Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/31273
Karar No: 2016/21670
Karar Tarihi: 20.12.2016

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2016/31273 Esas 2016/21670 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı işçinin iş akdi feshedilmiştir ve davacı işçi, fesih işleminin hukuka aykırı olduğunu öne sürerek feshin geçersizliği ve işe iadesi talebiyle dava açmıştır. Davalı işveren ise davacının ahlaka aykırı davranışlar sergilediğini, işyeri kurallarına ve iş etik ve ahlakına aykırı davrandığını savunarak haklı fesih nedeniyle davanın reddi istemiştir. Mahkeme, davacının iş performansına yansıyan bir durum olmadığı gerekçesiyle davacının talebini kabul etmiştir. Ancak Yargıtay'a göre, davacının feshin tebliğ edilmesinden itibaren bir ay içerisinde dava açması gerekmektedir. Davacının dava açma süresi geçtiğinden ve davanın hak düşürücü süre içinde açılmadığından dolayı dava reddedilmiştir. Kararda, İş Kanunu'nun 20/3 maddesi ile işçinin haklı fesih nedeniyle işe iade talebi hakkında açacağı davada, dava açma süresi ayrıntılı olarak belirtilmiştir.
(Kapatılan) 7. Hukuk Dairesi         2016/31273 E.  ,  2016/21670 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    Dava Türü : İşe İade

    YARGITAY İLAMI

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
    Davacı vekili; davacının iş akdinin 24.11.2015 tarihinde tebliğ edilen bildirimiyle 10.11.2015 tarihinden geçerli olmak üzere feshedildiğini, davacının işini iyi yapan bir çalışan olup işverenin herhangi bir uyarısı ve memnuniyetsizliğinin bulunmadığını, iş akdi 4857 sayılı İş Kanunun 25/II. Maddesine göre feshedilmişse de feshin hukuka aykırı olduğunu öne sürerek feshin geçersizliğinin tespiti ile davacının işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, davacının şirket toplantısı için gittiği konaklama yerinde ahlaka aykırı davranışlar sergilediğinin ve konaklama yerini doğruluk ve bağlılık ilkelerine aykırı şekilde kullandığının aynı konaklama yerindeki diğer personellerin şikayetiyle ortaya çıktığını, teftiş kurulunca hakkında inceleme başlatıldığını, yapılan soruşturmada davacı ve ... isimli personelin 3. kişi bir bayan ile otele giriş yaptıkları alkol, bira alıp banyoda sigara limon tuz ile içtikleri, şişeyi banyoda kırdıkları, 3. kişi ile birlikte aynı yatakta uygun olmayan şekilde yattıkları bu durum nedeniyle şirket imkanlarını kişisel amaçla 3. kişiye kullandırdıkları, şirketin izni ve haberi olmaksızın odaya getirilen 3. kişi ile aynı odada kalan çalışanları tedirgin edip, uygunsuz davranışlar sergilemek suretiyle sonraki gün yapılacak toplantı öncesi içki eğlence gibi olumsuz faktörlerle yorgun başlamaya sebebiyet vermeleri nedeniyle güven ilişkisinin kalmadığını, işyeri kuralları ve iş etik ve ahlakına aykırı davranışları nedeniyle haklı feshin zorunlu hale geldiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece olayın gece gerçekleştiği, toplantı ve yada çalışma esnasında gerçekleşmediği, diğer çalışanların şikayeti üzerine olayın anlaşıldığı, davacının çalışmasından dolayı bir savunma yada davacı ile ilgili dosyaya olumsuz bir davranıştan dolayı tutanak ibraz edilmediği, bu nedenle davacının iş performansına yansıyan bir durum olmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
    4857 sayılı İş Kanununun 20.maddesi uyarınca iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan feshedildiğini ileri süren işçinin, fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içerisinde feshin geçersizliği ve işe iade istemi ile dava açması gerekir. Bu süre hak düşürücü süre olup, resen dikkate alınması gerekir.
    İşveren fesih bildiriminde bulunmuş, ancak bunu tebliğ etmemiş olmasına rağmen, örneğin, işçi, işvereni şikayet ederek, fesih bildiriminin yapıldığı tarihi kesin olarak belirleyecek bir işlem yapmışsa, artık bu tarihin esas alınması uygun olacaktır. Bu anlamda işverenin fesih bildiriminin tebliğden imtina edildiği tutanakların tutulduğu tarih, tutanak düzenleyicilerinin doğrulaması halinde tebliğ tarihi sayılacaktır. Eylemli fesih halinde dava açma süresi, eylemli feshin yapıldığı tarihten itibaren işler. Fesih bildirimine karşı idari itiraz yolu öngören personel yönetmeliği ya da sözleşme hükümleri, dava açma süresini kesmeyeceği gibi, işçinin bu süre içinde hastalığı nedeni ile rapor alması da bu süreyi durdurmayacaktır.
    İş sözleşmesinin önel verilerek feshi halinde, dava açma süresi önelin sona ereceği tarihte değil, işverenin fesih bildirimini tebliğ ettiği tarihten başlar.
    Somut uyuşmazlıkta, davalı işveren davacının fesih bildirimini tebliğ almaması nedeniyle 12.11.2015 tarihinde Beşiktaş 7. Noterliği kanalıyla tebliğ etmiştir. Noterlikçe gönderilen tebliğ şerhinde davacıya 23.11.2015 tarihinde tebligat yapıldığı anlaşılmıştır. Davanın ise 24.12.2015 tarihinde açıldığı, bildirim tarihine göre davanın bir aylık dava açma süresi geçtikten sonra açıldığı anlaşılmaktadır. Dava hak düşürücü süre içinde açılmamıştır. Davanın reddi yerine yazılı şekilde kabulü hatalıdır.
    4857 sayılı İş Yasasının 20/3.maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
    HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
    1-Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2-Davanın REDDİNE,
    3-Karar tarihinde alınması gerekli 29,20 TL harçtan peşin alınan 27,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 1,50 TL harcın davacıdan alınarak Hazine"ye gelir kaydına,
    4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı dosyanın Yargıtay"a geliş dönüş masrafı dahil toplam 87,50 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
    5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"ne göre belirlenen 1.800,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
    6-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, 20.12.2016 tarihinde oybirliğiyle KESİN olarak karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi