Karşılıksız yaralama - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2017/5036 Esas 2019/416 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/5036
Karar No: 2019/416
Karar Tarihi: 14.01.2019

Karşılıksız yaralama - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2017/5036 Esas 2019/416 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde verilen bir karar temyiz edilmiştir. Sanık, karşılıksız yaralama suçundan mahkum edilmiştir. Ancak tebligat işlemlerinin usulüne uygun yapılmaması nedeniyle kararın tebliği hatalıdır. Yargıtay'a başvurulabileceği sürenin tebliğe şerh düşülerek 7 gün olduğu belirtilmektedir. Kanun maddeleri olarak ise 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10/2. maddesi ve fıkrası, 21/2. maddesi ile Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik'in 16/2. maddesi gösterilmiştir.
17. Ceza Dairesi         2017/5036 E.  ,  2019/416 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Karşılıksız yaralama
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    Yerel mahkemece sanık hakkında karşılıksız yararlanma suçundan verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü;
    7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 10/2. madde ve fıkrasının “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsenmiş olması karşısında, önce bilinen en son adres (Bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise MERNİS adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, Tebligat Kanunu"na göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanun"un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından, tebligata, Tebligat Kanunu"nun 23/1-8 ve Tebligat Kanunu"nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gereğine rağmen;
    1- Karar duruşmasının yapıldığı 12/05/2016 tarihli duruşma tutanağı"nın başında duruşmaya gelenin olmadığının belirtilmesine rağmen sonunda kararın sanığın yüzüne karşı verildiğinin belirtildiği,
    2- Sanığın son bilinen adresine normal tebligat çıkarılmadan usulsüz olarak doğrudan 21/2"ye göre tebligat yapıldığı,
    3- Katılan vekili tarafından sunulan 03/06/2016 tarihli temyiz dilekçesinin sanığa tebliğ edilmediği,
    Anlaşılmakla, gerekçeli kararın ve katılan vekilinin temyiz dilekçesinin sanık ..."a, karara karşı Yargıtay"a temyiz kanun yoluna kararın kendisine tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içerisinde başvurabileceğinin tebligat mazbatasına şerh olarak düşülmesi suretiyle usulüne uygun olarak tebliği, tebellüğ belgesi ile verilmesi halinde temyiz dilekçelerinin eklenmesi ve bu konuda ek tebliğname düzenlendikten sonra incelenmek üzere Dairemize gönderilmesi için diğer yönleri incelenmeyen dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 14/01/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.