Abaküs Yazılım
10. Daire
Esas No: 2021/389
Karar No: 2021/3158
Karar Tarihi: 08.06.2021

Danıştay 10. Daire 2021/389 Esas 2021/3158 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2021/389
Karar No : 2021/3158

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Valiliği / …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN_KONUSU : ... İdare Mahkemesince davanın reddi yolunda verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının Danıştay Onuncu Dairesinin 05/02/2020 tarih ve E:2016/1901, K:2020/256 sayılı kararı ile bozulması üzerine bozma kararına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda ... İdare Mahkemesince verilen dava konusu işlemin iptaline ilişkin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu'nun Ek-1. maddesinden yararlandırılarak iş imkanı sağlanması amacıyla hakkında Form A belgesi düzenlenmesi istemiyle 15/07/2015 tarihinde yapılan başvurunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacı hakkındaki adli yargı yerince verilmiş korunma kararının, reşit olmadan önce kaldırılmasına karar verilmiş ise de, korunma kararının kaldırılmasına ilişkin … Asliye Hukuk Mahkemesi kararının Yargıtay tarafından bozulduğu, bu kararın hukuk aleminde var olmadığı, bu nedenle davacının reşit oluncaya kadar korunma kararının geçerliliğini koruduğu, davacının reşit oluncaya kadar sosyal hizmet modellerinden fiilen yararlanmamış olmasının da idarenin bakım ve gözetim yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağı ve başvurunun reddedilmesine gerekçe olamayacağı sonucuna varılarak dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle işlem iptal edilmiştir.

TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından, korunma kararının kaldırılmasına ilişkin Mahkeme kararının usuli bir nedenle Yargıtay tarafından bozulduğu, davacının fiilen ailesi yanında yaşadığı hususunda bir ihtilaf bulunmadığı, reşit oluncaya kadar sosyal hizmet modellerinden herhangi biri kapsamında bulunmayan davacının Korunmaya Muhtaç Çocukların İşe Yerleştirilmesine İlişkin Tüzük hükümlerinden yararlanamayacağı belirtilerek dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin iptaline ilişkin ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08/06/2021 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.

(X)-KARŞI OY :
Korunmaya muhtaç çocukların, korunmaları sona erdikten sonra işe yerleştirilmelerinin esas ve usullerinin düzenlendiği, 10/02/1995 tarih ve 95/6542 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Korunmaya Muhtaç Çocukların İşe Yerleştirilmesine İlişkin Tüzüğün 3. maddesinde: "Bu Tüzük hükümlerinden, korunma kararı alınmış olup da; A) Reşit oluncaya kadar sosyal hizmet kuruluşlarında kalmış, B) Bir Koruyucu aile yanına yerleştirilmiş, C) Ayni nakdi yardım yapılarak ailesinin yanına gönderilmiş korunmaya muhtaç çocuklar yararlanırlar." hükmü yer almakta olup, Tüzük hükümlerinden yararlanabilmek için hakkında korunma kararı alınmış olan kişilerin maddede sayılan 3 halden birine girmeleri zorunludur. Yine hakkında korunma kararı kaldırılanların da Tüzük hükümlerinden yararlanamayacağı açıktır. Diğer taraftan, 25/02/1988 tarihli ve 3413 sayılı Kanun'un 1. maddesiyle 2828 sayılı Kanun'a eklenen ek 1. maddenin madde gerekçesinde:
"Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından bakılan ve korunan çocukların, yasaya göre; öğrenimlerini ve 18 yaşlarını tamamladıktan sonra yurtlarda barınmaları mümkün bulunmamaktadır. ... Koruma kararı kalkmış çocukların mümkün olabildiğince bir işe yerleştirilmeleri için çaba harcanmaktadır. Ancak ilgililerin tek başına çabaları yeterli olmamaktadır. Her çocuğun güvenli bir işe yerleştirilmesi yasal düzenleme ile mümkün olabilecektir. Çünkü bu çocukların kurumdan ayrılana kadar tanıdıkları tek çevre, tek dayanakları kurum dolayısıyla Devlettir. Kendilerine yardımcı olacak yakınları bulunmamaktadır. Bu yaştaki gençlerin güvene ihtiyacı vardır. ... Aynı yaştaki, ailesi olan çocukların bakımı 18 yaşından sonra ailelerince sürdürülmektedir. Bir yurt çocuğunun kurumdan ayrıldıktan sonra iş bulamaması, kendi varlığını devam ettirecek parayı kazanamaması, ailesi olan çocuğun iş bulamamasından daha vahim sonuçlar doğurur. İşte bu sonuçların önlenebilmesi için böyle bir yasal düzenleme şarttır." ifadelerine yer verilmiştir. Görüleceği üzere kanun koyucunun anılan düzenlemeyi yürürlüğe koyarken hareket noktası 18 yaşına kadar yetiştirme yurtlarında bakımı Devlet tarafından sağlanmış olup herhangi bir yakını da bulunmayan gençlerin 18 yaşın ikmali nedeniyle koruma kararı kaldırıldıktan hemen sonra işe yerleştirilmesinde kolaylık sağlayarak, yakını bulunmayan gençlerin hayatını kimseye muhtaç olmadan sürdürebilmesini sağlamaktır. Kanun koyucu söz konusu düzenlemeyi kanunlaştırırken 18 yaşını ikmal edip de kimsesi bulunmayan gençlerin işe yerleştirilmesini hedeflemekte olup;
a) 18 yaşını ikmal etmeden ailesine/yakınlarına teslim edilen çocuklar ile
b) Belirli bir müddet yetiştirme yurtlarında kaldıktan sonra bir şekilde kurumlardan ayrıldıktan yıllar sonra işe girmek üzere davalı idareye başvuran kişiler,
kanun koyucunun işe yerleştirmeyi hedeflediği kişiler arasında yer almamaktadır.
Uyuşmazlık konusu olayda, 08/02/1977 doğumlu davacının … Sulh Hukuk Hakimliği'nin … tarih ve E:… K:… sayılı kararı ile koruma altına alındığı, daha sonra babasının 12/02/1993 tarihinde verdiği dilekçe ile koruma kararının kaldırılmasını talep etmesi üzerine … Asliye Hukuk Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile koruma kararının kaldırıldığı, 08/02/1995 tarihinde reşit olan davacının koruma kararının reşit olmadan kaldırıldığının anlaşıldığı, kurumla ilişiğinin kesildiği tarihten 22 yıl sonra 38 yaşındayken 15/07/2015 tarihinde başvuruda bulunduğu dikkate alındığında davacının kanun koyucunun işe yerleştirmeyi hedeflediği kişiler arasında olduğundan bahsetmek mümkün değildir.
Belirtilen nedenlerle, kuruluşla ilişiği kesildikten 22 yıl sonra 38 yaşındayken idareye başvurarak 2828 sayılı Kanun'un ek 1. maddesinden yararlandırılmayı talep eden davacının bu talebinin zımnen reddine ilişkin işlemi hukuka aykırı bularak iptaline karar veren Mahkeme kararının yukarıda izah edilen gerekçeyle bozulması gerektiği oyuyla Daire kararına katılmıyorum.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi