9. Hukuk Dairesi 2010/45495 E. , 2013/6199 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti ile hafta tatili ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı ile davalı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait işyerinde 10.06.2003-20.05.2009 tarihleri arasında çalıştığını, resepsiyon görevlisi (ön büro şefi) olduğunu, her gün yaklaşık 4 saat fazla çalıştığını, davalıya ait enternasyonal hotel kısmında çalışıyor olması nedeniyle guruplar halinde gelen müşterilerin hesabı tamam olmadan işi bırakma imkanı bulunmadığını, işin gereği fazla çalışmasının günlük 5-6 saati bulduğunun olduğunu, fazla mesaiye ilişkin ücretlerinin ödenmesini birçok kez davalı işyerinden talep ettiğini, ancak hep olumsuz cevap verildiğini, en son ihtarname göndererek ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle haklı nedene dayanarak tek taraflı olarak iş akdini feshettiğini iddia ederek, kıdem tazminatı, fazla mesai ve hafta tatili çalışma ücreti alacaklarının faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının iş akdinin 4857 Sayılı Yasanın 25/II-g maddesi uyarınca haklı nedenle feshedildiğini, 16-17-18-19 Mayıs 2009 tarihlerinde izinsiz ve mazeretsiz olarak işe gelmediğini, bu nedenle 20 Mayıs 2009 tarihi itibariyle iş akdinin feshedildiğini, iş akdi haklı feshedilen işçinin kıdem tazminatı talep hakkı olmadığını, davacının anılan günlerde işe gelmediğine dair tutanakların da ekte sunulduğunu, davacının bu günlerde işe geldiğine dair bir iddiasının da olmadığını, davacının fazla mesai alacağı olduğu iddiasının doğru olmadığını, iş akdinin otel tarafından haklı olarak feshedildiğini, davacının fazla çalışma alacağı bulunmadığını, zira mahkeme önünde kendi imzalı beyanında da açıkça ön büro bölümünde fazla mesai yapılmadığını ikrar ettiğini, bu birimde günlük 8’er saatten 3 vardiya halinde çalışma yapıldığını, nitekim davacının Kayseri 2. İş Mahkemesinin 2007/997 Esas sayılı dosyasında verdiği imzalı beyanında bu gerçek durumu açıkça ikrar ettiğini, davacının tanık olarak dinlendiği duruşmada üç vardiya halinde günde 8 saat çalıştıklarını beyan ettiğini, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davacının hafta tatili alacağı da olmadığını, otelde 6 gün çalışma sonunda 1 günlük hafta tatili verildiğini savunmuştur.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davacının işverenden fazla mesai ücreti talep ettiği, bunun üzerine işverence davacı hakkında tutanak tutulmaya başlandığı, davacının da iş akdini feshettiğinin görüldüğü, davacının kıdem süresi gözetildiğinde çalışma koşullarının düzeltilmesi istemine karşılık işveren tarafın hakkında tutanak tutmaya başladığı, bu itibarla davacının fesihte haklı olduğu sonucuna varılarak kıdem tazminatının hüküm altına alındığı, ancak mahkemelerinde yargılaması yapılan bir başka dosyada fazla mesai yapmadıklarını izah eden davacının genel tatil ve bayramlarda yapmış olduğu fazla mesai ücretlerini de almış olduğu ücret bordrolarıyla sabit olduğundan bu yöndeki taleplerinin reddedildiği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
D) Temyiz:
Karar taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
E) Gerekçe:
1-Davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz talebinin reddine,
2-Davalı temyizi yönünden;
Davacı, işyerine gönderdiği 18.05.2009 tarihli ihtarname ile işyerinde yasal çalışma süresini aşan fazla çalışma ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle iş sözleşmesini İş Kanunu’nun 24. maddesine dayalı olarak feshedeceğini işverene bildirmiş ve haklı feshe bağlı kıdem tazminatı ile yapılan fazla çalışma karşılığı ücretin tahsili amacıyla dava açmıştır.
Yerel mahkemece, işyerinde üçlü vardiya ile çalışıldığı ve fazla çalışma yapmadığı gerekçesiyle davacının buna ilişkin alacak talebi reddedilmiş olup, emsal nitelikteki 2010/6463 Esas, 2012/15188 Karar sayılı ilamımızda da işyerinde fazla çalışma yapılmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Davacı işçi, iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini ileri sürmüş isede, haklı nedenin bulunmadığı yerel mahkemenin de kabulünde olup, bu durumda işçinin iş sözleşmesini haklı feshetmediği gerçeği karşısında kıdem tazminatı talebinin reddi gerekir.
Yerel mahkemenin, işverenin davacı hakkında tutanak düzenlenmesi yolundaki gerekçesi feshin ilk olarak işçi tarafından gerçekleştirilmesi karşısında hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 20.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.