11. Hukuk Dairesi 2017/3232 E. , 2019/2536 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 23/03/2017 tarih ve 2015/265-2017/94 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olduğu anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 12.03.2019 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin Vietnam"dan ithal ettiği dondurulmuş balık emtiasının Mersin"e davalı gemi acentesi aracılığı ile taşındığını, taşıma sonucunda ürünün tamamının bozulduğunu ileri sürerek, mal bedeli 28.800 USD ile diğer zarar kalemlerine ilişkin 8.061,20 TL"nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkiline doğrudan dava açılamayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacı tarafından davalının acentesi olduğu gemiye yüklenen malların soğutmalı konteyner ile taşındığı, konteynerin Mersin Limanında arızalandığı, soğutma sisteminin arıza yapması nedeniyle malların bozulduğu, konteyner soğutma sistemindeki arıza nedeniyle davalı tarafından gerekli özenin gösterilerek konteyner içerisindeki malın hemen başka bir konteynere nakledilmesi gerektiği halde bu hususun geç yerine getirildiği, malın korunmasındaki sorumluluğun davalı acentede olduğundan malda meydana gelen hasarın davalının kusurundan kaynaklandığı, hasar meydana gelen malın tamamının bozulmuş olmasından dolayı davacının mal bedelinden dolayı 28.800 USD zararı bulunduğu, Mersin Limanında yapılan toplam giderlerin de 8.061,20 TL olduğu, gemi limana yanaştıktan sonra emtianın gemiden taşındığı ve mal limanda beklerken davalı acentenin yükümlülüklerini yerine getirmediği için malın hasarlandığı, konteynerin gemiden indirilip alıcıya teslimine kadar geçen süreç içindeki tüm hizmetlerin davalı acenteye ait olduğu, malların davacı şirkete teslimine kadar geçen süreç içinde konşimentoda belirtildiği gibi konteynerde olması gereken ısının muhafaza edilmesi, kontrolü ve korunmasının davalı acentenin görevi olduğu, davalının bu görevini ifa etmediği, geminin 05.08.2011 tarihinde Mersin Limanına yanaştığı, sağlam olarak getirilen malların -18 derecede muhafaza edilmediği, 18.08.2011 tarihinde malların içinde bulunduğu konteynerin arızalandığı ve soğutma görevini yapmadığı, malların donmuş deniz ürünleri olduğu, konteynerin içindeki ısının yükselmeye başladığı, davalı acentenin gözetim ve kontrol görevini ihmal ettiği, konteynerde arıza olduktan 4 gün sonra 22.08.2011 tarihinde olaydan davacının haberi olduğu, Mersin Limanına sağlam olarak indirilmiş olan malların sonradan tamamen zayi olması ve hasara uğramasının davalının kişisel kusurundan kaynaklandığı zira, davalının taşıyan geminin vekili olduğu, donatanın mallara gösterdiği dikkat, ihtimam ve özeni göstermediği, şahsi kusuru olduğu, kaldı ki davacının kendisine düşen ödeme yükümlülüğünü yerine getirmediği, davalının ısıyı günde üç defa kontrol etmesi gerekirken dört gün boyunca hiç kontrol etmediği ve bu nedenle konteynerdeki arızanın fark edilmediği ve malların bozulduğu, davalı şirketin kişisel kusur ve ihmali ile mallar bozulduğu için imha edildiği, malın taşıma süreci içerisinde hasara uğramadığı, kusursuz olduğunu ispat külfetinin davalıya ait olduğu, 22.08.2011 tarihinde, gümrük ambar memuru MİP görevlisi acente personeli imzaları ile Maersk Gemi Acenteliğine bağlı ve arızalı olan konteynerin orjinal mührü kırılmış ve içindeki ürünler yine Maersk Gemi Acenteliğine bağlı konteynere aktarıldığı ve acente mührü tatbik edildiği, davalının haber verme borcunu yerine getirmediği gibi, TTK"nun 110/2 fıkrasını da ihlal ettiği yani basiretli bir tacir gibi davranmadığı, TTK"nun 111. m. hükümlerini de yerine getirmediği, bozulan mallar ile ilgili önleyici tedbirler de almadığı için ihmali nedeniyle davacının mallarında doğan zarar ve hasarlarını tazmin etmek zorunda olduğu, davalı taşıyan geminin acentesi yani vekili olduğu halde ihtimam dikkat ve özen sorumluluklarını yerine getirmediği, davalının navlun mukavelesince yazılı olarak malları teslim almaya selahiyetli olan alıcıya malların ziya veya hasarını umumi olarak yazılı bir şekilde ve kanuni süresi içerisinde de bildirmediği gerekçesiyle, davanın kabulü ile, 28.800,00 USD tazminatın hasar tarihi olan 22.08.2011 tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasa"nın 4/a m. uyarınca, 8.061,20 TL tazminatın da değişen oranlarda avans faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, davalı acentenin şahsi kusuru nedeniyle oluşan maddi zararın tazmini istemine ilişkin olup, yukarıda özetlenen gerekçe ile benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, mahkemece uyulmasına karar verilen Dairemiz bozma ilamında da belirtildiği üzere, acentenin şahsi kusuruna dayanılması halinde aleyhine doğrudan dava açılması mümkündür. Somut uyuşmazlıkta ise, mahkemece, davalının kusuru olarak kabul edilerek sorumlu tutulduğu hususların şahsi kusuruna değil, taşıyıcının kusur ve sorumluluğuna dayalı hususlar olduğu oysa, işbu davanın acentenin şahsi kusuruna dayalı olarak açılmış bir dava olup, davacı tarafça da şahsi kusurun varlığının ispatlanamadığı nazara alınarak davanın reddi gerekirken yanılgılı değerlendirmeye dayalı, yazılı gerekçe ile kabulü doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 02/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.