8. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/20139 Karar No: 2017/3680 Karar Tarihi: 16.03.2017
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2016/20139 Esas 2017/3680 Karar Sayılı İlamı
8. Hukuk Dairesi 2016/20139 E. , 2017/3680 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Borçlu vekili, 5393 sayılı Yasa ile 6306 sayılı Yasa kapsamında haczi mümkün olmayan taşınmazlara uygulanan hacizler dahil, İcra Müdürlüğü tarafından verilen ve uygulanan tüm haciz kararlarının 5393 sayılı Kanun"un 15. maddesi hükmüne aykırı olduğundan kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, alacaklı tarafından borçlu Belediye aleyhine yapılan ilamlı takibin 26.05.2014 tarihinde başlatıldığı, bu durumda söz konusu takip dosyasında 6552 sayılı Yasa ile 5393 sayılı Yasa"nın 15/son maddesine eklenen ek fıkra hükümlerinin uygulanamayacağı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiş, hüküm borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Borçlu vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değil isede, 5393 sayılı Yasanın 15. maddesinde; "Belediyenin proje karşılığı borçlanma yoluyla elde ettiği gelirleri şartlı bağışlar ve kamu hizmetinde fiilen kullanılan malları ile belediye tarafından tahsil edilen vergi, resim ve harç gelirleri haczedilemez" hükmüne yer verilmiştir. Öte yandan, yine bu maddeye göre haczedilmezlik şikayetinin kabul edilebilmesi için mahcuzların kamu hizmetinde "fiilen" kullanılması gerekli olup, kamuya tahsis kararı alınmasının sonuca etkisi bulunmamaktadır. Somut olayda; İcra Müdürlüğü tarafından 10.03.2015 tarihinde borçlunun taşınmazlarına haciz konulduğu anlaşılmaktadır. Borçlunun 5393 sayılı Yasa"nın 15. maddesine göre haczin mümkün olmadığı hususundaki talebi hakkında değerlendirme yapılarak sonuca gidilmesi yerine, 5393 sayılı Yasa"nın 15/son. maddesine eklenen ek fıkra hükümlerine göre inceleme yapılarak eksik inceleme ile hüküm tesisi doğru değildir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK"nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire İlamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 16.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.