Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/3842
Karar No: 2009/4349
Karar Tarihi: 11.05.2009

Paydaşlığın Giderilmesi - Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/3842 Esas 2009/4349 Karar Sayılı İlamı

 

 

6. Hukuk Dairesi 2009/3842 E., 2009/4349 K.

6. Hukuk Dairesi 2009/3842 E., 2009/4349 K.

  • PAYDAŞLIĞIN GİDERİLMESİ

 

  • 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 567 ]

"İçtihat Metni"

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı paydaşlığın giderilmesi davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

Dava, bir adet taşınmazda paydaşlığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı vekili, dava konusu Emirdağ ilçesi, 4 No’lu parselde müvekkili ve davalının elbirliği mülkiyeti ile paydaş olduklarını, taşınmaz üzerinde müvekkili tarafından yapılmış iki adet ev olduğunu, taşınmazın aynen taksimi mümkün olmaz ise satış suretiyle paydaşlığın giderilmesine, satış bedelinden muhtesatlara isabet eden bedelin müvekkiline ödenmesini istemiştir. Davalı vekili, taşınmaz üzerinde 2 katlı ve 3 katlı iki adet ev bulunduğunu, 3 katlı evin davacı tarafından yaptırıldığını, 2 katlı evin ise miras bırakana ait olduğunu savunmuştur.

Paydaşlığın satış suretiyle giderilmesine ilişkin davalarda taşınmaz üzerinde bulunan bina, ağaç gibi bütünleyici parçanın kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık olup da bunlar üzerinde bazı paydaşların hak iddia etmeleri ve öncelikle bu uyuşmazlığın giderilmesini istemeleri halinde eğer bunların değeri sulh mahkemesinin görevine giriyorsa olay bir hadise olarak, sulh mahkemesinde çözümlenir. Aksi halde o paydaşa görevli mahkemede dava açmak üzere HUMK.’nun 567.maddesi hükmü uyarınca on (10) günlük yasal süre verilmelidir. Yasadan doğan bu süre kesin olup kısaltılamaz ve uzatılamaz.Bu süre içerisinde dava açılırsa sonucun beklenmesi, açılmaz ise o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmesi gerekir.

Dava konusu edilen ve satışına karar verilen taşınmaz mahallinde mahkemece uzman bilirkişilerle yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda, taşınmaz üzerinde “

“iki katlı ve üç katlı ev”

” niteliğinde muhtesatın bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı, her iki evi de kendisinin yaptırdığını beyan etmiş, davalı, üç katlı evin davacı tarafından yaptırıldığını, iki katlı evin miras bırakana ait olduğunu savunmuş, mahkemece satış bedelinden oran kurulmak suretiyle üç katlı evin bedeli davacıya verilmiş, iki katlı evin bedeli ise tapu ve mirasçılık belgesindeki paylar oranında paydaşlara dağıtılmasına karar vermiştir. Davacı, iki katlı evin aidiyetinin tesbiti için E........ Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2006/199 esas, 2007/222 karar sayılı ilamı ile dava açmış, yargılama sonunda iki katlı evin ikinci katının davacı tarafından yaptırıldığına karar verilmiş ve bu karar 12.9.2008 tarihinde kesinleşmiştir. Kesinleşmiş mahkeme kararı ile taşınmaz üzerindeki iki katlı evin ikinci katının davacıya ait olduğu sabit olmuştur. 13.5.2008 tarihli bilirkişi raporunda iki katlı evin ikinci katının 25.891.YTL olduğu tesbit edilmiş ancak taşınmazın tüm değerine oranı hesaplanmamıştır. Kesin süre verilmesine rağmen mülkiyetin tesbiti kararının muhtesatın maliki davacı tarafından kesinleştirilmemiş olması, davacının hakkının kaybı sonucunu doğurmaz. Mahkemece, mülkiyetin tesbiti kararında davacıya ait olduğuna karar verilen iki katlı evin ikinci katının bedelinin tüm taşınmaz bedeline oranının hesaplanması yönünden ek bilirkişi raporu alınması, satış bedelinden bu oranın davacıya verilmesine karar verilmesi gerekirken bu husus gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.

Hüküm, bu nedenle bozulmalıdır.

SONUÇ: Yukarıda, açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 11.05.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
 

 

 

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi