13. Hukuk Dairesi 2015/32378 E. , 2018/1026 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, davalı ile 9 yıllık evliliğinin 07.12.2012 tarihinde kesinleşen mahkeme kararı ile sonuçlandığını, bu karara göre davalının... Şubesinden çekilen 13.000,00 TL tutarındaki krediyi ödemesi gerekirken ödemediğini, 13.000,00 TL"lik krediyi tek başına ödediğini, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalının haksız yere itiraz ettiği ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, % 20"den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, takibin 4.499,07 TL asıl alacak üzerinden devamına, bu miktar üzerinden % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, 8.060,51 TL üzerinden % 20 oranında kötü niyet tazminatının ise davacıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava, davalı tarafından ödenmeyen kredi borcunun tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacı tarafından bankaya takip tarihine kadar 4.939,49 TL ödeme yapıldığı belirlenmiştir. Bununla birlikte aynı raporda dava dışı .... tarafından da bir kısım ödeme yapıldığı tespit edilmiştir. Mahkemece, bilirkişi raporunda tespit edilen ve davacı tarafından bankaya ödenen miktar içinde dava dışı..."a ait ödeme olmamasına karşın,... tarafından yapılan ödemenin düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
3-İİK 67/2 maddesinde takibin haksız ve kötü niyetli olması halinde alacaklı aleyhine tazminata hükmedileceği hükme bağlanmıştır. Anılan kanun hükmü uyarınca davacı-alacaklı aleyhine tazminata hükmedilebilmesi için davacı tarafından yapılan icra takibinin haksız olmasının yanı sıra takibin kötü niyetle yapılması da şarttır. Eldeki davada davacının kötüniyetli olduğunun ispat edilemediği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, davacının kötü niyetinden söz edilemez ve onun aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilemez. Mahkemece değinilen bu yön gözardı edilerek davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2 ve 3 nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.