Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/22977
Karar No: 2014/19341
Karar Tarihi: 23.12.2014

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/22977 Esas 2014/19341 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalı güzellik merkezinde lazer epilasyon yaptırdıktan sonra tüylenme sorununun daha da arttığını iddia ederek maddi ve manevi tazminat istemiştir. Tüketici Mahkemesi görevsizlik kararı vermiş, Asliye Hukuk Mahkemesi ise davanın 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında olduğunu gerekçe göstererek görevsizlik kararı vermiştir. Mahkeme, davacı ile davalı arasında vekil-müvekkil ilişkisi olduğunu ve uyuşmazlığın 4077 sayılı kanun kapsamında olmadığını belirterek, Asliye Hukuk Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesine karar vermiştir. Kararda, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile ilgili tanımlar ve kanunun amacı ve kapsamı da açıklanmıştır. Kanuna göre, bir hukuki işlemin bu kanun kapsamında olabilmesi için mal ve hizmet satışına ilişkin olması gerekmektedir. Ayrıca, kanunda tüketici, satıcı ve mal kavramları da tanımlanmıştır. Kararda, 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı kanunun amaç ve kapsam başlıklı maddeleri de belirtilmiştir. Mahkeme kararı sonucunda, 21. ve 22. maddeler gereğince 20. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin yargı yeri olarak belirlendiği ifade edilmiştir.
17. Hukuk Dairesi         2014/22977 E.  ,  2014/19341 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasında ... 20. Asliye Hukuk Mahkemesi ile... 4. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Dava, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Tüketici Mahkemesi’nce, taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayılı yasadan kaynaklanmadığı ve asliye hukuk mahkemesince çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
    Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davanın 4077 sayılı yasa kapsamında bulunduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur.
    Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar.” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
    Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kalıp kalmadığının belirlenmesi için, yasanın amacı içinde mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
    6098 sayılı Borçlar Kanunu’ nun 502. maddesi hükmü uyarınca, diğer iş görme sözleşmeleri hakkındaki yasal düzenlemelere tabi olmayan işlerde, vekalet hükümleri geçerlidir. Somut olayda uyuşmazlık, davalı güzellik merkezinde lazer epilasyon yaptıran davacının tüylenme sorununun daha da arttığı ve bunun davalı güzellik merkezinin arızalı epilasyon aleti kullanmasından kaynaklandığı iddiasıyla maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı ile davalı arasında vekil-müvekkil ilişkisi mevcut olup, davadaki talepler vekillerin vekalet görevini ifada özen borcuna aykırı davrandıkları iddiasına dayalı bulunmakla, uyuşmazlığa vekalet hükümlerinin uygulanması ve doğal olarak uyuşmazlığın da bu çerçevede değerlendirilmesi gerekir. Bu halde, Davacının tüketici, davalının da satıcı olmamasına göre 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanundan kaynaklanmayan uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde, Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK"nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ...20. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 23.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi