15. Hukuk Dairesi 2016/3346 E. , 2017/2539 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklı bakiye alacağın tahsili için başlatılan ilâmsız icra takibine vaki itirazın iptâline ilişkin olup, mahkemece davanın 46.261,77 TL üzerinden kısmen kabulü ile itirazın iptâline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ... davacı yanın tacir olduğunu 2012 yılı Temmuz ayından ilâmsız icra takibinin başladığı tarihe kadar ticari ilişkilerini sürdürdüklerini, ilâmsız icra takibinin başlatıldığı tarih itibariyle, davacının davalıdan toplamda 96.941,77 TL tutarında alacağı bulunduğunu, davalının kısmi ödeme maksadıyla 50.000,00 TL bedelli çeki davacıya tevdii etmesiyle 46.941,77 TL bakiye borcu kaldığını, bu miktar için ise herhangi bir ödeme yapmadığını, alacağın tahsili amacıyla Sakarya 6. İcra Müdürlüğü"nün 2015/2675 sayılı dosyası ile davalı aleyhine başlatılan ilâmsız icra takibine davalının haksız olarak itiraz etmesi neticesinde takibin durduğunu, itirazın iptâli ile davalı hakkında %40"tan aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep ettiği anlaşılmıştır. Dava dilekçesi davalı asıla 06.07.2015 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davalı yan tarafından süresinde cevap dilekçesi verilmemiş, ancak kısa kararın tefhim edildiği 22.12.2015 tarihi ile gerekçeli kararın yazıldığı 22.01.2016 tarihi arasında 11.01.2016 tarihinde davalı vekilinin beyanlarını içerir dilekçe sunmuş olduğu görülmüştür.
Dava, 6100 sayılı HMK"nın yürürlüğe girmesinden sonra 17.06.2015 tarihinde açılmıştır. HMK"nın 27. maddesi gereğince hakim davanın taraflarını kanuna uygun bir şekilde davet etmek ve onları dinlemekle yükümlüdür. HMK"nın 147. maddesinde de, tarafların ön inceleme aşamasından sonra tahkikat aşaması için duruşmaya davet edileceği, taraflara gönderilecek davetiyede, belirlenen gün ve saatte geçerli bir özrü olmadan hazır bulunulmaması halinde yokluklarında duruşmaya devam edileceği ve yapılan işlemlere itiraz edemeyeceklerinin bildirileceği düzenlenmiştir. HMK"nın 186. maddesinde de tarafların sözlü yargılamaya davet
edilmesi düzenlenmiştir. Yine HMK"nın “Hukuki Dinlenme Hakkı” başlığını taşıyan 27. maddesinde “(1) Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. (2) Bu hak; a) Yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, b) Açıklama ve ispat hakkını, c) Mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini, içerir.” hükmü bulunmaktadır. Anayasa"nın 36. maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsuru olan hukuki dinlenme hakkı; tarafların usulüne uygun şekilde duruşmalara davet edilmesini zorunlu kılar.
Somut olayın incelenmesinde ise; davalıya ön inceleme duruşma tarihinin tebliği için çıkartılan davetiyenin davalı asılın çalışanına 08.10.2015 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davalı yanın katılmadığı ön inceleme duruşmasının 21.10.2015 tarihinde yapıldığı, ön inceleme duruşmasına katılmayan davalıya tahkikat duruşma gününün tebliğ edilmediği anlaşılmaktadır. Bu şekilde davalının usulüne uygun şekilde tahkikat duruşmasına davet edilmeksizin mahkemece tahkikat aşamasına geçilerek yargılamanın sonlandırılması 6100 sayılı HMK"nın 27. maddesinde düzenlenen "hukuki dinlenilme hakkı"na aykırı olmuş, davalının temyiz itirazları bu nedenle kabul edilerek verilen hükmün davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün bozma sebebine göre diğer temyiz itirazları incelenmeksizin davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 13.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.