Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2021/2954
Karar No: 2021/3074
Karar Tarihi: 08.06.2021

Danıştay 4. Daire 2021/2954 Esas 2021/3074 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2021/2954
Karar No : 2021/3074

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Başkanlığı
(... Vergi Dairesi Müdürlüğü)

İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, ortağı olduğu amme alacağının tahsili amacıyla düzenlenen ... tarih ve ... , ... , ..., ... ve ... sayılı ödeme emirlerinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesince verilen ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararda; davacının 29/06/2019 tarihinde tebliğ aldığı ödeme emirlerine karşı 2577 sayılı Kanun'un 11. maddesi uyarınca, dava açma süresi içerisinde (11. gün) itiraz ettiği, söz konusu başvuru ile işlemeye başlamış olan idari dava açma süresinin durduğu, davalı idarece tesis edilen 06/08/2019 tarih ve 266246 sayılı işlemin tebliği ile birlikte dava açma süresinin yeniden işlemeye başladığı, söz konusu işlemin tebliğ tarihi dava dosyasında bulunan bilgi ve belgelerden tespit edilememekle birlikte, başvurma tarihine kadar geçmiş 11 günlük sürenin de hesaba katılması ile kanunda yazılı sürelerin bitmesi çalışmaya ara verme zamanına rastladığı için dava açma süresinin, ara vermenin sona erdiği günü izleyen tarihten itibaren yedi gün uzadığı ve en son 09/09/2019 tarihinde dava açılması gerekirken, ... tarih ve ... sayılı işlemin tebliği üzerine 28/08/2019 tarihinde ilgili vergi dairesi müdürlüğüne davacı tarafından yeniden başvuru yapıldığı ve idarece tesis edilen 10/09/2019 tarihli işlem üzerine, ödeme emrinin iptali istemiyle 23/09/2019 tarihinde Mahkemelerinin kaydına alınan dilekçe ile açılan davada süre aşımı olduğu anlaşıldığından, işin esasının incelenmesi olanağı bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle 2577 sayılı Kanunun 15/1-b maddesi uyarınca davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, davanın süresi içerisinde açıldığı, vergi borçlarının zamanaşımına uğramış olduğu, şirkette ortaklığı olduğu ancak kanuni temsilciliği bulunmadığı belirtilerek Mahkeme kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 58. maddesinde; Kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu (06/01/1982 tarih ve 2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun'un 13. maddesine göre Vergi İtiraz Komisyonu deyiminden Vergi Mahkemelerinin anlaşılması gerekir.) nezdinde itirazda bulunabileceği, itirazın şekli, incelenmesi ve itiraz incelemelerinin iadesi hususlarında Vergi Usul Kanunu hükümlerinin tatbik olunacağı belirtilmiştir.
Anayasa Mahkemesinin 06/01/2011 tarih ve E:2008/96, K:2011/03 sayılı kararında da; ödeme emrinin özellik ve niteliği ile diğer idari işlemlerin özellik ve niteliklerindeki farklılıklar ve kamu hizmetlerinin aksatılmadan yürütülebilmesi, kamu alacaklarının sürüncemede bırakılmamasındaki kamu yararı ve yükümlünün ödeme emri tebliğ edilmeden önceki aşamalarda her zaman idari işlemlere karşı dava açma hakkı bulunduğu da dikkate alındığında ödeme emrine karşı açılacak davalarda, genel dava açma süreleri dışında ayrı bir dava açma süresi öngörüldüğüne vurgu yapılmıştır.
Ödeme emrine karşı dava açma süresinin hesaplanmasında sürenin başlangıç tarihi önem arz etmektedir. Anayasa madde 125/3’e göre “İdari işlemlere karşı açılacak davalarda süre, yazılı bildirim tarihinden başlar.” Buna uygun olarak Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun’un 58.maddesinde de “ödeme emrinin tebliğinden itibaren” sürenin başlayacağı düzenlenmiştir. Yani dava açma süresi olan 15 günlük süre, ödeme emrinin muhatabına hukuka uygun olarak tebliğ edildiği tarihin ertesi günü başlayacaktır.
Öte yandan, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun ''Üst Makamlara Başvurma'' başlıklı 11. maddesinin 1. fıkrasında; ilgililer tarafından idari dava açılmadan önce, idari işlemin kaldırılması, geri alınması, değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılmasının üst makamdan, üst makam yoksa işlemi yapmış olan makamdan, idari dava açma süresi içinde istenebileceği, bu başvurmanın, işlemeye başlamış olan idari dava açma süresini durduracağı, 2. fıkrasında; altmış gün içinde bir cevap verilmezse isteğin reddedilmiş sayılacağı, 3. fıkrasında da; isteğin reddedilmesi veya reddedilmiş sayılması halinde dava açma süresinin yeniden işlemeye başlayacağı ve başvurma tarihine kadar geçmiş sürenin de hesaba katılacağı hükme bağlanmış ve maddenin gerekçesinde söz konusu düzenlemenin amacının; bir yönden, hukuka bağlı idare anlayışına uygun davranmak durumunda olan idareye, yapmış olduğu hukuka aykırı idari işlemini, dava yoluna gidilmesine gerek bırakmaksızın, düzeltme olanağı tanımak; diğer yönden de, idare edilenlerin, uzun ve masraflı yargı başvurusu yerine, daha kısa ve masrafsız olan idari başvuru ile hedeflerine ulaşabilmelerini sağlamak olduğu açıklanmıştır.
Yukarıda mezkur Kanun hükümleri ile Anayasa Mahkemesi kararının birlikte değerlendirilmesinden, 2577 sayılı Kanunun 11. maddesinde, kişilerin daha önce haklarında tesis edilmiş bir işleme karşı idari dava açılmadan önce, idari işlemin kaldırılması, geri alınması, değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılması istemiyle üst makama, üst makam yoksa işlemi yapmış olan makama, idari dava açma süresi içinde başvurabileceklerine ilişkin ihtiyari bir yolun düzenlendiği, oysaki ödeme emrinin, vergi dairelerinin idari işlevleriyle ilgili olarak tesis ettikleri uygulanabilir nitelikte ve yükümlülerin hukukunu doğrudan etkileyen, onların hak ve yükümlülüklerinde yenilik yaratan irade açıklaması suretiyle tesis edilen işlemlerden farklılık arz ettiği, ödeme emirlerine karşı dava açma süresinin, genel dava açma süresinin aksine 15 gün ile sınırlandırıldığı, buna göre, belirtilen özelliği gereği ödeme emrine karşı açılacak davalarda, dava açmadan evvel düzeltme talebi ile idareye başvurulmuş olmasının süreyi uzatmayacağı, dolayısıyla, sürenin durması ve kesilmesi gibi durumlar da özel kanunlarda düzenlenmediğinden, bu sürenin hak düşürücü süre olarak kabul edileceği açıktır.
Bu durumda, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nda belirtilen haller dışında, vergi dairelerince amme alacağının tahsiline yönelik olarak düzenlenen ödeme emrinin tebliği üzerine 2577 sayılı Kanunun 11. maddesinin uygulanma olanağı bulunmadığından, onbeş (15) günlük yasal dava açma süresinde açılmayan iş bu davanın esasının incelenme olanağı bulunmamaktadır.
Bu itibarla, davanın reddi yönündeki Vergi Mahkemesi kararında sonucu itibariyle hukuka aykırılık görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının yukarıda belirtilen gerekçeyle ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, ... TL maktu karar harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 08/06/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında, kararın bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi kararın aynen onanması gerektiği görüşüyle Dairenin gerekçe değiştirerek onanmasına dair kararına katılmıyoruz.


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi