü mümkün değildir.
İptali istenen ... Elektrik Dağıtım A.Ş. tarafından tesis edilen … tarih ve … sayılı işleminin "dağıtım bedeline ilişkin fatura gönderilmesi" kısmının, elektrik piyasasında dağıtım lisansı ile faaliyet gösteren ve özel hukuk tüzel kişisi olan ... Elektrik Dağıtım A.Ş. tarafından özel hukuk tüzel kişisi olan davacı şirket ile 01/05/2019 tarihinde imzalanan Dağıtım Sistem Kullanım Anlaşması uyarınca tesis edildiği, taraflar arasındaki Dağıtım Sistem Kullanım Anlaşması'nın özel hukuk tüzel kişisi olan davacı şirket ile özel hukuk tüzel kişisi olan dağıtım şirketi arasında imzalandığı görüldüğünden her iki tarafı özel hukuk tüzel kişisi olan sözleşmenin idarî sözleşme olarak kabulü mümkün değildir.
Öte yandan, ikinci kıstas açısından yapılan değerlendirme kapsamında sözleşmenin taraflarına ilişkin şartın, Sistem Kullanım Anlaşması taraflarının iki özel hukuk tüzel kişisi olması nedeniyle sağlanmadığı anlaşılmakla, diğer maddî şartlar olan sözleşmenin konusu ve sözleşmenin özel hukuku aşan hükümler içerip içermediği hususlarının irdelenmesine gerek görülmemiştir.
Bu itibarla, idarî bir sözleşme olmayan Dağıtım Sistem Kullanım Anlaşması'nın uygulanmasından doğan uyuşmazlığın ancak adlî yargı yerlerinde açılacak davaya konu edilebileceğinin açık olması karşısında, aynı dilekçeyle hem adlî yargının görev alanına giren bir istemde bulunulduğu, hem de idarî yargı yerlerinin görev alanına giren Elektrik Piyasasında Lisanssız Elektrik Üretim Yönetmeliği'nin 28. maddesinin 9. fıkrası ile ... Elektrik Dağıtım A.Ş. tarafından tesis edilen … tarih ve …sayılı işleminin Yönetmelik maddesinin uygulanması niteliğindeki davacının üreterek sisteme verdiği elektrik enerjisi bedelinin tüketim tesisinde elektrik tüketimi olmadığından bahisle ödenmemesi işlemine yönelik başvurunun reddine ilişkin kısmının iptali istemiyle dava açıldığı görüldüğünden dava dilekçesi bu hâliyle 2577 sayılı Kanun'un 5. maddesine uygun bulunmamaktadır.
Bu durumda, davacı şirketin, Elektrik Piyasasında Lisanssız Elektrik Üretim Yönetmeliği'nin 28. maddesinin 9. fıkrası ile ... Elektrik Dağıtım A.Ş. tarafından tesis edilen … tarih ve …sayılı işleminin Yönetmelik maddesinin uygulanması niteliğindeki davacının üreterek sisteme verdiği elektrik enerjisi bedelinin tüketim tesisinde elektrik tüketimi olmadığından bahisle ödenmemesi işlemine yönelik başvurunun reddine ilişkin kısmının iptali istemi için ayrı; ... Elektrik Dağıtım A.Ş. tarafından tesis edilen … tarih ve … sayılı işlemin "dağıtım bedeline ilişkin fatura gönderilmesi" kısmının iptali istemi için ayrı dilekçelerle dava açması gerekmektedir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 15/1-d maddesi uyarınca, bu kararın tebliğinden itibaren 30 gün içinde 5. maddeye uygun şekilde her bir işleme karşı ayrı ayrı dilekçelerle, dilekçe ret kararını veren yargı yeri sıfatıyla Danıştay'da yeniden dava açmakta serbest olmak üzere DİLEKÇENİN REDDİNE,
2. Aynı Kanun'un 15/5. maddesi hükmüne göre dilekçenin reddi üzerine yeniden verilecek dilekçede aynı yanlışlık yapıldığı takdirde davanın reddedileceğinin davacıya tebliğine,
3. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam …-TL yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, posta gideri avansından artan tutarın davacıya iadesine, 07/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.