15. Hukuk Dairesi 2016/3373 E. , 2017/2540 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili istemiyle başlatılan ilâmsız icra takibine vaki itirazın iptâline ilişkin olup mahkemece davanın kabulüne yönelik verilen hüküm, davalı vekilince temyiz olunmuştur.
Davacı yüklenici dava dilekçesinde; davalı iş sahibi ... arasında 11.09.2012 tarihinde malzeme satışı ve montajı konularında anlaşmaya vardıklarını, davacının üzerine düşen edimleri yerine getirdiğini, ancak davalının bakiye iş bedeli olan 4.040,00 TL"yi ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine...İcra Müdürlüğü"nün 2015/7870 sayılı ilâmsız icra takibi yapıldığını, davalının haksız itirazı nedeniyle takibin durduğunu, davalı tarafından ilâmsız icra takibine yapılan itirazdan sonra ödenen 920,00 TL"nin toplam alacak bedelinden düşüldükten sonra bakiye 3.908,96 TL iş bedelinin %20 icra inkâr tazminatı ile davalıdan tahsilini istemiş, davalı; davacı ile akdedilen sözleşmenin 8. maddesi gereğince apartman sakinlerinin kendi paylarına düşen bedeli en geç 30.09.2012 tarihine kadar yüklenici davacıya ödeyeceklerinin kararlaştırıldığını, ödemeyi yapmayan apartman sakinlerinin borçlarından dolayı davalının sorumlu olduğunu, Borçlar Kanunu"nun 585. maddesi gereğince adi kefalet hükümlerinin uygulanmasının gerektiğini, davacının asıl borçluya başvurmadan hakkında ilâmsız icra takibi yapamayacağını, bu nedenle davanın reddine ve %20 oranında kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"un 3/1. maddesindeki tanımlara göre tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi, tüketici, ticari veya mesleki
olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, sağlayıcı, kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye hizmet sunan ya da hizmet sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi ifade eder. Aynı Yasa"nın 73/1. maddesine göre tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir.
6502 sayılı Yasa ile eser sözleşmesi de bu yasa kapsamına alınmış olup, davacı yüklenici ile davalı iş sahibi tüketicinin taraf olduğu eser sözleşmesi de tüketici işlemidir. Bu durumda davaya bakmaya tüketici mahkemesi görevli olduğundan bahisle, Malatya’da ayrı bir tüketici mahkemesi bulunması durumunda görevsizlik sebebiyle dava şartı yokluğundan davanın reddi kararı verilmesi, ayrı bir tüketici mahkemesi bulunmaması durumunda, tüketici mahkemesi sıfatıyla davaya bakılması gerekirken genel mahkeme sıfatıyla davaya bakılıp esastan inceleme yapılarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, hükmün sair hususlar incelenmeksizin bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 13.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.