Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4439
Karar No: 2019/3656
Karar Tarihi: 17.09.2019

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/4439 Esas 2019/3656 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2016/4439 E.  ,  2019/3656 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat, alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ..."ün gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, davacı şirket ile davalı arasında 06.12.2001 tarihinde Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü ... işletmesinde koyun sağımı, süt alımı ve mandıra işletilmesine ilişkin 10 yıl süreli sözleşme imzalandığını belirterek, davalı tarafça iş bu sözleşme ile hüküm altına alınmış miktarın üzerinde ve tesis kapasitesini aşan oranda tahsil edilen süt bedeli ile bu sütler için davacı yanca sarfedilen sağım, nakliye, kira ve KDV bedellerine ilişkin olarak şimdilik 20.000,00 TL"nin, sözleşmedeki fiyat belirleyen hükmün davalı tarafından davacı aleyhine yorumlanması nedeniyle, memede satış ile ihale edilen sütün soğutulmuş süt fiyatı üzerinden fatura edilmesine dayalı olarak yapılan fazla ödemeye dayalı olarak şimdilik 40.000,00 TL"nin, haksız gecikme zammı tahakkuk ve tahsil edilmesi nedeniyle şimdilik 10.000,00 TL"nin, gecikme cezalarına haksız şekilde %18 KDV uygulanması nedeniyle şimdilik 20.000,00 TL"nin, kanunen yasak olduğu halde davalı yanca bileşik faiz hesabı neticesinde tahsil edilen bedele ilişkin olarak ise şimdilik 10.000,00 TL"nin davalıdan hak ediş tarihlerinden işleyecek reeskont faizi ile tahsilini, fazladan alınan teminat mektuplarının iadesini ve bunlara dair ödemelerin durdurulması için tedbir kararı verilmesini ayrıca davacı aleyhine başlatılan icra takibinin de tedbiren durdurulmasını talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının tacir olarak basiretli davranma yükümlülüğü bulunduğu, davaya konu taleplerin sözleşmeden yıllar sonra ancak iş bu dava ile ileri sürüldüğü, dava tarihine kadar ihtilafsız uygulandığı, taleplere dayanak faturalara süresinde itiraz edilmediği ve davacı yanca iki kez borçların yapılandırılması yoluna gidildiği, gecikme zammına %18 KDV uygulanmasının doğru olduğu, bileşik faiz uygulandığına dair iddianın ise ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    1-Dava, taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesine dayalı istirdat istemine ilişkindir.
    Anayasa"nın 36. maddesi ile 6100 Sayılı HMK’nın 27. maddesi uyarınca, taraflar dinlenilmeden, iddia ve savunmalarını beyan etmeleri için davet edilmeden hüküm verilemez. Aksi halde savunma hakkı kısıtlanmış olur. Yine, HMK’nın 280. maddesinde, bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edileceği, 281/1. maddesinde ise tarafların bilirkişi raporunun tebliğinden itibaren iki hafta içinde raporda eksik gördükleri hususların bilirkişiye tamamlattırılmasını, belirsizlik gösteren hususlar hakkında bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilecekleri düzenlenmiştir.
    Somut olayda, bilirkişi raporu davacı vekiline 18.12.2015 tarihinde tebliğ edilmiş olup, bahsi geçen vekil tarafından 30.12.2015 tarihinde ve rapora yasal itiraz süresi içerisinde, rapora karşı beyanlarını içeren dilekçenin muhabere kanalı ile mahkemeye gönderildiği ve bu hususun da UYAP üzerinden bildirildiği, buna rağmen beyan dilekçesinin dosyaya girişi beklenmeksizin hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.
    Diğer yandan HMK"nın 186. maddesinde "Mahkeme, tahkikatın bitiminden sonra, sözlü yargılama ve hüküm için tayin olacak gün ve saatte mahkemede hazır bulunmalarını sağlamak amacıyla iki tarafı davet eder. Taraflara çıkartılacak olan davetiyede, belirlenen gün ve saatte mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde yokluklarında hüküm verileceği hususu bildirilir." hükmüne yer verilmiştir. Taraflar duruşmada hazır bulunuyorsa bu bildirim sözlü olarak yapılır, tutanağa geçirilir. Şayet taraflar hazır değilse yukarıda belirtilen içeriğe sahip meşruhatlı davetiye gönderilir. Anılan maddede hükümden önceki son yargılama aşaması olan sözlü yargılama aşaması düzenlenmiş bulunmaktadır. Hangi yargılama usulü uygulanırsa uygulansın tarafların yargılamada sözlü olarak görüş ve değerlendirmelerini ifade etmeleri özel bir önem taşımaktadır. Yazılı yargılama usulü içerisinde de tarafların hükümden önce son kez mahkeme huzurunda sözlü değerlendirme yapıp açıklamada bulunmaları, doğru bir karar verilmesi bakımından önemlidir.
    Hal böyle olunca, HMK"nın 281. maddesi gereğince bilirkişi raporuna iki haftalık itiraz süresi beklenilmeyerek HMK"nın 27. maddesindeki hukuki dinlenilme hakkının ihlal edilmesi ve mahkemece 31.12.2015 günlü duruşma oturumunda tahkikatın bittiği tefhim edilmeden (HMK"nın md.184) ve sözlü yargılama ve hüküm için tayin olacak gün ve saatte mahkemede hazır bulunulması amacı ile davet hususu (HMK"nın md.186) yerine getirilmeden, davacı vekilinin mazereti de kabul edildiği halde, yokluğunda karar verilmiş olması da doğru olmamıştır.
    2-Bozma nedenine göre, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir olunan 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 17.09.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi