Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/11002
Karar No: 2014/19472

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2013/11002 Esas 2014/19472 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2013/11002 E.  ,  2014/19472 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili davalı ... hakkında yaptıkları icra takibi sırasında borcuna yetecek haczi kabil malının bulunmadığını ancak alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile kendisine ait taşınmazı diğer davalılara sattığını öne sürerek yapılan tasarrufların iptalini talep etmiştir.
    Davalı ... cevap vermemiş, diğer davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece davanın davalılar ... ve ... yönünden reddine, diğer davalılar ..., ... ve ... yönünden kabulü ile bu üç davalıdan davaya konu taşınmazları sattıkları tarihte taşınmazın gerçek bedeli olan 40.134,40.TL.nin tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davacı vekili ile davalılar ... ve ..."ın diğer temyiz itirazları yerinde değildir. İİK"nin 280/2.maddesinde; "iptal davası, üçüncü şahsın elinden çıkarmış olduğu mallar yerine geçen değere taallük ediyorsa bu değer nispetinde üçüncü şahıs, nakden tazmine mahkum edilir." hükmüne yer verilmiştir. Madde metninden de açıkça anlaşıldığı gibi, taşınmaz 3.kişinin elinden çıkmış ise dava tazminata dönüşür ve 3.kişi taşınmazı elinden çıkardığı tarihteki gerçek değeri oranında ve alacak miktarı ile sınırlı olarak tazminatla sorumlu tutulur. Anılan maddede, borçlunun sorumlu olacağına dair bir hüküm bulunmamaktadır. Hakim, bu yasal düzenlemeyi re"sen uygulamakla yükümlüdür. Bu husus kamu düzeni ile ilgilidir. Bu ilke gerek doktrin gerekse Yargısal içtihatlarla benimsenmiştir (17.HD"nin 07.07.2011 gün ve 2011/5079 Esas 2011/7208 Karar sayılı ve 12.09.2013 gün ve 2013/10418E.-12081K. Sayılı Kararları). Bu itibarla borçlu davalı hakkında zaten devam eden bir icra takibi olması nedeniyle tasarrufa konu edilen taşınmazın elden çıkarılması nedeniyle yeniden tazminat ile sorumlu tutulması doğru olmayıp bozma nedeni ise de bu yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden kararın 6100 sayılı HMK.nun geçici 3. maddesinin 2. fıkrası delaletiyle 1086 sayılı HUMK.nun 438/7 maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 1. bendinin (b) fıkrasının ikinci satırında yazılı “bu üç davalıdan” ibaresinin hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine “davalılar ... ve ..."den” ibaresinin yazılarak hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalılar ... ve ..."a geri verilmesine 25.12.2014 gününde Üye ..."ın karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.

    -KARŞI OY-

    Dava, tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Mahkemece bir kısım davalının, iptale konu taşınmazları sattıkları ve satış bedeli kadar davacının alacağından sorumlu oldukları gerekçesiyle tahsil kararı verilmiş, bu kararı davacı haklarındaki dava reddedilen diğer davalılar aleyhine, dava aleyhlerine kabul edilen iki davalı ise esasa dönük olarak temyiz etmişlerdir. Davalı borçlu ... aleyhine verilen tahsil kararını temyiz etmemiştir.
    Daire çoğunluğu, davacı ve davalılar ... ile ..."un sair temyiz itirazını reddetmiş, davalı borçlu ... aleyhine olan tahsil kararını temyiz edenler lehine düzeltilerek onanıştır. Ancak, düzelterek onama kararı temyiz edenlerin lehine değil, aksine aleyhine bir karardır. Hakkındaki tahsil kararına karşı temyiz yoluna başvurmayan ..."la ilgili hüküm bu şekilde kesinleşmiş ve diğer taraflar yararına usul açısından kazanılmış hak oluşmuştur. Kesinleşen bir hüküm fıkrasının, kararı temyiz eden taraflar aleyhine sonuç doğuracak şekilde düzeltilmesi usulen mümkün değildir. İİK 277-284.maddelerde yapılan düzenlemeler ve özellikle İİK"nun 280/2.maddesindeki 3.şahsın nakden tazminattan sorumlu tutulacağına ilişkin hüküm, 3.şahıs ile ilgili bir düzenleme olup, bu düzenlemeden hükmedilecek tazminattan borçlunun sorumlu olmayacağı yönünde sonuç çıkarmak ve böyle bir sonucunda kamu düzeni ile ilgili olduğu, hakimin re"sen gözetmesi gerektiğini düşünmek, yorum yoluyla amir hüküm ve kamu düzeni ilkesi yaratmak olur.
    Kanunlarda amir hükümler ve kamu düzenine ilişkin düzenlemeler sınırlıdır ve açıkça gösterilmiştir. Yorum yoluyla amir hüküm oluşturulamaz.
    O halde kararın olduğu gibi onanması gerekir iken, temyiz edenler aleyhine sonuç doğuracak şekilde, kesinleşmiş hususlar ilgili hüküm fıkrasının düzeltilerek onanmasına katılmıyorum.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi