10. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/19612 Karar No: 2014/2931 Karar Tarihi: 17.02.2014
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2013/19612 Esas 2014/2931 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2013/19612 E. , 2014/2931 K.
"İçtihat Metni"
... Başkanlığı adına Av. ... ile ... arasındaki dava hakkında ... 4 İş Mahkemesiden verilen 30.07.2013 günlü 2012/1018 E, 2013/246 K. sayılı hükmün, davacı ... Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre tebligat, usulüne uygun olarak bir tebligat yapıldıktan sonra adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde mümkündür. Bazı maddeleri dışında 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 3. maddesi ile değişik 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10/2. maddesine göre “bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.”; Yine, 6099 sayılı Kanunun 5. maddesi ile 7201 sayılı Kanunun 21. maddesine eklenen ikinci fıkrasına göre, “gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.” Tüm bu düzenlemeler gözetildiğinde, artık, adres kayıt sisteminde yazılı adresi bulunanlara, 7201 sayılı Kanunun 35. maddesine göre tebligat yapılamayacak olup; bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, adres kayıt sisteminde yazılı adresine, 21. maddenin ikinci fıkrasına göre tebliğ yapılması gerekecektir. Somut olayda; davalı ...a gıyabi hükmün daha önce usulüne uygun tebligat yapılmayan adrese Tebligat Kanunu 35. maddesine göre teblig edildiği, dolayısıyla tebliğatın usule uygun yapılmadığı anlaşılmıştır. Ayrıca davacı Kurum vekili olarak davayı takip ve hükmü temyiz eden Av...."a, davacı Kurum tarafından verilmiş vekaletname veya yetki belgesi aslı/onaylı örneği dosya içerisinde bulunmamaktadır. Mahkemece, gecikmeye ve yeni bir geri çevirmeye mahal verilmeksizin, gıyabi hükmün davalının adres kayıt sisteminde yazılı adresine, 21. maddenin ikinci fıkrasına göre tebliğ yapılarak ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 77. maddesi gereğince, anılan avukata davacının vekili olduğunu gösterir vekaletname ibrazı, aksi takdirde davacıya yapılan işlemleri kabul ettiğini dilekçe ile bildirmesi için kesin süre içerir muhtıra ile tebliğ edilip, ibrazı halinde dosyanın aynen, aksi halinde gıyabi hükmün temyiz süresi geçtikten ve 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi yollamasıyla gerektiğinde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 432. maddesindeki prosedür işletildikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 17.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.