Esas No: 2016/13698
Karar No: 2021/3007
Karar Tarihi: 07.06.2021
Danıştay 4. Daire 2016/13698 Esas 2021/3007 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/13698
Karar No : 2021/3007
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Bilişim Ve Danışmanlık Hizmetleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi.
İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına sahte fatura kullandığından bahisle re'sen tarh edilen 2011/1,2,3,4,5,7,8,9,10,11 ve 12 ve 2012/1 dönemleri vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; uyuşmazlık konusu dönemde davacının fatura aldığı Yenibosna Vergi Dairesi mükellefi … Kırtasiye Bilg. Teks. Metal İnş. San. Tic. Ltd. Şti hakkında tanzim edilen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu'nun tetkikinden, bu firmanın bazı vergi ödevlerini yerine getirmediği, bir kısım vergi borçlarını ödemediği tespit edilmiş ise de, sahte olduğu somut olarak ortaya konulmayan faturalar nedeniyle tarh edilen vergilerde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : .Vergisel yükümlülüklerini yerine getirmeyen davacı hakkında yapılan işlemlerin yerinde ve yasal olduğu, aksi yönde verilen mahkeme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri hükmüne yer verilmiştir.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef, üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımakta, bu bağlamda, Kanunda ve Kanunla verilen yetkiye dayanılarak çıkarılan yasa altı düzenleyici işlemlerde öngörülen şekil şartları ile kayıt ve belge nizamına sıkı sıkıya bağlılık sözkonusu olmaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Uyuşmazlık konusu dönemde davacının fatura aldığı Yenibosna Vergi Dairesi mükellefi … Kırtasiye Bilgisayar Tekstil Metal İnşaat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti hakkında tanzim edilen ... gün ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu'nda, anılan mükellefin 04/08/2009 tarihinde kırtasiye malzemeleri toptan ticaretiyle uğraşmak üzere mükellefiyet tesis ettirdiği, 31/03/2012 tarihinde re’sen terkin edildiği, mükellefe ve temsilcisine ulaşılmadığından 29/03/2013 tarihli defter ve belge isteme yazısının tebliğ edilemediği, 06/08/2009 tarihinde yapılan yoklamada, kırtasiye malzemeleri toptan alım satımı faaliyetinde bulunduğu, iş yerinin 55 m2 olduğu, işçi çalıştırmadığı, iş yerinde muhtelif ofis mobilyaları ile 1 bilgisayar ve yazıcı bulunduğu hususlarının tespit edildiği, 01/04/2010 tarihli yoklamada iş yerinin boş ve kapalı olduğu, adres değişikliği nedeniyle yeni adresinde 27/04/2010 tarihinde yapılan yoklamada, kırtasiye ve nalburiye, hırdavat malzemeleri toptan alım satımı faaliyetinde bulunduğu, iş yerinin 25 m2 olduğu, 1 çalışanının bulunduğu, iş yerinde 2 bilgisayar, 1 yazıcı, 1 fotokopi makinesi olduğu, numune bazında emtiaların bulunduğu, sipariş üzerine araçla alım satım yapıldığı, adına kayıtlı araç olmadığı hususlarının tespit edildiği, 27/01/2011 tarihinde yapılan yoklamada, faaliyete devam ettiği, hisse devri yapıldığı, işyerinde 1 çalışan bulunduğu hususlarına yer verildiği, 14/11/2011 yapılan yoklamada, faaliyete devam ettiği, ortak değişikliği olduğunun işyerinde sigortalı çalışan kişi tarafından beyan edildiği, 08/03/2012 tarihinde yapılan yoklamada, şirketin yaklaşık 15 gün önce tasfiyeye girdiği, adreste başka mükellefin bulunduğu hususlarının tespit edildiği, şirketin 04/08/2009-11/01/2011 döneminde ortağı olan kişinin ortak olduğu diğer şirket hakkında rapor bulunduğu, daha sonra hisselerini devralan ortak ve müdürlerin ise başka bir ortaklıklarının bulunmadığı, 2009 yılı defterlerinin tasdikli olduğu, 2009 yılı katma değer vergisi matrah toplamının 563.478,11,00 TL olduğu, 2009 yılı Bs Bildiriminde 483.723,00 TL satış bildirdiği, diğer mükelleflerin ise 591.120,00 TL alış bildirdiği, Ba bildiriminde 546.340,00 TL alış bildirdiği, 2010 yılı katma değer vergisi matrahının 2.184.877,49,00 TL olduğu, 2010 yılı Bs bildiriminde 2.075.343,00 TL satış bildirdiği, diğer mükelleflerin 1.660.736,00 TL alış bildirdiği, Ba bildiriminde 2.635.078,00 TL alış bildirdiği, 2011 yılı katma değer vergisi matrahının 2.963.221,04 TL olduğu, 2011 Bs bildiriminde 2.898.665,00 TL satış bildirdiği, diğer mükelleflerin ise 2.661.502,00 TL alış bildirdiği, Ba bildiriminde 2.584.411,00 TL alış bildirdiği, 2010 ve 2011 muhtasar beyannamelerinde 1 veya 2 çalışan işçisinin bulunduğu ancak 2011 yılının son döneminde 4 işçi çalıştığı, 2009 yılı kurumlar vergisi yönünden 6111 sayılı Kanun kapsamında matrah artırdığı, mükellefin 50.485,31 TL vergi borcu olduğu, 2009 döneminde mal aldığı iki mükelleften biri hakkında rapor biri hakkında olumsuz tespit bulunduğu, 2010 yılında alış yaptığını belirttiği faturaların %94’ünün hakkında rapor veya olumsuz tespitler bulunan mükelleflerden olduğu, 2011 yılı için ise bu oranının %91 olduğu, 2009 kurumlar vergisi beyanında karının 380,28 TL, gelir tablosunda brüt satışlarının 563.478,15 TL, 2010 yılı kurumlar vergisi beyanında karının 34.268,45 TL, gelir tablosunda brüt satışlarının 1.424.838,48 TL, 2011 kurumlar vergisi beyanında karının 20.624,40 TL, gelir tablosunda brüt satışlarının 2.963.221,04 TL olarak bildirildiği, 2012 yılında 395.340,00 TL matrah beyanında bulunmasına rağmen 5.770.597,00 TL tutarında fatura düzenlediği, mükellefin böylesi yüksek cirolara rağmen cüzi miktarda vergi borcu çıktığı bunu da ödemediği, çalışanı olmadan böylesi iş hacmine ulaşmanın mümkün olmadığı yüksek tutarlı alacak ve borçlarının senet ve belgeye bağlı olamadığı, belirtilerek raporun sonuç kısmında anılan mükellefin 04/08/2009 tarihinden itibaren düzenlediği faturaların sahte olduğu sonucuna varıldığı tespitlerine yer verildiği anlaşılmıştır.
Yukarıda yer alan tespitlerin değerlendirilmesinden; mükellefe ve temsilcilerine ulaşılamaması, yeterli kapasıteye sahip olmamasına rağmen yüksek tutarlı matrahları bulunması, buna rağmen kârının çok düşük olması, mal alımı ve satımı yaptığı diğer mükelleflerin çoğu hakkında vergi tekniği raporları bulunması, bildirimleri ile diğer mükelleflerin bildirimleri arasında tutarsızlıklar olması, ortağının ilgili olduğu diğer mükellefler hakkında olumsuzluklar bulunması, vergi borçlarının büyük oranda ödenmemiş olması dikkate alındığında anılan mükellef tarafından düzenlenen faturaların sahte olduğu sonucuna varılmıştır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 07/06/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.