MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-K A R A R-

Davacı vekili, müvekkilinin aynı zamanda kardeşi olan davalı ile dava konusu taşınmaz üzerine 3 katlı bina yapılması konusunda davalı ile sözlü bir anlaşma yapıldığını, yapılacak 3 katlı binanın 2 katının tüm malzeme, işçilik, plân, proje ve tüm ücretlerinin müvekkilce karşılanması karşılığında, zemin ve 1. katın davalıya, 2. katın müvekkile ait olması ve inşaat tamamlandıktan sonra yapılacak cins ve kat irtifakı işlemleri ile 2.kat bağımsız bölüm ve arsa payının müvekkil adına tescili yapılması konusunda anlaştıklarını ancak müvekkilin üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirmesine rağmen davalının davacıya ait bölümün tescilini sağlamadığını ileri sürerek dava konusu taşınmaz üzerindeki 2 numaralı bağımsız bölüm ile 1/3 arsa payının müvekkil adına tapuya tesciline, mümkün olmadığı taktirde 90.000,00 TL"sının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tâhsiline karar verilmesini talep ve dava konusu etmiştir.
Davalı vekili, davacı ile sözlü veya yazılı bir sözleşme yapılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davalı vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2010/6130 Esas, 2011/4828 Karar sayılı ilamı ile diğer temyiz itirazlarının reddi ile dava konusu edilen binanın bedelinin serbest piyasa fiyatlarıyla belirlenerek, tanık olarak dinlenen taraflarının babasının davacıya verdiği bedelin de mahsup edilerek kalan bedele hükmedilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm verildiği gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılamada davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyizi üzerine Dairemiz 2013/5452 Esas, 2013/7482 Karar sayılı ilamı ile mahkemece davacı vekilinin bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi ekinde sunmuş olduğu uzman görüşüne, mahkeme gerekçesinde belirtmemekle birlikte itibar ederek hüküm kurulduğu anlaşıldığından konusunda uzman ayrı bir bilirkişi kurulu aracılığıyla inceleme yapılarak bozma ilamı doğrultusunda karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada yeni bir bilirkişi kurulundan rapor aldırılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 18.09.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.