Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/26358 Esas 2018/1046 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/26358
Karar No: 2018/1046
Karar Tarihi: 31.01.2018

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/26358 Esas 2018/1046 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2016/26358 E.  ,  2018/1046 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi



    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    K A R A R

    Davacı, davalının, değişik tarihlerde cari hesap ilişkisi içinde çeşitli beyaz eşya satın aldığını ancak bakiye bedelin ödenmediğini, girişilen icra takibine de haksız itiraz edildiğini ileri sürerek, vaki itirazın iptaline, takibin devamına, % 20 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, yaptığı alışverişin bedelini düzenli ödediğini savunarak, davanın reddini, % 20 kötüniyet tazminatına karar verilmesini dilemiştir.
    Mahkemece, açılan davanın reddine, asıl alacak miktarının % 20"si oranında kötü niyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
    Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta taraflar arasındaki ilişkinin beyaz eşya alım satımından kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Ancak, davalının bu beyaz eşyaları kendi ihtiyaçları için mi yoksa ticari olarak mı satın aldığı dosya kapsamından anlaşılamamaktadır. O halde, mahkemece, davalının tüketici olup olmadığı yani taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayılı yasa kapsamında kalıp kalmadığı yönünde araştırma yapılması, davalının tüketici olduğu kanaati hasıl olur ise, kurulacak ara karar ile davaya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılmasına karar verilmesi, aksi halde hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, 2. bent gereğince davacının temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 31/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.