1. Hukuk Dairesi 2018/1318 E. , 2020/3537 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, mirasbırakan ..."in, ... ada ... parselde yer alan 10 nolu bağımsız bölümü davalı oğlu ..."e satış göstermek suretiyle bedelsiz olarak devrettiğini, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, miras payları oranında iptal ve tescile karar verilmesini istemişler, aşamada davacılardan ... ile ... davadan feragat etmişlerdir.
Davalı, murisin kendisinden aldığı borçlar ve muris adına yaptığı ödemelere karşılık taşınmazın devredildiği, taşınmazın bedelini mirasbırakana ödediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece; “...davalı taraf savunmasında satışın gerçek olduğunu ve bedelin ödendiğini ileri sürerek senet ve belgeler ibraz etmiş, mahkemece bu belgelerin aslı istenilmemiş ve sıhhati üzerinde durulmamıştır. Ayrıca dava konusu taşınmazın bedelinin mirasbırakana ödediğine ilişkin ibraz edilen belgede imzası bulunan bir kısım tanıklar dinlenmişse de bedelin ödendiğine tanıklık ettiği ifade edilen ... ve ... dinlenilmediği gibi tanık beyanları ve davalı tarafın sunduğu belgeler değerlendirilmeksizin sonuca ulaşılmıştır. Hal böyle olunca muvazaa iddiasının yukarıdaki ilkeler uyarınca araştırılması, mirasbırakanın gerçek irade ve amacının duraksamaya yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturulması özellikle de ibraz edilen belge ve senetlerin asıllarının getirtilerek sıhhati üzerinde durulması ve anılan delillerin içeriğinin değerlendirilerek ve savunmada irdelenerek hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken noksan soruşturma ile yetinilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir...” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kabulüne ilişkin verilen karar bu kez Dairece; “...Somut olayda, dinlenen davacı tanıkları, taşınmazın davalıya mal kaçırma amaçlı temlik edildiği, murisle diğer mirasçılar arasında bir sorun olduğu yönünde beyanda bulunmamışlar, davalı tanıklarıysa bedelin murise ödendiğini bildirmişlerdir. Bu durumda, temlikin mal kaçırma amaçlı olmadığı, başka bir anlatımla muvazaalı olmayıp gerçek satış olduğu sonucuna ulaşılmaktadır. Hâl böyle olunca davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir...” gerekçesi ile bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucu davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı ... v.d. vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 07.07.2020 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar vekili Avukat gelmedi, temyiz edilen davalı vekili Avukat ... geldi, davetiye tebliğine rağmen davacı ... gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davacıların yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddi ile usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, 02.01.2020 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen davalı vekili için 2.540.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı 18.50 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 07/07/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.