Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4131
Karar No: 2018/262
Karar Tarihi: 22.01.2018

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/4131 Esas 2018/262 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı şirketin sahibi olduğu internet sitesinde yayınlanan bir haberdeki konuşmada adı geçmediği halde habere konu olan eylemi yapacak kişi olarak davacının adının kullanılması sonucu kişilik haklarına saldırı gerçekleştirilmesi sebebiyle, davacının manevi tazminat talebi mahkemece kabul edilmiştir. Ancak Yargıtay tarafından incelenen davada, davalının görüşlerini beyan ettikten sonra yapılan haberin güncel ve görünür gerçekliğe uygun olduğu, toplumun bilgi edinme hakkı kapsamında kaldığı ve gazetecilik teknikleri uyarınca yapılmış olduğu ifade edilerek, davanın reddine karar verilmiştir. Davacının kişilik haklarına saldırıda bulunulduğu kabul edilse de, davalının da ifade özgürlüğüne sahip olduğu vurgulanmış ve istem tümden reddedilmiştir. Kararda Türk Borçlar Kanunu’nun 58. maddesi de değinilerek, bir kimseye kişilik haklarına aykırı şekilde saldırı yapıldığı durumlarda manevi tazminat talep edilebileceği açıklanmıştır.
4. Hukuk Dairesi         2016/4131 E.  ,  2018/262 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... Tic. A.Ş. aleyhine 13/05/2015 gününde verilen dilekçe ile basın yoluyla kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28/12/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili; davalının sahibi olduğu "..." isimli internet sitesinin 11/05/2015 tarihli yayınında "...: Hala anırmasını bekliyorum" başlıklı haberde, habere dayanak gösterilen asıl konuşma metninde adı geçmediği halde, Türk lirasından altı sıfır atılması halinde haberde yazılan eylemi gerçekleştirecek köşe yazarı olarak müvekkilinin adının yazıldığını, davalının tamamen gerçek dışı bir haberi, subjektif fikirlerini beyan ederek yayınladığını, haberin asılsız ve hukuka aykırı olduğunu ve davacının kişilik haklarına saldırı içerdiğini belirterek, oluşan manevi zararının davalıdan tazmini isteminde bulunmuştur.
    Davalı vekili, davacının ... Gazetesi"ndeki köşe yazısında konuşmalarda bahsedilen kişinin kendisi olduğunu yazdığını, haberin görünür gerçekliğe uygun olduğunu belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece; haberde konuşmada sarfedilen sözlerin isim de belirtilerek davacı için söylenmiş gibi yazılmasının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 10. maddesi ile ilgili olarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin bir çok kararında da vurgulandığı üzere; ifade özgürlüğü demokratik bir toplumun asli temellerinden olup, toplumun ilerlemesinin ve her bireyin kendini geliştirmesinin temel koşullarından birisini oluşturur. Basın özgürlüğü bağlamında, gazetecilerin kanıtlayamayacağı söylenti ve iddiaların yayınlanması yönünden ise Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi doğruluk koşulunu makul olmayan, hatta olanaksız bir talep olarak değerlendirip, basının sadece bütünüyle kanıtlanmış olguları yayınlama zorunluluğu ile karşı karşıya bırakılması halinde hemen hemen hiç bir şeyin yayınlanamayacağı, bunun da basın özgürlüğüne zarar vereceği yönündedir (... ve ...; ... ve ... kararları).
    Türk Borçlar Kanunu’nun 58. maddesi hükmüne göre kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilirse de dosyadaki bilgi ve belgelerden; davalı tarafından yapılan yayının medya dünyasında uzun süredir dile getirilen iddialara yönelik olduğu, davacıyı aşağılama ve küçültme kastının bulunmadığı, davacının da ... Gazetesi"ndeki 01/03/2013 tarihli köşe yazısında, konuşmalarda kastedilen kişinin kendisi olduğuna dair ifadelere yer verdiği anlaşılmaktadır. Davalı yayın kuruluşu da bu yazıdan esinlenerek yayın yapmıştır. Şu halde, yayının güncel ve görünür gerçekliğe uygun olduğu, toplumun bilgi edinme, basının haber verme hakkı kapsamında kaldığı, olayın gazetecilik tekniği gereği okuyucunun ilgisini çekecek şekilde aktarıldığı da gözetilerek istemin tümden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden, kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenle davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 22/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi